Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4496 E. 2024/2603 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından uygulanan cezai şart işleminin iptali ve alacak istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, yurt dışından ilaç teminine ilişkin protokol hükümlerine aykırı hareket etmedikleri ve davalı Kurum'un Medula sistemi üzerinden görüntülenebilen bilgiler dışında bilgi edinme yükümlülüğünün davacıya yüklenemeyeceği gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1526 E., 2023/1836 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/538 E., 2022/124 K.

Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü;

I. DAVA

Davacı vekili; taraflar arasında imzalanan 01.05.2016 tarihli Yurt Dışından Şahsi Tedavi İçin Reçete Bazında İlaç Teminine İlişkin Protokol kapsamında, müvekkilleri tarafından davalı Kurum sigortalılarına yurt dışından ilaç temin edildiğini, temin edilen ilaç bedellerinin de davalı Kurum tarafından ödendiğini, davalı Kurumun 20.11.2020 tarihli işlemi ile davacıların toplam 55.167,74 Euro alacağına karar alınarak kesinti işleminin uygulandığını, hastaların vefat ettikleri sistemde görülmediği için teslimatların yapıldığını, hastaların Medula sisteminde reçete karşılanma tarihinde müstehak pozisyonda görünmeleri sebebiyle müvekkillerine kusur atfedilemeyeceğini, dava dışı sigortalıların yurt dışından temin edilen ilaçlarının teslim edildiği tarih itibariyle hayatta olup olmadıklarının müvekkilleri tarafından tespitinin mümkün olmadığını, davalı Kurum işleminin mevzuat ve sözleşmeye aykırı olduğunu ileri sürerek, toplam 55.167,74 Euro'nun resen kesilmesi işleminin iptalini ve kesinti yapılan tutarın 25.11.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davaya konu işlemin mevzuat ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, Mernis ile Medulanın entegre olduğunu, yurt dışından hastaya ilaç temin eden davacıların sorumluluklarını yerine getirmediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu edilen reçetelerin, hastaların vefatları öncesinde usulüne uygun olarak sağlık birimlerince düzenlendiği işleme konu 9 reçetenin sisteme kaydedilip provizyon onaylarının alındığı, davacı tarafından görülmeyen Kurum kayıtlarından sorumlu tutulamayacağına ilişkin sözleşmenin (3.3.1) maddesi uyarınca, davalı tarafça davacının Medula sistemi üzerinden hastaların yaşayıp yaşamadıklarını kontrol edebildiğinin ispatlanamadığı gibi bu yönde davacı tarafça iddianın dahi bulunmadığı, bilirkişi raporunun yerinde olduğu gerekçesiyle; davanın kabulüne, davalı Kurum tarafından tesis edilen 20.11.2020 tarihli E-66459318-108.05-14213213 sayılı 13.11.2020 tarih 2747 sayılı faturadan ana para ve faiz toplamı 55.167,35 Euro kesinti işleminin hukuka aykırı olduğunun tespiti ile, bu tutarın kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, davalı vekili süresi içinde istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; davanın konusu itibariyle davacılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hatalı olarak nispi vekalet ücretine hükmedildiğini, taraflar arasında imzalanan sözleşme gereği yapılan işlemlerin hukuka ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, bilirkişi raporuna yaptıkları itirazların değerlendirilmediğini, TEB'in yersiz şekilde ilaç teslim etmiş olmasının müsebbihinin müvekkili olmadığını, müvekkili Kurumun muhatabının TEB olduğunu, davacı TEB'in yersiz ödemeye ilişkin sözleşme hükümleri gereği müvekkili Kuruma ödemelerini yapıp, gerçeğe aykırı şekilde ödeme yapıldığı iddiasına göre de ilgililerine rücu için yasal işlemleri yapması gerektiğini, davacı tarafça 5510 sayılı Kanun'un "İdari yaptırımlar ve fesih" maddesine ilişkin düzenlemelere yer verilerek kesintilerin iadesi talep edilmişse de, müvekkili Kurum ile TEB arasında imzalanan "Yurtdışından Şahsi Tedavi İçin Reçete Bazında İlaç Teminine İlişkin" Protokolün (4.2.3) maddesi hükmünün açık olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, temerrütten önceki tarihe faiz yürütülmesinin de hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraf, denetime elverişli bilirkişi raporunda isabetli olarak tespit edildiği üzere, sigortalılarının tedavileri sırasında kullanılan ve davacılar tarafından temin edilip, fatura edilen ilaç bedellerinin davalı Kurum tarafından ödenmesi gerektiği, davacıların SUT ve protokol hükümlerine aykırı hareket etmedikleri, davalı Kurum işleminin yerinde olmadığı, Mahkemece davanın kabulü ile birlikte yargılama sırasında vekil vasıtası ile temsil edilen davacı taraf lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince nispi vekalet ücretine hükmedilmesinde de isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, davalı Kurum tarafından uygulanan cezai şart işleminin iptali ve alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "İspat yükü

" başlıklı 6 ncı maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "İspat yükü" başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası.

2. 01.05.2016 tarihli Yurt Dışından Şahsi Tedavi İçin Reçete Bazında İlaç Teminine İlişkin Protokol'ün (Protokol) "TEB tarafından yapılacak işlemler" başlıklı (3.3.1) maddesinin ikinci paragrafı.

3. Değerlendirme

1. 01.05.2016 tarihli Protokol'ün "TEB tarafından yapılacak işlemler" başlıklı (3.3.1) maddesinin ikinci paragrafında; "Reçetelerin mevzuat hükümlerine uygunluğunun değerlendirilmesinde MEDULA sistemi üzerinden görüntülenebilen durumlar ve süreler haricinde bilgilere(hasta, ilaç ve tedavi geçmişi gibi) ihtiyaç duyulması halinde TEB kendisi tarafından görüntülenemeyen Kurum kayıtlarından sorumlu tutulamaz." denilmiştir.

2. Anılan bu protokol hükmü uyarınca; davacıların SUT ve protokol hükümlerine aykırı hareket etmedikleri, davalı Kurum işleminin yerinde olmadığının anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,26.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.