"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/2417 E., 2023/1152 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/168 E., 2020/256 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı vekilleri tarafından İstinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının İstinaf başvurusunun esastan reddine, davalının İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı aleyhine Büyükçekmece 1. İcra Müdürlüğünün 2019/4711 E. sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, müvekkili şirket ile davalının müşterek iradeleriyle Solarkent B1 blok 176 nolu ve Solarkent B2 blok 175 nolu daireler olmak üzere toplam 2 Dairenin alım satımı konusunda daire başı 200.000,00 TL olacak şekilde toplam 400.000,00 TL bedel ödeme hususunda karşılıklı hak ve yükümlülük altına girildiğini, davalının, müvekkili şirkete 2 Dairenin bedeli olan toplam 400.000,00 TL borçlanmışken, müvekkili şirket ise bu dairelerin teslimi hususunda borçlandığını, bu borca istinaden 282727 seri numaralı 200.000,00 TL’lik ve 282728 seri numaralı 200.000,00 TL’lik iki ayrı fatura kesildiğini, faturaların davalıya elden teslim edildiğini, müvekkili şirket daireleri kusursuz bir şekilde teslim ettiğini ancak davalının fatura bedellerini müvekkil şirkete ödemediğini, ileri sürerek davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, kötü niyetli itiraz ve alacağın likit olması nedenleri ile %20'den aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; öncelikle davanın ticari bir dava olmaması karşısında görevli Mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, takibe konu her iki fatura bedelinin tapu tescili sırasında davacıya ödendiğini, davacı şirketin tapu senedinde de satış bedelinin ödendiğinin yazılı olduğunu, bu şekilde yazılı belge ile bedelin ödendiğini ispatlandığını TMSF 'ye devrinden ve dokuz yıl geçtikten sonra bu yasal işlemi başlattığını, bu nedenlerle davanın reddine, kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve yasal ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; görevsizlik kararı üzerine yapılan yargılama ile dosya arasına alınan resmi senet kapsamında iki taşınmazın davacı şirket adına kayıtlı iken 22.04.2010 tarihli ve 10792 yevmiye nolu satış işlemi ile tapuda davalı Zekeriya Kaya'ya satıldığı, resmi senetlerde her bir taşınmaz için 200.000,00 TL satış bedelinin nakden ve tamamen alındığının belirtildiği hususu karşısında davacının iddiasını ispata yeterli yazılı delil bulunmadığından davanın ve koşulları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatının reddine karar verilmiş, kendisini vekil ile temsil eden davalı vekili lehine 3.400,00 TL maktu vekalet ücretine hükmetmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; talep edilmesine rağmen şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmediğini, kabul kararı verilmesi gerekirken red kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçeleriyle, İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı vekili; lehlerine hükmedilen vekalet ücretinin nispi olması gerekirken maktu vekalet ücretine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gibi, kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçeleriyle, İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf talepleri yönünden, davalı bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğine ve Mahkemece de, davanın reddine karar verildiğine göre reddedilen tutar üzerinden, davalı lehine nisbi vekalet ücretinin takdiri gerekirken, maktu vekalet ücreti takdir edilmesini usul ve yasaya aykırı bularak davalının istinaf başvurusunun kabulüne, davalının kötü niyet tazminatı talebine ilişkin istinaf talepleri yönünden; İ.İ.K.'nın 67/2 nci maddesi uyarınca kötüniyetli olmayan veya kötü niyetli olduğu ispat edilemeyen alacaklı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilemez düzenlemesine göre kötüniyetli olduğu ispatlanamayan davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmemesini usul ve yasaya uygun bulunarak davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun reddine, davacının istinaf sebepleri yönünden, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesinin davanın reddi yönündeki kararına davalı tarafından vekalet ücretine ilişkin istinaf yoluna başvurulduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf talebinin vekalet ücreti yönünden kabul edildiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi olan 10.07.2020 tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre hesaplamanın hatalı yapıldığını ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, gayrimenkul satış sözleşmesi uyarınca kararlaştırılan taşınmaz bedelinin ödenmesi için davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. İİK 67 nci maddesi,
2. HMK'nın 353/2 nci maddesi.
3. Değerlendirme
6100 sayılı Kanun’un 353/2 nci maddesi uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf istemi gereği incelenen kararlar bir bütün olarak değerlendirilerek kararın herhangi bir sebeple düzeltilmesi gerektiğine karar verilmesi halinde İlk Derece Mahkemesi kararı tamamen kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulması gerektiği ve hüküm kurulurken yapılacak hesaplamalarda Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihinin esas alınmasının gerekmesine göre, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden kurulan hükümde, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince nispi vekalet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,16.09.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.