"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/834 E., 2023/2225 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 24. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/443 E., 2022/755 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma talepli olarak temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, dava değerinin duruşma sınırının altında olduğu belirlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı vekilinin duruşma isteğinin reddine, temyiz dilekçesinin kabulü ile incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; davacıların, ikamet ettikleri sitede bulunan mecurun satışı için emlak ofisi aracılığıyla ve 10.10.2018 tarihli Protokol ile davalı borçlu ile anlaşıldığını, davaya konu sözleşme ile taşınmazın için satış bedelinin 2.250.000 TL olduğunu, bu bedelin periyodik aralıklarla ödeneceğinin kararlaştırıldığını, müvekkillerinin satışa konu gayrimenkulde 11.10.2018 tarihinden başlamak üzere 6 aylık 7.000,00 TL bedelli kira sözleşmesini davalı ile yaptıklarını, müvekkillerinin kiracılık ilişkilerinin devam etmesi durumunda kira bedeli üzerinden TÜFE oranında yapılacak artışla kiracılık ilişkisinin devam edeceğini, protokole istinaden davalıya müvekkillerinden ... tarafından Yapı Kredi Bankasından toplam 172.000,00 TL, Garanti Bankasından toplam 47.000,00 TL, ... tarafından Garanti Bankasından 121.495,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkillerinin oğlu ... tarafından İş Bankasından 33.000,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkillerinin toplamda 383.000,00 TL ödeme yaptıklarını, davalının taşınmaz satışından vazgeçtiğini, davaya konu mecurun ... Mermer Granit İnş. Ve Kim. Ürün. San. Dış Tic. Ltd. Şti'ne satıldığını, yapılan ödemelerin 10.10.2018 tarihli sözleşme gereğince ceza-i şarta ve 15.10.2019 tarihine kadar kiraya mahsup edildiği, kalan 40.785,00 TL'nin ise yeni malike müvekkilleri adına (11 Mart 2020 ye kadar) 5 aylık kira bedeli olarak ödeme yapıldığını, 11.10.2018 tarihli kira sözleşmesine istinaden 6 ay X 7.000,00 TL olmak üzere toplam 42.000,00 TL kira bedeli mahsubu yapıldığını, davalının 11.713,00 TL aidat bedelini mahsup ettiğini, davalı aleyhine bakiye 279.145,00 TL için icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ettiğini itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacılar tarafından müvekkiline ait taşınmazın satışı ile ilgili yapılan 10/10/2018 tarihli protokolden dolayı bakiye 279.145,00 TL alacaklı olduklarından bahisle müvekkili aleyhine icra takibi başlattıklarını, ödeme emrinin 29.11.2019 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, müvekkili ile davacılardan ...'ın emlak ofisi aracılığıyla ve 10.10.2018 tarihli Protokol ile müvekkiline ait taşınmazın 2.250.000,00 TL bedelle satışı konusunda anlaşarak satış ve ödeme şartlarının yer aldığı 10.10.2018 tarihli protokolü imzaladıklarını, dava konusu taşınmazın protokol ile birlikte davacılara teslim edildiğini, davacılar tarafından taşınmaz kullanılmakta olduğundan 10.10.2018 başlangıç tarihli ve 6 ay süreli kira sözleşmesinin taraflarca imzalandığını, her iki sözleşme kapsamında ihtar tarihine kadar ödenmesi gereken bedelin 230.000,00 TL peşinat + 116.565,36 TL kredi ödemesi toplamı + Kasım 2018'e ait 50.000,00-TL ara ödeme + 8 aylık kira bedeli toplamı 58.714,00 TL olmak üzere toplam 455.279,96 TL olduğunu, ancak davacılar tarafından yapılan düzensiz ödemelerin ise 01.05.2019 tarihi itibari ile toplam 341.000,00 TL olduğu, davacıların kredi borçlarını süresi içinde ödemediğinden bankalar tarafından ihtara uğradığını savunarak taraflar arasındaki sözleşmelerden doğan alacak ve tazminatlar ile ilgili takas mahsup taleplerinin kabulünü, müvekkili aleyhine hukuka aykırı olarak açılan davanın reddini ve davacılar aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, taraflar arasındaki ihtilaf yargılamayı