Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5709 E. 2024/1701 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanımına dayanılarak düzenlenen faturaların geçersizliği, sayaç çarpan hatasından kaynaklanan alacağa ilişkin itirazın iptali ve menfi tespit ile istirdat talepleri.

Gerekçe ve Sonuç: Kaçak elektrik tespit tutanağının şüphe üzerine düzenlendiği, davalının kaçak kullanım iddiasını ispatlayamadığı ve bilirkişi raporlarının da bu durumu desteklediği gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazları reddedilmiş ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki birleştirilerek görülen menfi tespit ve itirazın iptali davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen asıl davanın reddine, birleşen karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; asıl davaya yönelik istinaf başvurularının esastan reddine, birleşen davada davalı / karşı davacının istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı / karşı davalının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden birleşen dava ile karşı davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl davada davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 14.05.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir

Belli edilen günde gelen asıl davada davacı vekili Avukat ... ile asıl davada davalı vekili Avukat ...'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen 15.05.2024 tarihinde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Asıl davada davacı şirket vekili; davacı şirketin maliki olduğu Antalya Bilem Hotelin elektriğinin 06.10.2015 tarihinde davalı tarafından haksız olarak kesildiğini, davalı çalışanları tarafından bir yıldır her ay davacıya ait otelde yapılan bu kontrollerde hiç bir eksikliğe rastlanılmadığını, 29.09.2015 tarihinde davalı çalışanları tarafından yer altı kablosunda ek tespit edildiği iddia edilerek ölçü sisteminin hat başına alındığını, 02.10.2015 tarihinde yine hiçbir araştırma yapılmadan davacının kaçak elektrik kullandığının iddia edildiğini, 02.10.2015 tarihli kaçak/usulsüz elektrik tutanağında abonenin sayacında yapılan ölçümlerde akım geçmesine rağmen 1.8.0 hanesine eksik endeks kaydettiği, 2.8.0 hanesine kayıt yaptığı, enerji aldığı noktaya takılan etolan sayaç ile abone sayaç mukayese edildiğinde 1/10 oranında endeks kaydettiğinin tespit edildiği gerekçesiyle, davacının yer altındaki ana kablolara müdahale ettiği ve bu sayede endeks kayıtlarında farklılık yarattığının iddia edildiğini, yer altındaki kapbololarda bir hasar mevcut ise bu hasarın davacıdan kaynaklanmadığını, davacının yer altındaki hatlara müdahale etmesinin söz konusu olamayacağını, bu hususun açıklığa kavuşturulması için Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/94 D.iş sayılı dosyası ile delil tespiti talebinde bulunulduğunu ileri sürerek; davalı şirket tarafından düzenlenen, 02.10.2015 tarihli 13.01.2015-02.10.2015 tarihleri arasındaki kaçak kullanım bedeline ilişkin 494.490,06 TL'lik fatura, 03.10.2015 tarihli 05.07.2015-02.10.2015 tarihleri arasındaki kaçak kullanım bedeline ilişkin 182.381,48 TL'lik fatura, 30.09.2015 tarihli 05.07.2015-02.10.2015 tarihleri arasındaki 41.629,28 TL'lik içeriği açıklanmayan fatura ve 06.10.2015 tarihli 03.10.2015- 06.10.2015 tarihleri arasındaki döneme ilişkin 10.290,90 TL'lik faturalar yönünden borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Birleşen davada şirket vekili; Antalya 9. İcra Müdürlüğünün 2015/13052 E. sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine aboneliğine ait 2015/09 dönemine ilişkin ödenmeyen 41.629,28 TL enerji bedelinin tahsili için icra takibine geçildiğini, davalı şirketin ihtiyati haciz aşamasında 22.500,00 TL haricen kısmi ödeme yapmasına karşın tüm borca itiraz ettiğini ileri sürerek; davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Asıl davada davalı şirket vekili; davacıya ait otelde düzenlenen kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağının iptalini gerektiren herhangi bir neden olmadığı gibi davacı tarafın tespit edilen kaçak elektrik kullanımı dolayısıyla davalı şirkete borçlu olduğunu, davacı tarafa ait otelin ölçü devrelerinde ekiplerince yapılan kontroller neticesinde tüketim seyrinden şüphelenildiğini ve otelin enerji aldığı hattın başına ayrı bir ölçü devresi tesis edilerek faturaya esas sayaç ile hat başındaki sayacın tüketimlerinin mukayese edildiğini, yapılan mukayese sonucunda sayaçların tüketimleri arasında yaklaşık 9/10 oranında fark tespit edildiğini, yapılan tespitin ardından faturaya esas sayaca test cihazı takıldığını ve yine laboratuar muayenesi yaptırılarak sayacın doğru tüketim kaydedip kaydetmediğinin araştırıldığını, bu incelemeler sonucunda sayacın doğru tüketim kaydettiğinin yani sayaçta herhangi bir arızanın bulunmadığının tespit edildiğini, söz konusu ayrı hattın otelin duvarlarının içerisinden sıva altından geçtiği düşünüldüğünden enerji kablosunun binaya girişinden itibaren otele zarar vermemek amacıyla duvarlar kırılmadan tespitinin yapılamadığını, ancak söz konusu otelde ayrı bir hattın olduğunu ve kaçak kullanıma ilişkin işlemlerin mevzuata uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

