"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1078 E., 2023/1182 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/183 E., 2022/69 K.
Taraflar arasındaki istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkili ile davalı Kurum arasında Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesi imzalandığını, tıbbi onkoloji branşının da taraflar arasında imzalanan Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesi kapsamında olduğunu, bu kapsamda sigortalı hastaların anlaşmalı branştaki müvekkil Hastaneye müracaatlarının sözleşme kapsamında davalı Kuruma faturalandırıldığını, müvekkili hastaneden kemik iliği hizmeti almış olan hastaların tedavilerine ilişkin faturaların davalı tarafından başta ödendiğini ancak sonradan bu fatura bedellerinden bir kısım kesintiler yapıldığını, tedavisi tamamlanan her hasta için davalı Kuruma paket fiyatlarındaki rakamların fatura edildiğini, paket işlem fiyatının sadece kemik iliği transferi işlemine ilişkin yapılan tedaviler ve uygulanan ilaçlar ile sınırlı olduğunu, hastanın sonrasında farklı branşlarda aldığı farklı sağlık hizmeti bedellerinin ve ilaçlarının da paket kapsamında olduğundan bahisle ödenmesinden kaçınmanın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek; haksız kesintiler nedeniyle toplam 800.346,37 TL'nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacı hastane tarafından kemik iliği hizmeti verilmiş olan hastalara ödenen tutarların bir kısmının haklı olarak kesildiğini, müvekkili tarafından yerine getirilen işlemlerin mevzuata ve sözleşmeye uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında imzalanan sözleşmede sağlık hizmetinin Sağlık Uygulama Tebliği(SUT) Ek-9 da mevcut kemik iliği paket tedavisi kapsamında yapılan hizmetlerden kaynaklanan kesinti işlemleri olduğu, davalı tarafından ise kesintilere dayanak olarak SUT eki Ek-2C (7.12) maddesi gereği kemik iliği paket fiyatına her türlü tetkik, tahlil, işlem, kan ve kan bileşenleri tıbbi malzeme ilaç (şahsi tedavi için yurt dışından getirilen ilaçlar hariç) ve komplikasyon tedavisine ilişkin ücretler dahil olmakla nakil öncesi 15, nakil sonrası 60 günü kapsadığı, hastaların nakil tarihi esas alınarak bundan 15 gün öncesine ve 60 gün sonrasına kadar hastanın tüm ilaç tetkik tedavi masraflarının pakete dahil olduğu, bunun hastanın hastanede yattığı süreyi kapsadığı sabit olmakla, hastanın hastanede yattığı süre boyunca belirtilen sürelerdeki tüm teşhis tedavi ilaç ve komplikasyon tedavisinin paket dahilinde olduğu, kemik iliği nakli olan hastalara kullanılan ve yurt dışından getirilen ilaçlarla ilgili olarak gerek taraflar arasında sözleşmede gerekse kemik iliği paketinde belirleyici net bir hüküm bulunmamakla birlikte, yurt dışından getirilen ilaçların paket fiyatına dahil olduğu değerlendirilerek bu kapsamda yapılan 800.346,37 kesintinin 80.373,78 TL'sinin yerinde olduğu, bakiye 719.972,59 TL'lik kesintinin açıklanan nedenlerle kemik iliği paket fiyatına dahil olması nedeniyle yerinde olmadığı, davalı Kurumun bu bedel yönünden daha önce temerrüde düşürülmediği gerekçesiyle; davanın kısmın kabulüne, 719.972,59 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; aldırılan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını, Mahkemece ilgili SUT hükümlerinin gerektiği gibi incelenmediğini, kemik iliği nakli yapılan hastalarda mevcut ve oluşabilecek bütün hastalıkların, komplikasyonların ve bunlar için uygulanan tedavilerin paket kapsamı içinde olduğunu, paket tedavi süresinin nakil öncesi 15 günü ve nakil sonrası 60 günü kapsadığı için bu dönemde hastaların birçok kere yatırılıp çıkarıldığını ve ayaktan takip edildiğini, bu dönemlerde hastaların farklı dalları ilgilendiren şikâyet ve hastalıkları olabileceğini, bu hastalıklarda kullanılan tedavi yöntemleri ve ilaçların (antibiyotikler, serumlar, ağrı kesiciler, beslenme ürünleri, kan ve kan ürünleri) birçok hasta ve hastalıkta olduğu gibi nakil yapılan hastalarda da kullanılabilecek ilaçlardan olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu hakkında iki farklı bilirkişi heyetinden aldırılan ve SUT hükümleri kapsamında verilen raporların birbirleriyle uyumlu olduğu, davalı Kurumca toplam kesinti tutarından 719.972,59 TL tutarındaki kısmın Sağlık Uygulama Tebliği EK-2C 7.12. Hematoloji-Kemoterapi-Onkoloji başlıklı kemik iliği maddesi kapsamında yapılan değerlendirmede sağlık kuruluşunda düzenlenen, farklı branşlara ait reçeteler olması ve reçetelerdeki bir kısım ilacın yurt dışından temin edilen ilaç olması nedeni ile yerinde olmadığı, yine kemik iliği nakli olan hastalara kullanılan ve yurt dışından getirilen ilaçlarla ilgili olarak gerek taraflar arasında imza altına alınmış olan Sağlık Hizmet Satın Alma Sözleşmesinde, gerekse kemik iliği tedavi paketinde belirleyici net bir hüküm ya da açıklamanın olmadığı, bu sebeple bu hastaların tedavileri için getirilen ilaçların paket kapsamında değerlendirmeye alınmaması ve kesinti konusu yapılmaması gerektiği dikkate alındığında, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrarlayarak, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, uygulanan sağlık hizmetine ilişkin faturalarda yapılan kesintilerin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Sağlık Uygulama Tebliği'nin 4.3, 7.12, Ek 2/C, 4/C ve 9 uncu maddeleri.
3.Değerlendirme
Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, hükme esas alınan bilirkişi raporunun itirazları karşılar nitelikte ve denetime elverişli olarak düzenlenmesine, paket fiyatın; dahili ve cerrahi branşlarda sık karşılaşılan hastalıkların tanı ve tedavisi sırasında hizmet içeriği bakımından hasta bazında çok fazla değişiklik göstermeyen ve bu nedenle yaklaşık maliyeti önceden tahmin edilebilen tüm işlemlerin tek bir fiyat olarak belirlenmesi şeklinde tanımlanmış olmasına, tanımlanan paketin, tüm masrafların dâhil olduğu, tek fiyatın geçerli olduğu bir kavram olmasına, hastanın, hastaneye yatışından taburcu oluncaya kadar yapılan tüm masraflar için tek bir fiyatın geçerli bulunmasına, bu fiyatın içerisine, hastanın taburcu olduktan sonraki döneminde yapılan kontrollerin maliyetlerinin de dâhil edildiğinin anlaşılmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.