Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4166 E. 2024/2341 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, mülkiyeti kendisine ait olmayan ancak ikamet ettiği taşınmaza su aboneliği tesisi talebi üzerine açılan davada, abonelik tesisine karar verilip verilmeyeceği hususundaki uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile taşınmaz maliki arasında mülkiyetin kullanımına ilişkin devam eden başka bir dava olması sebebiyle, mevcut davanın bekletici mesele yapılması ve öncelikle davacının taşınmazda ikamet hakkının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği, ayrıca uyuşmazlıkta imar mevzuatı yerine su aboneliği yönetmeliğinin uygulanması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/757 E., 2023/862 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 13. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2022/429 E., 2023/59 K.

Taraflar arasındaki su aboneliği tesisi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davacının, ikamet ettiği "... Mah. ... Sk. No:2/2 Yenimahalle/Ankara" adresinde bulunan taşınmazın maliki olan ... ile yaptığı anlaşma ile söz konusu taşınmazı sattığını, ...'ın da parası oldukça satış bedelini davacıya peyderpey ödeyeceğinin ve taşınmazın bedelinin tamamı ödenene kadar da davacının taşınmazda ikamet edeceğinin kararlaştırıldığını, davacının söz konusu taşınmazın bedelini tahsil edememesi nedeniyle Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2017/196 E. sayılı (yeni 2019/475 E.) davayı açtığını, kararın istinaf aşamasında olduğunu, davaya konu alacak ödenmediğinden davacının taşınmazı kullanmasına engel olacak bir durum bulunmadığını, ayrıca davacı ile ... arasında Ankara 35. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2021/169 E. sayılı dosya ile görülen müdahalenin önlenmesi davasında verilen kararın da istinaf aşamasında olduğunu, taşınmazda uzun yıllardır ikamet eden ve yaşı ilerleyen davacı ile aralarında görülen davalar nedeniyle ...'ın su aboneliğini iptal ettirdiğini, davacının kendi adına taşınmazda elektrik ve doğal gaz aboneliğinin bulunduğunu ileri sürerek; ikamet ettiği taşınmaz ile ilgili olarak, davalı idare tarafından davacı adına su aboneliği tesisine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının, davalı idarenin sağladığı kamu hizmetlerinden yararlanmak için gerekli şartları taşımadığını, davacının dava konusu taşınmazın maliki veya kiracısı konumunda olmadığını, dava dilekçesinde belirtilen davalarda verilen kararlar ile davacı tarafın taşınmazda hukuka aykırı şekilde ikamet ettiğinin belirlendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu yere 10.07.2021 tarihinde su aboneliği tesisinin gerçekleştirildiği, aboneliğin hesap kesimi nedeniyle kapatıldığı, ibraz edilen diğer abonelik faturaları ve tapu kaydına göre 3194 sayılı İmar Kanunu'nda (3194 sayılı Kanun) öngörülen hizmetlerden birinin götürüldüğü gerekçesiyle; söz konusu Kanun'un 30, 31 ve Geçici 11 inci maddeleri hükümleri dikkate alınarak davanın kabulüne, dava konusu bağımsız bölüme yapı giderleri davacı tarafından karşılanmak üzere davacı adına geçici su aboneliği tesisine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; söz konusu davanın yapı kullanma izni verilmeyen yapılara abonelik verilmesine ilişkin olmaması nedeniyle 3194 sayılı Kanun'un geçici maddesine dayandırılamayacağını, abonelik işleminin ancak malik ya da kiracı tarafından yapılabilecek işlemlerden olduğunu, davacı tarafın böyle bir yetkiye sahip olmadığını, davalı idarenin sunduğu kamu hizmeti mevzuat ile belirlenmiş olması nedeniyle yaptığı işlemlerin resmi belgelere dayandığını belirterek, kararın kaldırmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile dava dışı taşınmaz maliki arasında, davacının taşınmazda ikamet etmesi gerekçelerine ve anlaşmalarına ilişkin husumetlerin diğer Mahkemelerdeki derdest uyuşmazlıkların konusunu oluşturduğu, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin yazılı olmasının zorunlu olmadığı gibi tarafların iddialarının kesinleşmiş bir Mahkeme kararıyla da ispatlanmamış olduğu, davacının kendi adına taşınmazda elektrik ve doğal gaz aboneliğinin bulunduğu gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının ikamet ettiği dava konusu taşınmaza ilişkin su aboneliği tesisi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 3194 sayılı Kanun'un 30, 31 ve Geçici 11 inci maddeleri,

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 33 ve 165 inci maddeleri,

3. ASKİ Tarifeler Yönetmeliği'nin (Yönetmelik) 33 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Davacının abonelik tesisi talep ettiği konutun, tapuda dava dışı ... adına kayıtlı olduğu, davaya konu konutun kullanımından kaynaklanan uyuşmazlık nedeniyle bu kişi tarafından davacı aleyhine müdahalesinin önlenmesine ilişkin 2021/169 E. sayılı davanın açıldığı, bu davanın halen derdest olduğu, öncelikle davacının bu taşınmazda oturmaya devam etme hakkının bulunup bulunmadığı hususunun açıklığa kavuşturulmasının gerekmesi nedeniyle söz konusu dava ile işbu dava arasında bağlantı bulunduğu gözetilerek, 6100 sayılı Kanun'un 165 inci maddesi uyarınca 2021/169 E. sayılı davanın bekletici mesele yapılması ve hasıl olacak sonuca göre uyuşmazlığın esası hakkında bir değerlendirme yapılması gerekirken, bekletici mesele yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması da usul ve kanuna aykırıdır.

2.

6100 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesinde yer alan “Hâkim, Türk hukukunu resen uygular.” ilkesi uyarınca; maddi olayları açıklamak taraflara, ileri sürülen olayları hukuken nitelemek, uygulanacak kanun hükümlerini tespit etmek ve uyuşmazlığa uygulamak hâkime ait bir görevdir. Somut olayda; davacı, taşınmazını sattığı ... isimli kişi ile arasında mülkiyet uyuşmazlığı çıktığını, bu nedenle adına olan su aboneliğinin ... isimli kişi tarafından iptal ettirildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Hal böyle olunca, İlk Derece Mahkemesince; uyuşmazlığın, Yönetmeliğin "Abone olma koşulları ve uygulama esasları" başlıklı 33 üncü maddesinin uyuşmazlığa uygulanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yapı kullanma (iskan) izni alınmamış yapılara geçici abonelik verilmesi istemli davalarda uygulama alanı bulan, 3194 sayılı Kanun'un 30, 31 ve Geçici 11 inci maddelerinin uyuşmazlığa uygulanmış olması da usul ve kanuna aykırıdır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının aynı Kanun'un 371 inci maddesi uyarınca davalı yararına BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.09.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.