"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/566 E., 2023/1405 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/538 E., 2021/382 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; ASKİ kaçak su ekibi tarafından 18.06.2014 tarihinde davalıya ait adreste yapılan kontrollerde, su sayacı yerine bağlantı yapılarak kaçak su kullanıldığının tespit edildiğini ve buna ilişkin tutanak tutulduğunu, davalının itirazı üzerine Abone İşleri Daire Başkanlığınca yapılan incelemede, davalı site yönetimine ait üç adet abonelik olduğunun ve bu aboneliklerle 17.05.2006 tarihinden, tutanağın tutulduğu 18.06.2014 tarihine kadar 664 m³, 1.369 m³ ve 463 m³ olmak üzere toplam 2.496 m³ tüketim yapıldığının belirlendiğini, kaçak su kullanım süresi hesaplanırken su tüketiminin azalmaya başladığı 17.05.2006 tarihinin başlangıç tarihi olarak esas alınıp, tutanağın tutulduğu tarihe kadar davalı tarafın üç adet abonelikle kullanması gereken miktarın 21.373 m³ olarak hesaplandığını, belirlenen miktardan tüketilen miktar çıkarıldığında da 18.877 m³ kaçak su kullanıldığının tespit edildiğini, kaçak su tutanaklarının komisyon tarafından da uygun görüldüğünü, bunun üzerine tahakkuk eden 95.615,78 TL su bedeli ile ASKİ Tarifeler Yönetmeliği gereğince hesaplanan cezai şart toplamı 272.682,04 TL’nin tahsili amacıyla davalı aleyhinde icra takibi başlatıldığını, ancak davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 95.615,78 TL'nin haksız fiil tarihi olan 18.06.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 24.02.2021 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini bilirkişi raporu doğrultusunda 272.682,04 TL'ye yükselttiklerini bildirmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, davalı sitede 2 adet su kuyusu ve 1 adet sulama deposu bulunduğunu, su deposunun anılan kuyulardan doldurulduğunu ve hidrofor vasıtasıyla bahçenin sulandığını, kuyu suyunun yetmediği yerde tankerle su alındığını, kaçak su tespitinden sonra da su tüketimlerinde bir azalma olmadığını, kaçak su hesabının yanlış yapıldığını ve fahiş sonuçlar içerdiğini, öncelikle yönetim kurulu başkanı aleyhinde karşılıksız yararlanma suçu nedeniyle Ankara 4. Asliye Ceza Mahkemesinde açılan 2015/280 E. sayılı davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu sitede 1017496, 1017497 ve 1017528 numaralı su abonelikleri mevcut olduğu halde, sayaca gelmeden ayrı bir hat çekilerek su kullanılması nedeniyle kaçak su kullanım fiilinin oluştuğunu, kaçak su kullanılan dönemde ortalama tüketimin 50 m³/ay, kaçak su kullanımı iptal edildikten sonraki dönemde ise ortalama tüketimin 275 m³/ay (5,5 katı) olması karşısında, kaçak su kullanıldığının kabul edildiğini; davalı tarafça kuyu suyu kullanıldığı ve yetmediği yerde tankerle su alındığı belirtilmiş ise de; dosya kapsamında kuyu ile ilgili olarak yer altı suyu arama belgesi dışında, kuyunun açıldığı ve kuyu suyu kullanıldığına karine teşkil edecek bir bilgi ve belge bulunmadığı, ASKİ Tarifeler Yönetmeliği'nin 28 inci maddesi uyarınca yapılan hesaplamada kaçak su bedelinin 272.682,04 TL olarak tespit edildiğini, davacının kaçak su kullanımına ilişkin tutanak tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği, taraflar arasında herhangi bir abonelik sözleşmesi bulunmadığı, bu kapsamda uyuşmazlığın "abonesiz kaçak su kullanımı" şeklindeki haksız fiilden kaynaklandığı gerekçesiyle; davanın kabulü ile 272.682,04 TL alacağın 95.615,78 TL'lik kısmının 18.06.2014 tarihinden, bakiye kısmının ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye