"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
DAVA TARİHİ : 13.10.2010
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ile davalı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece davalı ...'ın katılma yoluyla temyiz dilekçesinin süre nedeniyle reddine, Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; davalılar ile 27.03.2007 tarihli 100.000,00 TL bedelli konut kredisi sözleşmesinin yılık %17.40 cari faiz oranına göre imzalandığını, kredinin kullandırıldığını, davalıların taksitleri ödememesi üzerine 28.04.2010 ve 06.05.2010 tarihli kat ihtarlarının gönderildiğini, kredi taksitlerinin ödenmemesi üzerine alacağın teminatını oluşturan bağımsız bölümün satış işlemleri amacıyla Kartal 5. İcra Müdürlüğünün 2010/5048 E. sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, ayrıca tahsilde tekerrür olmamak üzere Kartal 6. İcra Müdürlüğünün 2010/5021 E. sayılı dosyası ise ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlular tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek; 2010/5021 E. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesinde; davaya bakmakla tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu, konut satın almak amaçlı davacı bankadan kredi kullanıldığını, davanın haksız olarak açıldığını, henüz borcun muaccel olmadığını savunarak davanın reddini istemişlerdir.
III. MAHKEME KARARI
Kartal 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.04.2011 tarihli ve 2010/676 Esas, 2011/165 Karar sayılı kararıyla; davanın görev yönünden reddine, kararın kesinleşmesinden sonra dosyanın yetkili ... Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 13.Hukuk Dairesinin 29.12.2011 tarihli ve 2011/11488 E., 2011/21162 K. sayılı kararıyla mahkemenin görevsizlik kararı onanmış ve dosya talep üzerine Tüketici Mahkemesine gönderilmiştir.
3. ... 2. Tüketici Mahkemesinin 11.02.2016 tarihli ve 2012/142 E., 2016/309 K. sayılı kararıyla; davalılardan ... hakkında, davalı asıl borçlu ... hakkındaki tüm takip yolları bitirilmeden her iki davalı hakkında birlikte takip yapılmış olması, bu davalının müşterek borçlu ve müteselsil sözleşme imzalamış olması nedeniyle itirazın iptali talebinin bu davalı yönünden reddine, diğer davalı asıl borçlu ... hakkında Kartal 6. İcra Müdürlüğünün 2010/5021 E. sayılı takip dosyası yönünden Kartal 5. İcra Müdürlüğünün 2010/5048 E. sayılı rehinli taşınmazın paraya çevrilmesi yoluyla yapılmış olan takip nedeniyle tahsilde tekerrür olmamak üzere takibin 94.320,74 TL üzerinden devamına, %20 icra inkar tazminatı olarak hesaplanan 18.540,21 TL'nin bu davalıdan tahsiline, asıl alacak olan 92.701,07 TL'ye icra takip tarihi itibariyle yıllık %24.96 temerrüt faizi yürütülmesine karar verilmiştir.
4. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5.Yargıtay (Kapatılan) 13.Hukuk Dairesinin 28.11.2018 tarihli ve 2018/3203 E., 2018/11473 K. sayılı kararıyla; davacının tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilerek, davalı ...'a gönderilen 05.03.2010 tarihli ihtarname tebliğ edilmediğinden bu ihtarnamenin 4077 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi şartlarına uygun bir muacceliyet ihtarı olarak kabul edilemeyeceği ve dolayısıyla tüm kredi borcu için takip yapılamayacağı, ancak davacının, davalı borçlunun takip tarihinde halen ödemediği ya da eksik ve geç ödediği taksitler nedeniyle gecikme faizi ve diğer ferileriyle birlikte takip yapma hakkına sahip olduğu, o halde mahkemece, davalı borçlunun takip tarihine kadar ödemediği taksitlerle, geç ödeme nedeniyle gecikme faizi ve ferilerinin belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna uygun karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı bankanın asıl borçlu aleyhine icra takibi yapıp, takip semeresiz kalmadıkça davalı kefil ...'dan borcun ifasını isteyemeyeceği, bu nedenle davalı ... yönünden davanın reddi gerektiği, davalının kredi sözleşmesi nedeniyle borcunun muaccel hale geldiği takip tarihi itibariyle temerrüde düştüğü gerekçesiyle 03.03.2022 tarihli bilirkişi raporu ve bilirkişi ek raporu hükme esas alınarak davanın davalı ... yönünden reddine, davalı ...'ın Kartal 6. İcra Müdürlüğünün 2010/5021 E. sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 1.502,01 TL asıl alacak, 1.673,32 TL işlemiş faiz, 83,66 TL BSMV olmak üzere toplam 3.258,99 TL üzerinden devamına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan 300,40 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 27.02.2023 tarihli ve 2023/438 Esas 2023/335 Karar sayılı ilamıyla Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacı; mahkemece hükme esas alınan raporda alacağın eksik ve hatalı hesaplandığını, Mahkeme tarafından birleşen davaya ilişkin ret kararı verilmesi gerekmekte iken tefrik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, hükmedilen asıl alacak miktarı ve faize ilişkin tutarların güncel değerlerinin belirlenmesi ile banka zararının tazmini gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı ile davalılar arasında imzalanan konut kredi sözleşmesinin taksitlerinin ödenmemesi üzerine borcun kat edilerek başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması üzerine, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.).
2. Mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (Hukuk Genel Kurulunun 20/12/2013 tarihli ve 2013/23-131 E. 2013/1681 K. sayılı kararı)
3. Değerlendirme
Karar düzeltme yoluyla incelenen kararda, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle uyulmasına karar verilen bozma ilamı ve dosyadaki bilirkişi raporuna göre davacının karar düzeltme talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin karar düzeltme talebinin REDDİNE,
Aşağıda yazılı para cezası ile bakiye karar düzeltme harcının karar düzeltme isteyene yükletilmesine,
03.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.