gerektirdiğinden davacıların yüzde yirmi icra inkar tazminatı talebinin reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla ;adi yazılı sözleşmenin geçersiz olduğu sebepsiz zenginleşme koşullarına göre tarafların aldığını iade etmesi gerektiği, ödenmeyen kira bedellerinin (dava dışı yeni malike yapılan kira ödemesinde dahil) ve aidat tutarının mahsubu ile hesaplanan 228.999,09 TL tutar yönünden itirazın kısmen iptali gerektiği,dava konusu alacağın yargılamayı gerektirdiğinden likit olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili;davalıya 383.000,00 TL ödendiğine ilişkin anlaşmazlık olmadığı, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, yeni malike ödenen 5 aylık kira bedeli olan 41.786,50 TLnin asıl alacak miktarından mahsubunun yerinde olmadığını, ayrıca icra inkar tazminatına karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili; sözleşme gereği kira bedeli ve site aidatlarının asıl alacaktan düşülmesine rağmen cayma bedelinin düşülmemesinin yerinde olmadığını, taraflar arasındaki protokolün karma nitelikli bir sözleşme olması nedeni ile taşınmaz devri dışında kalan hükümlerin de geçersiz sayılmasının hukuka aykırı olduğunu, davacıların bu olay sebebiyle davalının zarara uğramasına neden olduklarını, tanık beyanlarına bu konuda itibar edilmediğini, cayma bedelinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 178 inci maddesinde belirtildiğini, davacıların taşınmaza taşınmalarına rağmen borcu ödemediklerini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasındaki taşınmaz satışına dair sözleşme şartına aykırılık dolayısıyla geçersiz olduğu, geçersiz sözleşmeye istinaden taraflar aldıklarını sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade ile mükellef oldukları, geçersiz sözleşmeye göre feri alacak niteliğinde olan cezai şart ve cayma bedeli talep edilemeyeceği, davacıların harici taşınmaz bedeli olarak davalıya ödedikleri 383.000,00 TL'den kiracı olarak oturmalarına rağmen davalıya ödemedikleri toplam 101.501,10 TL ile aidat bedeli olan toplam 11.713,31 TL olmak üzere toplam 113.214,41 TL'nin mahsubu gerekirken, fazladan dava dışı yeni malike 5 aylık kira alacağı olan 41.786,50 TL'nin mahsubunun hatalı olduğu, resen yapılan hesaplama ile 383.000,00 TL-113.214,41=269.785,59 TL davacıların alacağı bulunduğu, temerrüdün takiple başladığı, asıl alacak yönünden icra inkar tazminatının davalıdan tahsili gerektiği, davalının kötüniyet tazminatı talebinin de reddi gerektiği gerekçesi ile davacıların ve davalının istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına yeniden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar etmiş, ayrıca davacılardan ...'ın icra dosyasında alacaklı olarak yer almaması nedeni ile davada aktif husumetinin bulunmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, resmi şekil şartına uygun yapılmayan taşınmaz satış sözleşmesine istinaden ödenen satış bedelinin iadesine ilişkin yapılan takibe karşı itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m. 706; 6098 sayılı Kanunu m. 217; Noterlik Kanunu m. 60/3; Tapu Kanunu m. 26
3. Değerlendirme
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen gerekçeye, taraflar arasında yapılan taşınmaz satımına dair sözleşme şekil şartına uyulmaksızın düzenlendiğinden geçerli olmamasına, buna bağlı olarak cayma akçesi hükümlerinin de geçersiz bulunmasına, dosyada mevcut fiziki takip talebinde davacı ...'ın alacaklı olmasına göre, davalının taşınmazı üçüncü kişiye devretmesine rağmen davacıların muvafakatini almadan devir tarihinden sonraki aylara ilişkin kira bedellerini kendisine ödenen taşınmaz bedelinden mahsup ederek yeni malike ödemesinin hukuka aykırı bulunmasına, taraflara arasındaki alacak miktarının belirli olması nedeni ile davacılar lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin yerinde olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.