"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/1781 E., 2023/287 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin dava konusu hastane binasını beş yıl süreyle davalıya kiraya verdiğini, kiralananı tahliye edeceğini bildiren davalı kiracının 15.03.2012 tarihinde binayı boşalttığını, ancak henüz röntgen odalarının duvarlarında yer alan kurşun levhalar sökülmediğinden anahtar tesliminin ertelendiğini, daha sonra 23.03.2012 tarihinde kiralananın tutanak ile tahliye edildiğini ve anahtarının teslim edilmesiyle kiracılık ilişkisinin sona erdiğini, davalının bir Pazar günü taşınmaza gelerek haber vermeden taşınmazın ön cephesinde bulunan “Hacettepe Üniversitesi” yazılı levhayı söktüğünü, dikkatsiz ve özensiz yapılan sökme işlemi neticesinde taşınmazda maddi zarar meydana geldiğini, Mahkeme aracılığıyla zarar tespiti yaptırdıklarını ileri sürerek; hasar bedeli için 15.000,00 TL ile tamir süresince işleyecek kira bedeli karşılığı 500,00 TL’nin faiziyle davalıdan tahsilini istemiş, 26.05.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile hasar bedeli için 16.507,30 TL ile yoksun kalınan kira bedeli için 17.500,00 TL’nin faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; kiralananın 23.03.2012 tarihinde davacıya teslim edildiğini, teslimden sonra kiralananda ortaya çıkan zararlardan sorumlu tutulamayacaklarını, teslim edilen binada bulunan ayıpları davacının hemen bildirmesi gerektiği halde davacı tarafından böyle bir bildirimin yapılmadığını, 11 ay sonra çatıda akma gerekçesi ile tespit yaptırılmasının kabul edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemenin 23.06.2021 tarihli ve 2019/1602 E., 2021/756 K. sayılı kararıyla; alınan bilirkişi raporları doğrultusunda tespit edilen hasarların giderilmesi için gereken tutarın dava tarihi itibariyle 15.721,24 TL, tadilat süresinin ise 30 gün olduğu gerekçesiyle; 15.721,24 TL hasar bedeli ile 30 günlük kira bedeli olan 17.500,00 TL’nin tespit tarihi olan 04.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV.BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A.Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 13.12.2021 tarihli ve 2021/7913 E., 2021/12852 K. sayılı ilamıyla; 23.03.2012 tarihli tutanak ile kiralananın tahliye edildiği, söz konusu tutanakta kiralananın demirbaş listesindeki ekipmanlar ve malzemelerle boş olarak teslim alındığının belirtildiği, kiralananın dış cephesindeki “Hacettepe Üniversitesi” yazılı isim tabelasının sökülmediğine yahut daha sonra söküleceğine yönelik bir kayda yer verilmediği, ilgili tutanağın taraflarca da itiraza uğramadığı, davacının 04.02.2013 tarihli talebi üzerine Ankara 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/16 D.iş sayılı dosyası nezdinde 05.02.2013 tarihinde yapılan keşif sonrası hazırlanan bilirkişi raporunun 19.02.2013 tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiği, davacı tarafça tabelanın söküldüğü tarihe dair bir açıklama yapılmadığı, tabelanın kiracı tarafça tahliyeden sonra söküldüğü ve zararın 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 335 inci maddesine uygun şekilde kiracıya hemen yazılı olarak bildirildiği hususunun ispat edilemediği, bu durumda söz konusu hasarın ilk anda olağan incelemeyle belirlenebilir olduğu ve bu nedenle kiracının zarardan sorumluluğu için aranan bildirim şartının gerçekleşmediği gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, tahliyeden 10 ay sonra yapılan tespite dayalı olarak kiracının zarardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğundan bahisle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 6098 sayılı Kanun'un 355 inci maddesi kapsamında yapılması gereken bildirimin usulüne uygun yapılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davalının haksız fiilini, taşınmazın teslim alınmasından sonra gerçekleştirdiğinin dosya kapsamı ile sabit olduğunu, tabelanın söküldüğü zaman taraflar arasında kira ilişkisi bulunmadığını, bu nedenle olayın haksız fiil hükümlerine göre çözülmesi gerektiğini, tabelanın söküleceği tarih konusunda davalı tarafından bilgi verilmediğinden müvekkilinin tabelanın tam olarak hangi tarihte söküldüğünü bilmediğini, taşınmazda meydana gelen hasarın davalıya ait tabelanın sökümü nedeniyle meydana geldiğinin açık olduğunu, kaldı ki söz konusu 23.03.2012 tarihli teslim tutanağında yasal tüm hakların saklı kalmak kaydıyla anahtarın teslim alındığı ifadelerine yer verildiğini ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tahliye sonrası kiralanana verilen hasarın tazmini ve tamir süresi kira alacağı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı ve 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları.
3. Değerlendirme
Mahkemece; uyulan bozma ilamında belirtilen hukuki esaslar gözetilerek karar verilmiş olmasına, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olması nedeniyle kesinleşen kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar verilmesine imkan bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
16.10.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.