dayalı olduğunu, 2006-2014 yılları arası dönemde ortalama 57 m³, 2014-2016 yılları arasında ortalama 46 m³ su kullanıldığının ASKİ kayıtları ile sabit olup, bilirkişinin ortalama tüketim miktarını 50 m³ olarak kabul etmesinin ve buna bağlı olarak kaçak su bedeli hesaplama yönteminin hatalı olduğunu, kuyunun var olduğuna ilişkin belgeyi sunduklarını, ancak dikkate alınmadığını; davalı site yöneticisi hakkında kaçak su kullanımı nedeniyle karşılıksız yararlanma suçundan açılan dava sonucunda beraatine dair verilen kararın 28.02.2020 tarihinde kesinleştiğini, ceza dosyasındaki tanık beyanlarının değerlendirilmediğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; hükme esas alınan bilirkişi raporunun ihtilafı çözücü, hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, Mahkemece verilen kararda herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kaçak su kullanımından kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 74 üncü maddesi,
2. ASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin 28 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. ASKİ Tarifeler ve Abone Hizmetleri Yönetmeliği'nin "Kaçak Su Kullanımı" başlıklı 28 inci maddesi: "(1) İdarenin tasarrufundaki yeraltı veya yerüstü su kaynaklarından, tesislerinden, su taşıyan boru hatlarından, şube yolundan abone olmaksızın ya da abone olduğu halde kayıt dışı sayaçla, kayıtlı sayacı işletmeyecek şekilde ya da sayaçsız olarak herhangi bir teknik düzenekle su alma işi kaçak su kullanımı olup, bu şekilde su kullanan kişilerin kaçak su kullanımları tutanakla tespit edilir ve kaçak su kullanımı engellenir. ...(5) Kaçak su kullanımında, sayacın mühür altına alındığı tarih, son endeks tespit tarihi, suyun kesildiği tarih, abonman sözleşmesi imza tarihi, binaya yeni taşınılmış ise yerleşme tarihi veya ana hattan bağlantı yapıldığı tarih tespit edilebiliyorsa belgeye dayalı olarak tespit edildiği tarihten, tespit edilemiyorsa üç aydan beri kaçak su kullandığı dikkate alınarak süre hesabı yapılır. Her halükarda tahakkuka esas süre 2 (iki) yılı geçemez. ...(6) Kaçak su kullanımında tahakkuk ettirilecek miktar; a) Aynı abonenin, varsa bir önceki yılın aynı dönemlerine ait tahakkuka bağlanmış doğruluğu kabul edilen aylık tüketim ortalaması üzerinden, b) Aynı abonenin bir yıl öncesine ait tahakkuka bağlanmış tüketimi yoksa tahakkuka bağlanmış doğruluğu kabul edilen son üç aylık tüketimlerinin aylık ortalaması üzerinden, c) İlgilinin daha önce doğruluğu kabul edilen tahakkuka bağlanmış su kullanımı yoksa o abone grubu için bu yönetmeliğe ekli Tablo 1’de belirtilen güvence bedeline esas m³ üzerinden tespit edilir." düzenlemelerini içermektedir.
2. Hükme esas alınan bilirkişi raporunun yukarıda yer verilen Yönetmelik hükmüne uygun ve denetime elverişli bulunmasına, özellikle davalı tarafça davaya konu sitede kuyu suyu kullanıldığı ve yetmediği yerde tankerle su alındığı belirtilmekle birlikte dosya kapsamında, kuyu ile ilgili olarak yer altı suyu arama belgesi dışında, kuyunun açıldığına ve kuyu suyu kullanıldığına karine teşkil edecek bir bilgi ve belge bulunmamasına, davalı site yöneticisi hakkında kaçak su kullanımı nedeniyle karşılıksız yararlanma suçundan açılan dava sonucunda delil yetersizliği nedeniyle beraatine karar verilmiş ise de; hukuk hakiminin, ceza mahkemesince verilen mahkumiyet kararı ve tespit edilen maddi olgularla bağlı olup anılan beraat kararı ile bağlı olmadığının anlaşılmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.