Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5621 E. 2025/1013 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanımı nedeniyle davalı şirketin davacılardan talep ettiği bedelin tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Kaçak elektrik kullanımının başlangıç tarihi tespit edilemediğinden Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun 622 sayılı kararına göre 90 günlük süre üzerinden hesaplama yapan bilirkişi raporuna dayanılarak, yerel mahkemenin davacıların davalı şirkete olan borcunu kısmen kabul eden kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/312 E., 2023/174 K.

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; davalı şirket tarafından kaçak elektrik kullandıklarından bahisle, 03.04.2007 tarihli kaçak tespit tutanaklarına istinaden, haksız ve hukuka aykırı olarak 186.140,75 TL, 22.597,95 TL ve 27.001,52 TL bedelli faturaların tahakkuk ettirildiğini, davacıların kaçak elektrik kullanmadıklarını, 2007 yılının Haziran ayında davalı şirketin elektrik abonesi olup, bir yıllık ortalama elektrik tüketimlerinin ise 25.000,00 TL civarında olduğunu ileri sürerek; davacıların toplam 208.627,13 TL tutarındaki fatura nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacıların abone olmaksızın kaçak elektrik kullandıklarının tespit edildiğini, kaçak elektrik tüketimine dair tahakkuk işlemlerinin hukuka ve mevzuata uygun olarak gerçekleştirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 06.03.2014 tarihli kararıyla; davacıların kaçak elektrik kullanımı nedeniyle davalı şirkete 50.696,12 TL borçlu oldukları gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacıların kaçak elektrik kullanımından dolayı 182.931,01 TL’den davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1. Dairece verilen 20.01.2015 tarihli ilamla; davacıların kaçak elektrik kullandığı sabit olmakla birlikte, davalı şirket tarafından talep edilebilecek kaçak elektrik tüketim bedelinin hesaplanması noktasında hükme esas alınan bilirkişi raporunun açıklayıcı ve denetime uygun olmadığı, ilgili Yönetmelik hükümleri çerçevesinde, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli yeniden rapor alınması ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, kararın bozulmasına karar verilmiştir.

2. Bozmaya uyan Mahkemenin 14.12.2017 tarihli kararıyla; davanın kısmen kabulü ile davacıların kaçak elektrik kullanımından dolayı 170.738,60 TL’den davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, kararın süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece verilen 16.04.2019 tarihli ilamla tarafların sair temyiz itirazları reddedildikten sonra, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda kaçak tüketim bedeli hesaplanırken, 622 sayılı Kurul kararında açıklanan hesaplama yöntemine aykırı olacak şekilde, kaçak işlemi sonrası 14.06.2007-14.06.2008 tarihleri arasındaki dönemde gerçekleştirilen tüketim kayıtlarının esas alındığı, davalı şirketin davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik tüketim bedelinin hesaplanması noktasında, yeniden oluşturulacak bilirkişi heyetinden 622 sayılı Kurul kararı çerçevesinde hesaplamayı içerir, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınması ve ulaşılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle, kararın bozulmasına karar verilmiştir.

