Logo

3. Hukuk Dairesi2023/38 E. 2023/211 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kira alacağı davasında, kefilin sorumluluğunun belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kefilin sorumluluğunun belirlenmesinde, önceki bozma kararında TBK m.583'e aykırılık nedeniyle kefil hakkında davanın reddine karar verilmiş ve bozmaya uyularak verilen kararda da bu husus gözetilerek davacıların temyiz itirazlarının reddiyle karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/114 E., 2022/746 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulüne

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davacılardan ... tarafından açılan davanın usulden reddine, ... tarafından açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; davalı şirket ile 01.11.2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesini imzaladıklarını, davalılar tarafından butik otel olarak işletilen kiralananın fuhuşa aracılık suçu işlendiği gerekçesi ile kolluk kuvvetlerince mühürlendiğini, daha sonra davalılarca sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini, davalının kira sözleşmesi kapsamında taşınmaza kullanım amacına uygun faydalı ilaveler yaptığını ancak kusurlu olması nedeniyle tazminat isteme hakkı bulunmadığını, kiralananın terk edilmesine karşın anahtarlarının

teslim edilmediğini ileri sürerek; fesih beyanının haksızlığının ve kira sözleşmesinin davalılar yönünden bağlayıcı olduğunun tespitine, davalıların kendi kusuruna dayanarak faydalı ilave bedellerini talep hakları olmadığının belirlenmesine, kira sözleşmesi kapsamında artış oranları nazara alınmak suretiyle ödenmesi gereken kira bedellerinin tespiti ile şimdilik 5.000 TL'nin davalılardan tahsilini talep etmişler; davacı ... dava değerini 306.982 TL artırarak davasını ıslah etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar; davacılardan Kayhan'ın taraf ehliyeti bulunmadığını, taşınmazın Serpil'den kiralandığını, davacı ...'in satım sözleşmesinden kaynaklanan bakiye borcunu ödememesi üzerine yasal yollara başvurulduğunu, kira sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmesi karşısında kira alacağı talebinin reddi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 30.04.2019 tarihli ve 2018/1544 E., 2019/654 K. sayılı kararıyla; davacı ... tarafından açılan davanın usulden reddine, davacı ... tarafından açılan davanın kısmen kabulüne, kira sözleşmesinin davalı şirket tarafından fesihin haksız olduğunun tespitine, faydalı ilavelere dair bedellerin davalı tarafça talep edilmesine ve bu konuda davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ancak toplam 209.537,10 TL kira alacağından 94.000 TL demirbaş bedelinin tenzili ile bakiye alacağın 5.000 TL'sine dava, kalan 110.537,10 TL 'sine ıslah tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle davalılardan müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.06.2021 tarihli ve 2019/2429 E., 2021/1507 K. sayılı kararıyla; mahkemenin vaka ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalılar temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 20.12.2021 tarihli ve 2021/6440 E, 2021/13251K. sayılı ilamla; davalı şirketin temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, takibe konu kira sözleşmesinde TBK’nın 583 üncü maddesinde belirtilen şekil şartına uyulmadığından kefil olan davalı ... hakkındaki davanın tümden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ... tarafından açılan davanın usulden reddine, davacı ... tarafından açılan davanın kısmen kabulüne, kira sözleşmesinin davalı şirket tarafından feshinin haksız olduğunun tespitine, faydalı ilavelere dair bedellerin davalı tarafça talep edilmesine ve bu konuda davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, toplam 114.855,50 TL alacağın 109.835,50 TL'sine ıslah tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle davalı şirketten tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı ... aleyhine açılmış olan davanın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili dilekçesinde; kefil bakımından değerlendirmenin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 583 üncü maddesi çerçevesinde yapılmasının hatalı olduğunu, davalı ...'in diğer davalı şirketin tek ortağı ve temsilcisi olması nedeniyle 6102 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 7 nci maddesi gereği karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kira alacağı istemine ilişkindir.

2. Değerlendirme

Temyiz olunan kararın bozmaya uyularak verilmiş olmasına, bozmaya uyulmakla kesinleşmiş olan yönlere ilişkin taraflarca ileri sürelen sebeplerin incelenmesinin mümkün olmamasına göre, davacı tarafça temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebeplerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşılmıştır.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edene yükletilmesine,

23.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.