Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5593 E. 2024/3312 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya verildiği iddia edilen ziynet eşyası ve paranın iadesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında senetle ispat kuralının istisnası olan bir akrabalık durumu bulunmadığı, ibraz edilen senedin alacaklısının davacı olmadığı ve davalıya ziynet eşyası ile para verildiğinin ispatlanamadığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/38 E., 2023/281 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/101 E., 2021/406 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; tarafların kayınbirader-yenge olmak üzere ikinci dereceden kayın hısmı olduklarını, davalı uzman çavuş olarak Erzurum'da görev yaparken bankalara olan borcundan dolayı müvekkilinden 11 adet 22 ayar 165 gram altın bilezik ile 6.500,00 TL parayı aynen iade etmek şartıyla borç aldığını ancak borcu geri ödemediğini, tanıkların bulunduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; taraflar arasında herhangi bir hak ve alacak ilişkisinin bulunmadığını, davacının iddialarının asılsız olduğunu, müvekkilinin 2003-2005 yılları arasında Erzurum ilinde uzman çavuş olarak görev yaptığını, davacıdan iddia edilen borç para ve altın almadığını, tanık dinlenemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davan değeri itibarıyla tanıkla ispatın mümkün olmadığı, davacı, davalının kardeşinin eşi olduğundan taraflar arasında kanunda sayılan senetle ispat kuralının istisnası olan bir akrabalık durumu bulunmadığı, davacı tarafın ayrıca yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğunu iddia ettiği bir senede dayandığı, 02.02.2007 tarihli senet fotokopisi incelendiğinde borçlusu davalı olmakla birlikte alacaklısının davada taraf olmayan davacının eşi Hakan olduğu, buna göre alacaklısı davada taraf olmadığı belirli olan bu belgenin davacının iddiasını ispat açısından yazılı delil başlangıcı niteliğinde olmadığı, huzurda bulunan davalı bu belge hakkında isticvap edildiği, 21.09.2021 tarihli duruşmadaki beyanında, belgedeki imzanın kendisine ait olduğunu, senet alacaklısı olan Hakan'a olan borcu nedeniyle senedi verdiğini, borcunu daha sonra ödediğini, senedin davacı ile ilgisinin olmadığını, dava dilekçesinde belirttiği altınları almadığını ve yine davacıdan 6.500,00 TL borç para almadığını belirterek davacının iddialarını kabul etmediği, davacı vekili 21.09.2021 tarihli duruşmadaki beyanında karşı tarafa yemin teklif etmeyeceklerini beyan ettiği, davanın ispatlanmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; 02.02.2007 tarihli senedin yazılı delil başlangıcı kabul edilmesi ve tanıkların dinlenilmesi gerektiğini, kardeşler arasında senet düzenlenmesinin davalının müvekkilinden aldığı borcun ödenmesine ilişkin güvence alınması sebebiyle gerçekleştiğini, hazır bulunan tanıkların dinlenmediğini, yargılama sırasında bildirdikleri delilleri toplanmadan, derhal yemin metni oluşturulup davalıya tebliğ edilmesinin usule aykırılık teşkil ettiğini, isticvabın her hangi bir katkısı olmadığını, neden senet düzenlendiğinin açıklığa kavuşmadığını ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; davacı tarafından davalıya verildiği iddia edilen ziynet eşyası ve paranın iadesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun “İspat yükü” başlıklı 6 ncı maddesi.

2. 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa yukarıda yer verilen hukuk kurallarının doğru şekilde uygulandığı, taraflar arasında senetle ispat kuralının istisnası olan bir akrabalık durumu bulunmadığı, ibraz edilen senedin alacaklısının davacı olmadığı belirlenmekle yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilemeyeceği, davalıya ziynet ve altın verildiğinin ispatlanamadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.