"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/544 E., 2023/724 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gönen (Balıkesir) 1. Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi
SAYISI : 2018/70 E., 2018/686 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 28.01.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat Fatma Şeyma Büyükbaş ile davalı vekili Avukat ...'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacının deri sanayii sektöründe faaliyet gösterdiğini, Gönen Deri İhtisas ve Karma Organize Sanayi Bölgesinde bulunan 196 Ada 3-4-5-15 parsellerin tahsisi için 26.12.2017 tarihinde davalıya başvuru yaptığını, Yönetim Kurulu Başkanlığının 27.12.2017 tarihinde toplandığını, ancak davacı firmanın başvurusuna dair olumlu olumsuz bir karar alınmadığını ve davacının bazı eksiklikleri gidermesinin istendiğini, davacı tarafından eksiklikler giderilerek, m²'si 80,00 TL üzerinden peşinat tutarı 1.260.015,12 TL'nin davalının hesabına aktarıldığını, davalı yönetim kurulu tarafından davacıya gönderilen 05.01.2018 tarihli yazıda talebin 26.12.2017 tarihinde olduğu, ancak değerlendirme 2018 yılı içinde yapıldığından m² tahsis bedelinin 120,00 TL olduğu ve yapılan ilk ödemeye ilave peşinat ödemesi yapılarak tahsis alabileceklerinin bildirildiğini, davacının 630.007,56 TL bakiye peşinatı davalı hesabına havale ettiğini, davacının eksiklikleri tamamlaması üzerine 15.01.2018 tarihinde arsa tahsis belgesinin davacıya verildiğini, davacının m²si 120,00 TL'den tahsis sağlanması nedeniyle davalıya fazladan 2.179.551,09 TL borçlanmak durumunda kaldığını ileri sürerek; davacının davalıya fazladan ve hukuka aykırı olarak borçlandığı 2.179.551,09 TL bakımından borçlu olmadığının tespitine ve 2.179.551,09 TL 'ye tekabül edecek senetlerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacının 26.12.2017 tarihli başvurusunda bazı belgelerin eksik olduğunun tespiti üzerine 29.12.2017 tarihli yazı ile Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'nin 103/2 maddesi gereği bulunması gereken bilgi ve eksiklikler belirtilerek arsa tahsis talebinin reddedildiğinin bildirildiğini, ilk tahsis başvurusunun reddine dair kararı 29.12.2017 tarihinde elden alan davacı tarafından, karar alınmadan ve taraflar arasında arsa tahsisi sözleşmesi imzalanmadan arsa tahsis sözleşmesi imzalanmış ve arsa bedelleri belirlenmiş gibi davalının hesabına 1.260.015,12 TL havale yapıldığını, gönderilen paranın kabul edilmeyerek davacının hesabına iade edildiğini, ancak ertesi gün bu ödemenin internet bankacılığı yolu ile bir kez daha tekrarlandığını, resmi tatil olması nedeni ile iadesinin söz konusu olamadığını, davacı tarafın 29.12.2017 tarihinde yaptığı yeni başvurusunun incelendiğini ve eksiklik olmadığı anlaşılınca ilk yönetim kurulu toplantısında davacı şirketin arsa tahsis talebinin kabul edildiğini, m²si 120,00 TL bedel ile hazırlanan Satış Vaadi ile Taksitli Arsa Satış Sözleşmesinin imzalandığını, peşinat bedelinin davacı şirket tarafından tamamlandığını, Bakanlık tarafından hazırlanan Tip Arsa Tahsis Sözleşmesi imzalandıktan sonra tahsis bedelinin yatırılması gerektiğini, davacının başvuru ile birlikte arsa birim fiyatını da kendisi belirleyerek para yatırdığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının arsa tahsisi için başvurusu 29.12.2017 tarihi ise de, başvurusunun davalı OSB yönetim kurulunun 05.01.2018 tarihinde alınan kararı ile kabul gördüğü ve taraflar arasında Satış Vaadi ile Taksitli Arsa Satış Sözleşmesinin 15.01.2018 tarihinde imzalandığı, taraflarca imzalanan sözleşmenin 4. maddesinde ''bu arsanın