"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/184 E., 2023/1181 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/212 E., 2020/322 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı firmanın ticari faaliyetlerinde kullanmak üzere kat karşılığı inşaat yapmak üzere arsa temini için müvekkiline başvurarak 13.07.2012 tarihli hizmet sözleşmesini imzaladıklarını, sözleşmenin 11 inci maddesinde ikinci iş olarak gösterilen arsa ile ilgili olarak yerin gösterildiğini ve işin yapıldığını, buna rağmen müvekkilini devreden çıkartıp arsa sahipleriyle haricen sözleşme imzalayarak inşaata başladıklarını öğrendiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik Temsicilik Organize Müşavirlik Özel Hizmet Sözleşmesinden doğan tellal/simsar ücreti 125.000,00 TL ile 125.000,00 TL cezai şart olmak üzere toplam 250.000,00 TL'nin 13.07.2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; dava konusu temsilcilik organize müşavirlik özel hizmet sözleşmesinde davacı ve sözleşmeye fer'i nitelikte kefalet veren müvekkili şahıs ... tarafından imzalı olduğunu, sözleşmede asıl borçlu gözüken müvekkili ... Ltd. Şti.'nin imzasının bulunmadığını, cezai şart koşullarının gerçekleşmediğini, sözleşmeye kötü niyetle sonradan el yazısı ile eklenen 28141 ada 3 parselde bulunan arsa bakımından hiçbir aracılık faaliyetinde bulunulmadığını, sözleşmeye yapılan tüm eklemelerin imza tarihinden sonra olduğuna ilişkin bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 16.12.2019 tarihli ve 2013/623 E., 2019/1180 K. sayılı ilamıyla; davanın ticari dava olmadığından görev dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; sözleşmede tahrifat nedeniyle davacı hakkında özel belgede sahtecilik ile dolandırıcılık suçlarından yapılan ceza yargılaması neticesinde mahkumiyete yeterli kesin delil bulunmadığından beraat kararı verildiği, kararın Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 2016/4661 E., 2018/8100 K. sayılı ilamıyla onandığı, Ankara CBS 2014/8633 Soruşturma nolu dosyasında grafoloji ve sahtecilik bilirkişisinden alınan 13.06.2014 tarihli bilirkişi raporunda, sözleşmede bulunan "070.-kat karşılığı Çankaya ... 2814 ada 3 parsel için net hizmet bedeli 125.000 TL yüz yirmi beş bin" yazılarının diğer yazılara göre, yazma hızının daha düşük olduğu ve daha açık tonlu bir kalemle yazılmış olması, sözleşme genelinde iki kişinin imzasının atılı olmasına rağmen 10 uncu maddenin devamında yer alan "13.07.2015 süresi" yazısının paraflanmamış olması nedenleriyle, ibarelerin sözleşmenin ilk tanziminden daha sonra ilave edilmiş olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla, ceza mahkemesince verilen beraat kararı ile bağlı olunmadığı, davalı Zeynel'inde davalı ... şirketi adına hareket ettiği, kefilliğine ilişkin olarak TBK madde 583'de yer alan şekil şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; Mahkemece Savcılık dosyasından alınan grafoloji raporuna itibar edildiğini, ancak sözleşmeye sonradan ekleme yapıldığının yazılı delil ile ispatı gerektiğini, davalı yanın bu hususta hiçbir ispat aracı sunamadığını, müvekkilinin akdin icrasına tavassut ettiğini, davalı şirket ile arsa malikleri arasında sözleşme imzalanma imkanını sağladığını, tam ücrete hak kazandığını, davanın kabulü gerektiğini ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; her ne kadar ceza mahkemesinin beraat kararı ile hukuk mahkemesi bağlı değilse de ceza mahkemesi tarafından alınan raporda; sözleşmedeki "13.07.2015" süresi ve "0,70 kat karşılığı Çankaya ... 2841 Ada 3 parsel için net hizmet bedeli 125.000 yazılı yazı ile 125.000" yazılarının sözleşmenin ilk tanziminden daha sonra ilave edilmiş olduğu, bu hususun mahkeme kararı ile belirlendiği, davacının 3 parselle ilgili simsarlık hizmeti verdiğini kesin delillerle kanıtlayamamasına ve davalı Zeynel yönünden de davalı şirket adına hareket etmesine usulüne uygun bir kefalet sözleşmesi bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazları tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen Temsilcilik Organize Müşavirlik Özel Hizmet Sözleşmesi nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 26, 74, 583 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/285 E., 2014/341 K. sayılı ilamı incelendiğinde; katılanın ..., sanığın ... olduğu, özel belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından yapılan yargılama neticesinde mahkumiyete yeterli kesin delil bulunmadığından sanığın beraatine karar verildiği, kararın Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 2016/4661 E, 2018/8100 K sayılı ilamıyla 15.11.2018 tarihinde onandığı anlaşılmıştır.
2. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/8633 Soruşturma nolu dosyasında grafoloji ve sahtecilik bilirkişisinden alınan 13.06.2014 tarihli bilirkişi raporunda, sözleşmenin incelenmesinde davaya konu arsa ile ilgili ibarelerin sözleşmenin ilk tanziminden daha sonra ilave edilmiş olduğu tespit edilmiştir.
3. Davaya konu 13.07.2012 tarihli "Temsilcilik Organize Müşavirlik Özel Hizmet Sözleşmesi" gereğince davacı vekili sözleşme konusu hizmetin verildiğini iddia etmişse de, ceza yargılamasında alınan bilirkişi raporuna göre dava konusu arsaya ilişkin bilgilerin sözleşmeye sonradan eklendiğinin tespit edildiği anlaşıldığından, Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmüş olup, davacı vekili tarafından ileri sürülen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.12.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.