2. Birleşen davada davalı şirket vekili; davalı şirketin elektriğinin 06.10.2015 tarihinde haksız olarak Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından kesildiğini, kaçak elektrik kullanıldığından bahisle kesilmiş olan 4 adet faturanın iptali ve borçlu olmadıklarının tespiti amacıyla menfi tespit davası açıldığını ve bu davada karşı yanın icraya konu etmiş olduğu 41.629,28 TL tutarındaki faturanın da menfi tespite konu edildiğini, işbu itiraza konu 41.629,28 TL bedelli faturanın Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş. yerine davacı tarafından kesilmiş olması sebebi ile ihtiyati haciz baskısı altında ve haricen 22.500,00 TL tutarında ödeme yapıldığını, bu davaya dayanak icra dosyasına borçlu olmadıkları gerekçesiyle itiraz edildiğini, kaçak elektrik kullanımı yapılmadığının bilirkişi raporları ile sabit olduğunu ileri sürerek; itirazın iptali davasının reddini istemiş, karşı davasında ise; karşı davalı tarafından başlatılmış olan icra takibine konu 41.629,28 TL bedelli fatura hem de 10.290,90 TL bedelli faturalar yönünden borçlu olunmadığının tespiti ile faturaların iptali ve davalı karşı davacı tarafından ödenmiş olan 41.629,28 TL bedelli faturaya ilişkin 22.500,00 TL’nin ve 10.290,90 TL bedelli fatura bedelinin tahsili ile kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; asıl davada, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan ve tüketim bedeli taahhüdüne ilişkin olarak düzenlenen 10.290,90 TL'lik ve 41.629,28 TL'lik faturalar yönünden CLK Akdeniz Elektrik A.Ş.nin husumet yöneltilebileceğini; Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından düzenlenen 182.381,48 TL tutarlı kaçak kullanım bedeline ilişkin fatura ve 494.490,06 TL'lik kaçak kullanım bedeline ilişkin fatura yönünden tüm raporlar arasındaki çelişkiyi giderir mahiyetteki bilirkişi heyeti kök ve ek raporlarından anlaşıldığı üzere yer altı kablolarında herhangi bir hasar olmadığı, yapılan ölçümlerle giriş ve çıkış akımlarının aynı olduğu hususunun tespit edildiği, yine bilirkişi heyetleri tarafından davalı yetkililerinin kablo test cihazı ile enerji altında kabloda arıza ve kaçak taramasının da yapıldığı, neticede her faz için yapılan ölçümlerde herhangi bir arıza veya kaçağa rastlanılmadığı hususunun tespit edildiği, birleşen davada; 2015/3-4-5-6 dönemlerindeki güç artışı nedeniyle sayaç çarpanının 80 olarak alınması gerekirken güç artışı öncesinde eski dönemde esas alınan 60 sayaç çarpanı esas alınarak davalı abonenin bu dönemdeki tüketimi 20 sayaç çarpanı kadar eksik tahakkuk yapıldığı, çarpan hatasının davacı / karşı davalının hatasından kaynaklandığı, davalı / karşı davacının iadesini istediği 10.290,90 TL tutarındaki faturanın toplamda 3 günlük tüketimi kapsadığı, sayacın söküldükten sonraki tüketimlerinin yeni sayaç tarafından kaydedildiği, 29.05.2015 tarihinden sonraki tüketimlerin yeni sayaçta olması gerektiği, eski sayaç üzerinden söz konusu faturanın tanzim edilmesinin uygun olmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kısmen kabulü ile davalı tarafından düzenlenen 182.381,48 TL tutarlı kaçak kullanım bedeline ilişkin fatura ve kaçak kullanım bedeline ilişkin 494.490,06 TL’lik faturalar yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine, borçlu olunmadığının tespiti talep edilen 41.629,28 TL bedelli fatura yönünden ve 10.290,90 TL’lik fatura yönünden menfi tespit isteminin faturayı düzenleyenin CLK Akdeniz Perakende Satış A.Ş. olması nedeniyle pasif husumet yokluğundan reddine, birleşen davada; davacının itirazın iptali isteminin reddine, karşı davacının 41.629,28 TL bedelli fatura yönünden borçlu olmadığının tespitine, 22.500,00 TL’nin karşı davalıdan 04.02.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte istirdadı ile karşı davacıya verilmesine, karşı davacının 10.290,90 TL'lik fatura yönünden borçlu olmadığının tespitine, 10.290,90 TL’nin karşı davalıdan 04.02.