3. Bozmaya uyan Mahkemenin 08.07.2021 tarihli kararıyla; 17.05.2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu hükme esas alınarak, davacıların davalı şirkete dava konusu kaçak elektrik kullanımından dolayı 198.533,99 TL borçlu olduklarının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; davacılar vekilinin temyizi üzerine Dairece verilen 10.03.2022 tarihli ilamla karar onanmış, davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmesi üzerine Dairenin 24.05.2022 tarihli ilamla, davacılar vekilinin sair karar düzeltme isteğinin reddine karar verildikten sonra, Mahkemece; davacıların, borçlu olmadığı miktar açıkça tespit edilmeksizin, infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesis edildiği, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun 29.12.2005 tarihli ve 622 sayılı kararının, kaçak elektrik enerjisi kullanılması halinde tahakkuk işlemi yapılırken esas alınacak süre yönünden; 622 sayılı Kurul kararı 1 inci maddesinin (B)-(1)-(b) bendinde, “Kullanım yerine ait bağlantı anlaşması ve perakende satış sözleşmesinin veya her ikisinin de yapılmadığı yerler için, kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin olarak yapılacak hesaplamada esas alınacak süre; doğru bulgu ve belgelere dayandırılması kaydıyla elektrik enerjisi kullanılmaya başlandığı tarih ile kaçak tespitinin yapıldığı tarih arasındaki süre olup bu süre 12 ayı geçemez. Doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde bu süre 90 gün alınır.” şeklinde düzenleme yapıldığı, somut olayda; davalı şirket tarafından düzenlenen 03.04.2007 tarihli kaçak tespit tutanakları ile davacıların abone olmaksızın kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği, kaçak tespit tutanaklarına istinaden 184.256,41 TL, 22.369,20 TL ve 27.001,52 TL bedelli olmak üzere üç ayrı faturanın tahakkuk ettirildiği, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, kaçak elektrik kullanım başlangıç tarihinin doğru bulgu ve belgelerle tespit edilip edilemediği belirtilmediği gibi, doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde ise hesaplamada dikkate alınacak sürenin 90 gün olacağı dikkate alınmadan; yönetmeliğe aykırı olacak şekilde doğrudan 12 ay üzerinden hesaplamanın yapıldığı, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı, Mahkemece; davacıların kaçak elektrik kullandığı dikkate alınarak, önceki bilirkişiler dışında seçilecek konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden, davalı şirketin davacılardan isteyebileceği kaçak tahakkuk bedelinin tespiti noktasında, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve bu yönetmelik uyarınca alınan 622 sayılı Kurul kararı çerçevesinde hesaplamayı içerir, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru görülmediği gerekçesiyle, onama kararının kaldırılarak hükmün davacılar yararına bozulmasına karar verilmiştir.

4. Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; alınan bilirkişi kurulu raporunda; (E) Blok ve (D) Blok yöneticiliği adına ortak kullanım alanlarına 3 adet kaçak tespit tutanağı tanzim edildiği, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin ilgili maddeleri ile kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanılması durumunda yapılacak işlemlere ilişkin usul ve esaslara ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun 29.12.2005 tarihli ve 622 sayılı Kurul kararı çerçevesinde yapılan hesaplamalar sonucu davacıların davalı şirkete kaçak elektrik kullanımı nedeniyle ödemesi gereken bedelin 43.474,30TL olduğunun tespit edildiği, raporun dosya içeriğine ve bozma ilamına uygun olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davacıların davalı şirkete dava konusu kaçak elektrik kullanımından dolayı 43.474,30 TL borçlu olduklarının, 165.152,83 TL yönünden borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili;müvekkili şirket tarafından davacıların abonesiz olarak 08.01.2000 tarihinden bu yana kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, bu durumun müvekkili şirketin kayıtlarında da açık olduğunu, Mahkemece bu husus dikkate alınmadan kaçak elektrik kullanımının başlangıç tarihinin tespit edilemediğinden bahisle 90 gün üzerinden hesaplama yapılmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, bir önceki kararda kaçak elektriğin doğru bulgu ve belgelere dayandırıldığının kabul edilerek 12 ay üzerinden hesaplama yapıldığını, 90 gün üzerinden hesaplama yapan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, kaçak elektrik tahakkuku nedeniyle davacıların davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.

Temyize konu edilen Mahkeme kararında belirtilen gerekçeye; bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmamasına, Mahkemece uyulan bozma ilamında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verilmiş olmasına, hükme esas alınan 06.04.2023 tarihli bilirkişi raporunda, kaçak elektrik kullanım başlangıç tarihinin belirtilmediği için kaçak kullanım süresinin belli olmadığından bahisle, 622 sayılı Kurul kararının 1. maddesinde belirtilen 90 gün üzerinden hesaplama yapılmasının uygun olacağının tespit edilerek hesaplama yapılmasına, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,20.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.