"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1297 E., 2023/1914 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Van 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/82 E., 2021/25 K.
Taraflar arasındaki rücuen alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; Van Valiliği Zarar Tespit Komisyon Başkanlığının 26.04.2012 tarihli ve 539 sayılı kararı ile davalılar murisi ...'ye 341.906,04 TL tutarında ödeme yapılması yönünde karar alındığını, ancak Bahçesaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 2014/185 soruşturma dosyası ve keşif tutanaklarındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda söz konusu komisyon kararı ile davalı tarafa haksız ve yersiz olarak 266.218,49 TL fazla ödeme yapıldığının tespit edildiğini belirterek fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik, 266.218,49 TL alacağın ödenme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar; davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 02.06.2020 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulü ile, 266.218,49 TL'nin ödeme tarihi olan 13.07.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesi 06.06.2023 tarihli ek kararıyla; kesinleşmiş Mahkeme kararı olduğundan davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun süreden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına ve ek kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davalı ... vekili; gerekçeli kararın müvekkiline tebliğine ilişkin tebligat mazbatası incelendiğinde kararın müvekkili ile aynı konutta oturmayan ...'e tebliğ edildiğini, tebligatın bu nedenle usulsüz olduğunu, istinaf tarihinin dilekçe tarihi olan 06.06.2023 olarak kabulü gerektiğini, müvekkilinin murisi ...'nin ölüm tarihi itibariyle herhangi bir malvarlığının bulunmadığını, terekenin borca batık olduğunu, hükmen red koşullarının oluştuğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili ek karara ilişkin istinaf dilekçesinde; tebligat mazbatası incelendiğinde kararın müvekkili ... ile aynı konutta oturmayan ...'e tebliğ edildiğinin anlaşıldığını, kendisine tebliğ yapılan ...'in da bu davada davalı olduğunu, adresinin müvekkilinin adresinden farklı olduğunu, Mahkemece ...'e çıkartılan tebligatlardaki adresin de müvekkilinin adresinden farklı olduğunu ileri sürerek ek kararın kaldırılmasını, ilk istinaf dilekçesine göre gerekli incelemenin yapılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ilamın davalı ...'e "... Mah. ... Sokak No:6 Bahçesaray, Van" adresine tebliğe çıkartıldığı, tebliğ mazbatasından davalının çalışıyor olması nedeniyle adresinde bulunmadığı, aynı konutta oturan kardeşi ...'e 12.03.2021 tarihinde tebliğ edildiği, kendisine tebligat yapılan ... de bu davada davalı olduğu, Mahkemece ilam kendisine "... Mah. ... Evleri No:7 İç Kapı No: 10 Bahçesaray/Van" adresinde tebliğe çıkartıldığı, tebligatın 12.03.2021 tarihinde bizzat kendisine yapıldığı, davalı ... ile kendisine tebligat yapılan ...'in adreslerinin farklı oldukları, aynı konutta ikamet etmedikleri, davalı ...'e yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı, istinafın süresinde olduğu, ek karara karşı yaptığı istinaf başvurusu yerinde bulunduğu, 06.06.2023 tarihli istinaf dilekçesinin incelenmesine geçildiği, davalı ...'in cevap dilekçesi vermediği, terekenin borca batık olduğuna dair def'iyi ileri sürmediği, diğer taraftan mirasın hükmen reddine ilişkin bu def'inin kamu düzeni ile ilgili olmadığı, İlk Derece Mahkemesinde ileri sürülmeyen terekenin borca batık olduğuna dair def'inin istinaf aşamasında dikkate alınmasının mümkün olmadığı gerekçesi davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili; müvekkiline yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, def'iyi cevap dilekçesiyle ileri sürmesinin mümkün olmadığını ve istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrarlayarak kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkındaki Kanun kapsamında davalıların murisine yapılan ödemenin yersiz olduğu iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 16 ncı maddesi,
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27 nci maddesi.
3.Değerlendirme
1. Anayasa'nın 36 ncı maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenilme hakkı, adil yargılanma hakkı içinde teminat altına alınmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27 nci maddesinde belirtilen hukuki dinlenilme hakkı, bu ifadeleri de kapsayan daha geniş bir anlama sahiptir.
2. Kamu düzeni ile ilgili olan bu hak çerçevesinde, tarafların gerek yargı organlarınca gerekse karşı tarafça yapılan işlemler konusunda bilgilendirilmeleri zorunludur. Yargılamanın hukuka uygun ve sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunmanın özgürce ileri sürülebilmesi ve delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi, öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmeleri ile mümkündür. Davanın tarafları ile vekillerinin davaya ilişkin işlemleri öğrenebilmesi için, tebligatın davanın taraflarına usulüne uygun olarak yapılması, duruşma gün ve saatinin kendilerine bildirilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde tarafların hukuksal hakları kısıtlanmış olur.
3. Bu anlamda 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 16 ncı maddesinde "Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinin birine yapılır.” şeklindeki düzenlemeye göre muhatap adına tebliği alacak kişinin, muhatap ile aynı konutta birlikte oturmuş, orayı adres olarak seçmiş olması şarttır. Buna göre; yazılı yasa hükmünde belirtilen şahıslara muhatap adına tebligatın yapılabilmesi için, bu kişilerin muhatap ile aynı konutta oturuyor olması ve tebligat yapılan yeri adres olarak seçmiş olması gerekmektedir. Aksi halde yazılı şartları taşımayan kişilere tebliğ yapılması halinde, tebliğ usulsüz olacaktır.
4. Dava dosyasının incelenmesinde; davalı ...'ın adresinin "... Mahallesi ... Sokak No:6 Bahçesaray/Van" olduğu, aynı konutta tebliği alan davalı ...'in kardeşi ...'in adresinin ise, "... Mah. ... Evleri No:7 İç Kapı No:10 Bahçesaray/Van" olduğu, aynı zamanda davalı olan ...'in söz konusu adresine yapılan tebliğin bizzat muhatap ... tarafından tebliğ alındığı, dosya kapsamında davalı ... ile ...'in aynı konutta birlikte yaşamadığı, davalı ...'e yapılan tüm tebligatların usulsüz olduğu anlaşılmaktadır.
5. O hâlde, Mahkemece 7201 sayılı Tebligat Kanunu'ndaki ve yönetmelikteki düzenlemeler gözetilerek usulüne uygun tebligat yapılmadığı, davalı ...'e usulüne uygun tebligat yapılıp taraf teşkili sağlandıktan sonra sonunca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
6. Hal böyle olunca Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesinin kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
7. Bozma sebebine göre temyiz eden davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının davalı ... yararına BOZULMASINA,
3. Bozma nedenine göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.11.20214 tarihinde oybirliği ile karar verildi.