metrekaresinin geçici bedeli 120 (YÜZYİRMİ) TL /m² karşılığı Türk Lirasıdır.'' şeklinde hüküm bulunduğu, davacının bu konuda bir itirazda bulunmayarak sözleşmeyi imzalayıp kabul ettiği, davacının tüzel kişi tacir olduğu dikkate alındığında basiretli bir tacir gibi hareket ederek ticari işletmesiyle ilgili sözleşme yaparken ve bu sözleşmeden doğan borçlarını yerine getirirken tedbirli, ön görülü bir tacirden beklenen özeni göstermesi gerektiği, sözleşmede yer alan m²'si 120,00 TL olarak kararlaştırılan arsa tahsis bedelini kabul ederek davaya konu bonoları sözleşme ile davalı yana verdiği, kaldı ki irade fesadı iddiasının da bulunmadığı, davacı yanca taraflar arasında henüz Tip Arsa Tahsis Sözleşmesi imzalanmadan başvuru ile birlikte peşinat yatırılmasının sözleşmenin kurulduğu anlamına gelmeyeceği gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Gönen Deri İhtisas ve Karma Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu 05.01.2018 tarihli yönetim kurulu toplantısında 196 ada, 3,4,5 ve 15 parsel sayılı taşınmazların %35 peşinat alınarak davacı şirkete tahsisinin yapılmasına ve 15.01.2018 tarihine kadar sözleşme yapmak üzere davet edilmesine karar verildiği, taraflar arasında 15.01.2018 tarihli ''Satış Vaadi İle Taksitli Arsa Satış Sözleşmesi'' başlıklı sözleşmenin imzalandığı, sözleşmede her bir arsanın geçici bedelinin 120 TL/m² olarak kararlaştırıldığı, sözleşmenin tarafların iradelerini karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamalarıyla kurulacağı, irade açıklamasının, açık veya örtülü olabileceği, taraflar sözleşmenin esaslı noktalarında uyuşmuşlarsa, ikinci derecedeki noktalar üzerinde durulmamış olsa bile, sözleşmenin kurulmuş sayılacağı, satış vaadi ve taksitli arsa satış sözleşmesinin asli unsurlarının satışa konu mal ve bu mal için belirlenen bedel olduğu, bedelin de taraflar arasında 15.01.2018 tarihinde belirlenmesi nedeniyle sözleşmenin bu tarihte kurulduğunun kabulü gerektiği, davacının sözleşme öncesi yatırdığı bedelin asli unsurları içermeyip icaba davet niteliğinde olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; ilgili soruşturma dosyasının celp edilmediğini, mahallinde keşif icra edilmediğini, 09.07.2018 tarihli beyan dilekçesi ile davalıdan celbini talep ettikleri belgeler olmasına rağmen bu eksikliklerin giderilmediğini, delillerinin toplanmadığını ve eksik değerlendirme yapıldığını, davalı tarafından başvuru sahiplerine eşit davranılmadığını, davacıya ayrımcılık yapıldığını, 27.12.2017 tarihli yönetim kurulu toplantısında yapılan tahsislere ilişkin evrakın incelenmediğini, bu toplantıda alınan tahsis kararlarına yönelik itirazlarının değerlendirilmediğini, kararda taraflar arasındaki sözleşmenin 15.01.2018 tarihinde imzalandığı gerekçesiyle davacı tarafça yatırılan peşinatın tarihinin esas alınamayacağına değinilmiş ise de, dayanak yapılan mevzuatın geçerlilik şartı olarak düzenlenmediğini, davacının peşinat yatırmış olduğu tarihin esas alınmamasının hukuken kabul edilebilir olmadığını, gerekçenin hukuka uygun kabul edilmesi halinde davalının kötü niyetinin korunmuş olacağını ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, arsa satış sözleşmesi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile düzenlenen senetlerin iptali istemine ilişkindir.
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen gerekçeye, özellikle tacir olan davacının sözleşmenin asli unsurlarından olan bedele ilişkin ihtirazi kayıt ileri sürmediğinin anlaşılmış olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
28.000,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.