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte istirdadı ile karşı davacıya verilmesine, koşulları ve yasal unsurları oluşmadığından tarafların tazminat istemlerinin reddine, 02.10.2015 tarihli kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağının iptaline, elektrik sayacının eski yerine takılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı ...Ş. vekili; sözlü duruşma için 2 haftadan az olmamak üzere süre verilmesi gerekirken 25.11.2022 tarihli duruşmada sözlü duruşma gününün 28.11.2022 tarihine bırakılmasına karar verilerek savunma haklarının kısıtlandığını, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmadığını, EPTH Yönetmeliği'nin 26/b maddesi gereğince tutanağın tutulduğunu, bilirkişilerin teknik inceleme yapmadığını, davacı tarafa ait eski sayacın sökülmediğini, aksine yerinde tutularak ve mukayese edilebilmek için hat başına yeni bir sayaç takıldığını, davacının kullandığı hat kablosu üzerinde başka bir abone bulunmadığını, davacı şirketin çeşitli tarihlerde yapılan sayaç kontrollerinde sayacın 2.80 üretim hanesine kayıt yaptığının tespit edildiğini, bir sayaçta 2.80 hanesinin enerji üretimini gösterdiğini, bunun da ancak enerji üreten lisanssız veya lisanslı enerji üretim tesislerinde olması gereken bir kayıt olduğunu, davacı şirkette enerji üretim tesisi bulunmadığını, sürekli olarak üretim hanesine kayıt yapıldığının tespiti üzerine davacı otelin ters yönde enerji akışı yaptırılarak üretim hanesine kayıt yaptırılması sonucu sayaçta sanal bir mahsuplaşma yapıldığı yönünde şüphe oluştuğunu, nitekim yapılan mukayese sonucunda faturaya esas sayaç ile hat başındaki sayacın tüketimleri arasında yaklaşık 9/10 oranında fark olduğunun tespit edildiğini, somut olayda henüz sayaca gelmeden tesisata müdahale edilerek kaçak kullanım yapıldığını, buna rağmen bilirkişilerin mühür kırma söz konusu olmadığı yönünde olaya uygun olmayan tespitler yaptığını, herhangi bir fazla polarite tersliği olması durumunda o faza ait enerji kayıt kanalının (0) olması gerektiğini, okunan sayaç verilerinde tüketim yönünde enerji akışı olduğu ve dolayısıyla sayaç bağlantılarında bir polarite tersliği bulunmadığının tespit edildiğini, bilirkişilerin hatalı değerlendirmeler yaptığını, kaçak tespit ve öncesi sonrası tüketimler arasında 3 kat fark olduğunun net olarak görüldüğünü ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davacı / karşı davalı CLK Akdeniz Elektrik Perakende Satış A.Ş. vekili; sözlü duruşma için 2 haftadan az olmamak üzere süre verilmesi gerekirken 25.11.2022 tarihli duruşmada sözlü duruşma gününün 28.11.2022 tarihine bırakılmasına karar verilerek savunma haklarının kısıtlandığını, çarpan hatası durumunda faturalandırılmanın ne şekilde yapılacağının yönetmelikte açıkça düzenlendiğini, yanlış çarpım faktörü uygulanması halinde yönetmeliğin ilgili maddesine göre hesaplama yapılması gerektiğini, bilirkişi raporunda alternanif hesaplama yapıldığını ancak Mahkemece bunun dikkate alınmadığını, birleşen dosyada açılan karşı davada 3 günlük tüketimin 10.290,90 TL'yi bulmasının mümkün olmadığının belirtildiğini, bu konudaki itirazlarının değerlendirilmediğini, eksik ve hatalı bilirkişi raporuna göre karar verildiğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

3. Katılma yoluyla istinafa başvuran davacı vekili; Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş. ve Clk Elektrik Perakende Satış A.Ş.nin organik bağ içinde birlikte çalışan şirketler olduğunu, 41.629,28 TL ve 10.290,90 TL tutarındaki faturalar yönünden taraf değişikliği talep ettiklerini ancak bu husus nazara alınmadan bu iki fatura yönünden husumet dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, birleşen dosya yönünden koşulların oluşmasına rağmen tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalıların kararı kötü niyetli istinaf ettiklerinden cezalandırılmaları gerektiğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; asıl davada elektrik sayaçlarının yapılan kontrollerde arızalı olmadığının tespit edildiği, keşif sonucu düzenlenen 21.02.2017 tarihli bilirkişi raporunda sayaç ve ölçü devreleri kontrol foyünde polarite uçlarının ters bağlanmış olmasından dolayı sayaç 2.80 üzerinde yazmakta olduğunun tespit edildiği, sayacın 2.80 hanesine yazmasının sebebinin ters bağlantı olduğu, yer altı kablolarına herhangi bir müdahalenin tespit edilemediği şeklinde görüş belirtildiği, davalı vekili sayaç üreten firmadan alınan sayaç analiz raporlarına göre sayaç