"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki kurum alacağının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, davalı hakkında düzenlenen 10.05.2013 tarih ve 1 sayılı soruşturma raporu ve 14.10.2011 tarih ve 2011/52 sayılı denetim raporları ile davalıya ait ... eczanesinin 2010 yılı eylül, aralık aylarına ait reçetelerin incelendiğini, eczane çalışanları tarafından bazı hastalar adına düzenletilen sahte reçete bedellerinin vekil edeni kuruma fatura edildiğini, 2009 yılı ilaç temin protokolünün 6.3.19 ve 4.3.6 maddelerinin ihlal edilmiş olması nedeni ile 6.3.19 madde gereği reçete bedelinin 10 katı (53.450,20 x 10 = 534.502,00) 534.502,00 TL cezai şart uygulandığını, eczanenin kapalı olması nedeni ile bildirim (ceza) yazısının tebliğinden (28.06.2014) itibaren 2 yıl süre ile sözleşme yapılmayacağının bildirildiğini, sahte reçete düzenletilmesi işlerine karışan ... (kalfalar) ve ... ile birlikte ... Eczanesi sahip ve mesul müdürü eczacı ...'ün ... Cumhuriyet Başsavcılığına 2013/ 106198 esasla şikayet edildiğini, kurum alacağı olan 53.450,20 TL 'nin ödeme tarihinden ve 534.502,00 TL cezai şartın 28.06.2014 tarihinden başlayacak yasal faizi ile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, sahte reçete düzenlendiğinin bilinmesinin mümkün olmadığın savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bilirkişi raporları dikkate alınarak davalı hakkında açılan davanın kısmen kabulü ile toplam 44.356,74 TL'nin temerrüt tarihi olan 11.03.2011 tarihinden, 525.408,54 TL'nin ise 28.06.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, reçete bedeli ve cezai şarta yönelik yapılan idari işlemin taraflar arasındaki ilaç temin sözleşmesine uygun olarak tatbik edildiği ve davanın tam kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kabulü kararının hatalı olduğunu ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesince davalının eylemi hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusu sebebiyle zarar ile davacı eylemi arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığının tespiti açısından soruşturmanın sonucunun beklenerek, müfettiş raporundaki tanık beyanları ile yetinilmeyerek reçete sahibi hastaların idari işleme dayanak ilaçları teslim alıp almadıkları, bu ilaçları kullanıp kullanmadıkları yönündeki beyanları alınmak suretiyle, eczacı bilirkişi raporuyla yetinilmeyip SUT uzmanı bilirkişinin katılımı ile oluşturulacak heyetten rapor alınarak ve yine 2016 ve sonrası yıllara ait ilaç temin protokollerindeki cezai şartın on kattan iki kata düşürülmüş olması şeklindeki düzenlemeler dikkate alınmadan hüküm kurulmasının isabetli olmadığı, kabule göre de hükme esas alınan bilirkişi raporunda 44.356,74 TL kurum zararının on katı 443.567,40 TL cezai şart hesaplanması gerekirken reçete bedelinden düşülen iki adet reçetenin cezai şart hesabında dikkate alınmasızın 525.408,54 TL cezai şart hesabının da hatalı olduğunu, ancak anılan karara karşı yalnızca davacı kurum vekilinin istinaf yasa yoluna başvurmuş olması, istinaf incelemesinin istinaf yasa yoluna başvuran taraf ve istinaf istemleriyle sınırlı yapılma zorunluluğu ve kıyasen aleyhe bozma yasağı kapsamında yukarıda anılan eksiklikler tespit edinilmekle yetinilmiş ve neticesi itibariyle davacı yararına olan ve kararın kaldırılması halinde aleyhe bozma yasağına aykırılık oluşturacak şekilde karar verilemeyeceği gerekçesiyle davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü aynı nedenlerle; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan 2009 yılı ilaç temin protokolünün 6.3.19 maddesine istinaden reçete bedelinin on katı (534.502,00 TL) cezai şart ve 4.3.6 maddesine istinaden reçete bedeli (53.450,20 TL) kadar kurum zararı olmak üzere toplam 587.952,20 TL'nin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamındaki kişilerin ... Eczacıları Birliği üyesi eczanelerden ilaç teminine ilişkin 2009 Yılı protokolünün 6.3.19 uncu maddesi şu şekildedir;
“Eczacı yada eczane çalışanlarınca Kurumu zarara uğratmak amacıyla kasıtlı olarak Kuruma sahte ilaç fiyat kupürü veya sahte reçete veya sahte rapor fatura edildiğinin tespiti halinde reçete bedelinin 10 katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 2 yıl süre ile sözleşme yapılmaz. Uygulanacak cezai şart 10.000 YTL’den az olamaz. Ancak, söz konusu sahte kupür veya sahte reçete veya sahte raporun eczacının kastı dışında üçüncü kişilerin dahli ile Kuruma fatura etme işlemi gerçekleştirilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz.”
3.Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre; verilen karar yerinde olduğundan davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.