Logo

3. Hukuk Dairesi2023/8 E. 2023/1195 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan iki farklı kira sözleşmesinden hangisinin geçerli olduğu ve davacıya ödenmesi gereken kira bedelinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan 10.250 TL bedelli kira sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olduğu ve davalının kira bedelini eksik ödediğinin ispatlanması nedeniyle, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/231 E., 2022/2129 K.

DAVA TARİHİ : 28.04.2021

KARAR : Davanın kısmen kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/610 E., 2021/1569 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; davalı ile imzalanan 01.01.2017 tarihli kira sözleşmesi ile Karum İş Merkezinde bulunan 76 ve 77 no'lu bağımsız bölümleri aylık 10.250 TL bedelle kiraladığını, davalının stopajı daha az ödemek istemesi nedeniyle iyiniyetle aylık kira bedellerini 4.000 TL gösteren ikinci bir sözleşmenin imzalandığını, 2017 Ağustos ayına kadar 4.000 TL bankadan, 6.250 TL elden ödendiğini, bu tarihten sonra sadece 4.000 TL'nin yıllık %15 artışı ile ödendiğini, elden ödeme yapılmadığını, eksik kira bedellerinin tahsili için başlatılan takibe itiraz edilmesi üzerine itirazın iptali davası açtıklarını ve Mahkemece gerçek kira bedelleri üzerinden hüküm kurularak davalının istinaf talebinin de reddedildiğini, 2018 yılına ait ödenmeyen kira alacaklarının tahsili için de dava açıldığını, 01.01.2021 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin 12.500 TL olarak kabul edildiği yeni bir kira sözleşmesi imzalandığını ancak 01.01.2019 tarihinden itibaren 13.400 TL yerine aylık 5.675 TL ödenmesi nedeniyle eksik ödenen 92.700,00 TL ile 01.01.2020 tarihinden itibaren 15.410 TL yerine aylık 6.570 TL ödenmesi nedeniyle eksik ödenen 106.560TL olmak üzere toplam 199.260 TL'nin dava tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; 01.01.2021 tarihinde yeni bir sözleşme imzalandığını, bu sözleşmede borç ikrarı bulunmadığını, 2021 yılı için 12.500 TL kira bedeli belirlenmişken 2017 yılı için bedelin 10.250 TL olamayacağını, aylık 4.000 TL kira bedelini ve takip eden yıllarda %15 artış uygulayarak tüm ödemelerini yaptığını, borcu bulunmadığını, 2017 Ağustos ayına kadar aylık 10.250 TL kira bedeli ödendiği iddiasının yazılı belge ile ispatlanması gerektiğini, sözleşmenin imzalandığı tarih itibariyle rayiç kira bedelinin 4.000 TL olduğunu, keşif yapılması gerektiğini, davacının vergi dairesine 2016 yılı için bildirdiği kira bedelinin 5.000 TL olduğunu, 4.000 TL bedelli kira sözleşmesinin muvazaalı olduğu iddiasının yazılı delille ispatlanması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; eldeki davadan önce açılıp taraflar arasında görülen itirazın iptali davasında mahkemece 10.250 TL bedelli kira sözleşmesinin taraflar arasında geçerli kira sözleşmesi olduğu kabul edilerek hüküm tesis edildiği ve iki adet kira sözleşmesi yapılmış ise de yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre düşük bedelli sözleşmenin vergi dairesine sunulmak üzere hazırlandığının kabulünün gerekeceği belirtilerek davalının istinaf talebinin reddedildiği, imzalanan 10.250 TL bedelli kira sözleşmesi uyarınca davacının dava tarihi itibariyle 198.652,56 TL kira fark alacağı bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 198.652,56 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, bakiye talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili; kiralanan için 01.01.2021 tarihinde yeni bir kira sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme ile kira bedelinin 2021 yılı için aylık 12.500 TL olarak belirlendiğini, bu durumda 2017 yılı için kira bedelinin aylık 10.250 TL olarak kararlaştırılmasının mümkün olmadığını, davaya konu dönem için de 10.250 TL üzerinden artış yapılmasının hatalı olduğunu, davacıya herhangi bir borcu olmadığını, Ocak 2017 tarihinden Ağustos 2017 tarihine kadar davacıya aylık 4.000 TL ödediğini ve davacının bunları herhangi bir ihtirazi kayıt ileri sürmeden kabul ettiğini, taraflar arasında zımni bir anlaşma meydana geldiğini, kira sözleşmesinin imzalandığı tarihte rayiç kira bedelinin 4.000 TL olduğunu, keşif talebinin hatalı olarak reddedildiğini, davacının 2016 yılı için vergi dairesine bildirdiği kira bedeli 5.000 TL iken sonraki yıl için kira bedelinin 10.250 TL olamayacağının açık olduğunu, 4.000 TL bedelli kira sözleşmesinin muvazaalı olduğunu ileri süren davacının buna ilişkin yazılı belge sunmak zorunda olduğunu, iki adet kira sözleşmesinden yüksek bedelli olanın geçerli olduğuna dair ayrıca düzenlenmiş ve tarafların bu husustaki iradesini yansıtan bir sözleşme bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya dayanak yapılan ve hükme esas alınan 01.01.2017 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesinde aylık kira bedelinin 10.250 TL olduğu, kiranın her ayın 1-5 i arasında davacının banka hesabına ödeneceğinin ve kira artışının Tefe-Tüfe ortalaması oranında olacağının kararlaştırıldığı, bu şartların geçerli olup tarafları bağladığı, taraflar arasında aynı tarihli aylık kira bedeli 4.000 TL ile 10.250 olan ve imzaları inkar edilmeyen iki adet kira sözleşmesi yapılmış ise de yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre düşük bedelli sözleşmenin vergi dairesine sunulmak üzere hazırlandığının kabulü gerektiği, davacının dayandığı sözleşmedeki aylık kira miktarı ve davalı tacir olduğu için sözleşmedeki artış şartı dikkate alınmak suretiyle hesaplama yapan denetime elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı, taraflar arasında önceki dönem eksik ödenen kira alacağı için açılan davada verilen karara karşı davalı vekilinin istinaf isteminin reddine ilişkin Daire kararının Yargıtay 3.Hukuk Dairesi tarafından onandığı gerekçesiyle, davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili, istinaf nedenlerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kira alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'un 313 üncü maddesi; "Kiracı, kira bedelini ödemekle yükümlüdür." hükmünü içerir.

2. Kural olarak kira ilişkisinin varlığını ve aylık kira bedelinin ne kadar olduğunu ispat külfeti kiraya verene, kira bedelinin ödendiğinin ispat külfeti ise kiracıya düşer.

3.Değerlendirme

Kiraya veren davacı tarafından sunulan yazılı sözleşme ile kira bedelinin ispatlandığı, davalı kiracı tarafından kira bedelinin tam olarak ödendiğinin iddia ve ispat edilmediğinin anlaşılmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.