bağlantılarında polarite tersliğinin bulunmadığına ilişkin raporlara dayanarak rapora itiraz etmiş ise de; bağımsız ölçüm kuruluşlarınca bu konuda alınmış bir rapor bulunmadığından ve sayacın doğru tüketimi kaydettiği belirlendiğinden bu yöndeki itirazlarının yerinde görülmediği, kaçak elektrik kullanımı yapıldığının davalı tarafından ispat edilmesi gerektiği, dosya kapsamından davalının iddiasını ispat edemediği, sözlü duruşma için en az iki hafta süre verilmesi gerekli olduğu ve Mahkemece bu kurala uyulmadığı anlaşılmakta ise de; davalı vekilinin sözlü yargılama duruşmasına katıldığı, sürenin yetersiz olduğu yönünde bir itirazı bulunmadığı, eski beyanlarını tekrarla rapora itiraz ettiği, savunmasını yapmış olduğu ve sözlü duruşmanın amacına ulaştığı, süreye uyulmamasının bu aşamada sonuca etkili olmadığı, davacı şirket tacir olup, kaçak elektrik kullanım tutanağı düzenleyen davalı ...Ş. ile elektrik tüketim faturası düzenleyen CLK Akdeniz Elektrik Perakende Satış A.Ş.nin ayrı tüzel kişiliklere sahip olduğunu ve faturaların düzenlenme sebeplerini ve düzenleyen kurumları bilebilecek durumda olduğundan taraf değişikliği koşullarının mevcut olmadığı, bu itibarla davacı ve davalı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde görülmediği; birleşen davada ise icra takibine konu 41.629,28 TL tutarındaki faturanın sayaç çarpanının hatalı alınmasından kaynaklı olduğu ve davacı / karşı davalının tüketim bedelini talep edebileceği, bilirkişi tarafından bu tutarının 41.557,38 TL olarak belirlendiği, 10.12.2015 tarihinde yapılan 22.500,00 TL tutarındaki ödemenin icra müdürlüğü tarafından infazda nazara alınması gerektiği, 10.290,90 TL tutarındaki faturanın 2015/09 dönemine ait tüketim bedeli olduğu, bilirkişi raporunda belirtildiği gibi davacı tarafından talep edilebilecek alacak tutarının 9.730,13 TL olduğu, davalıdan 551,77 TL fazla tahsilat yapıldığının anlaşıldığı, davacı karşı davalı vekilinin istinaf itirazlarının bu nedenlerle yerinde olduğu gerekçesiyle; asıl davaya yönelik taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine, birleşen davada davalı / karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı / karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, birleşen dava yönünden verilen kararın kaldırılmasına, esas hakkında yeniden birleşen itirazın iptali davasının kısmen kabulüne, davalı borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 41.557,38 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, 10.12.2015 tarihinde borçlu tarafından yapılan 22.500,00 TL ödemenin icra müdürlüğü tarafından infazda nazara alınmasına, yasal şartları bulunmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin ve davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine, karşı davanın kısmen kabulüne, 551,57 TL'nin karşı dava tarihi olan 04.02.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacıya verilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde asıl davada davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Asıl davada davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar etmiş, ayrıca aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunmayan dosyaların birleştirilmesinin de kanunun amacına aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; asıl davada kaçak elektrik tespit tutanağına istinaden düzenlendiği iddia edilen faturalara ilişkin menfi tespit, birleşen davada çarpan hatasından kaynaklanan alacağa ilişkin itirazın iptali ve karşı menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) ispat yükü başlıklı 190 ıncı maddesi,

2. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından hazırlanan ve 08.05.2014 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'nin 26 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, hükme esas alınan çelişkiyi giderir mahiyetteki kök ve ek bilirkişi heyet raporlarının taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bulunmasına, bu kapsamda davaya konu kaçak tespit tutanağının Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'nin 26 ncı maddesinde belirtilen hususlar yerine şüphe üzerine düzenlenmiş olmasına ve menfi tespite konu kaçak kullanıma ilişkin davalının yukarıda yer verilen kanun hükmü uyarınca davacının kaçak elektrik kullandığını ispatlayamadığının anlaşılmasına göre; asıl davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

17.100,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin asıl davada davalıdan alınarak asıl davada davacıya verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.