"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/94 E., 2021/39 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı ... Belediyesi tarafından ihale ile Ankara ili, ... İlçesi, ... Mahallesi, 27526 ada 1 parsel A Blok 39 nolu taşınmazın şartnamede belirtilen koşullarda dava dışı ...'a 24.12.2009 tarihinde satıldığını, davalı İdarece açılmış olan ihaleye istinaden alınan ve akabinde davacıya söz konusu şartnamedeki koşullar ile devredilen dava konusu bağımsız bölümün 12.11.2010 tarihinde davacı adına tescil edildiğini, davalı tarafın düzenlemiş olduğu şartnamede inşaatın bitim tarihinin 11/04/2011 olarak belirtildiğini, bunun dışında ayrıca bir teslim tarihi de belirtilmediğini, ancak konutun davacıya 15/08/2012 tarihinde teslim edildiğini, bu süre içerisinde davacının geç teslimden kaynaklı kira kaybına uğradığını belirterek şimdilik 10.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 01.04.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 26.775,00 TL’ye çıkartmıştır.
II. CEVAP
Davalı vekili, davacının sözleşmenin tarafı olmadığı için davalı Belediyenin ona karşı herhangi bir yükümlülüğünün de olmadığını, davalı İdare adına husumetin ileri sürülemeyeceğini belirterek davanın reddini dilemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece verilen 21.04.2016 tarihli ve 2016/18730 E., 2019/6711 K. sayılı kararla; davanın kabulü ile 26.775,00 TL alacağın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, alacağın 10.000,00 TL'lik kısmına dava, 16.775,00 TL'lik kısmına da 01.04.2016 ıslah tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesince verilen 28.05.2019 tarihli ve 2016/18730 E., 2019/6711 K. sayılı sayılı ilamla;" Dava dışı ... tarafından 12/11/2010 tarihli Resmi Senetle dava konusu konutun davacıya satışının yapıldığı görülmüştür. Söz konusu resmi senette alacağın temlikine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamakla birlikte dava dışı satıcı ... ile davacı alıcı ... arasında imzalanan alacağın temlikine ilişkin herhangi bir yazılı belge de düzenlenmemiştir.Davacının iddia ettiği gibi dava konusu bağımsız bölümün kendisine şartnamedeki koşullar ile devredildiği hususunun yazılı belge ile ispatı şarttır. BK'nın 162. (TBK'nın 183.) ve devamı maddelerine göre alacağın temliki sözleşmesi adi yazılı biçimde yapılmakla geçerlidir. Bu nedenle ...’in davalı belediyeden olan alacak haklarını devrettiğine ilişkin taraflar arasında düzenlenen, alacağın temlikine ilişkin herhangi bir yazılı sözleşme olduğu ispatlanamadığından davacının davalı idareden talep edebileceği geç teslimden kaynaklı kira alacağından da bahsedilemez. Değinilen bu hususlar gözardı edilerek, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir." gerekçesiyle, karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, bozma ilamı doğrultusunda dosyanın tetkikinde; ... isimli kişinin davalı ile ihaleye girerek dava konusu taşınmazın bulunduğu binadan bağımsız bölümleri aldığı ve yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi akabinde ...’in gösterdiği kişilere taşınmazların tapuda tescilinin sağlandığı, bu durumda davalı Belediyenin, şartnamede belirtilen teslim tarihi ile bağlı olduğu ve alacağın temliki hükümlerinin işlerlik kazandığını kabul etmek gerektiği, her ne kadar davacının dava konusu konutu satın aldığı ... için alacağın temliki hükümlerinin geçerli olacağı kabul edilse de, bu durumun davacı için geçerli olmadığı, ... tarafından 12.11.2010 tarihli resmi senetle dava konusu konutun davacıya satışının yapıldığı, söz konusu resmi senette alacağın temlikine ilişkin herhangi bir hüküm ve yazılı belgenin düzenlenmediği, iddia ettiği gibi dava konusu bağımsız bölümün kendisine şartnamedeki koşullar ile devredildiği hususunun yazılı belge ile ispatının şart olduğu, alacağın temlikine ilişkin herhangi bir yazılı sözleşme olduğunun ispatlanmadığı, geç teslimden kaynaklı kira alacağı talep edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin ilam başlığında belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; davalı idarenin 115 adet taşınmazının aynı usul ile malikleri adına tescil edildiğini, 11.04.2011 olarak belirlenmesine rağmen süresinde teslim edilmediğini, emsal davaların kabul edildiğini, usulüne uygun tapuda satış yapılmasının alacağın temliki hükümlerini ihtiva ettiğini, kira kaybına bizzat müvekkilinin uğradığını, ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; taşınmazın geç teslimi nedeniyle kira kaybı alacağına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 818 sayılı Borçlar Kanununun 162 ve devamı maddeleri. (işlem tarihinde yürürlükte bulunan)
2. 09.05.1960 tarihli 21/9 sayılı ve 04.02.1959 tarihli 13/5 sayılı YİBK
3. Değerlendirme
Bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı, bozma ilamında belirtildiği üzere taşınmazı devralan ...'nın davalı belediyeden olan alacak haklarını devrettiğine ilişkin taraflar arasında düzenlenen, alacağın temlikine ilişkin herhangi bir yazılı sözleşme bulunduğunun ispatlanamadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğinc karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
24.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.