"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/1317 E., 2023/3484 K.
Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacı ile davalının 16.06.2009 tarihinde noterde kooperatif hisse devir sözleşmesi imzaladıklarını, bu sözleşme ile davalıya ait kooperatif hissesini satın aldığını ancak daha sonra davalının kooperatif hissesinin bulunmadığı halde satış sözleşmesi imzaladığını öğrendiğini ileri sürerek; öncelikle kooperatifteki hissenin aynen ifa şeklinde sağlanmasını, aksi halde kooperatif hissesinin dava tarihindeki değerinin tespit edilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; gerçekte böyle bir devir söz konusu olmadığını, dahili davalının davacı ile arasındaki anlaşmazlığı çözüme kavuşturmak amacıyla kooperatif hissesini bedelsiz olarak kendisine devrettiğini, kendisinin de bedelsiz olarak kooperatif hissesini davacıya devrettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 29.01.2015 tarihli kararıyla; kooperatif hisse devir sözleşmesine konu hissenin sahibi olmayan kişi tarafından devredilmiş olması sebebiyle ifa imkanının bulunmadığını, davacının ancak sözleşmede belirtilen ödemenin tazminini talep edebileceği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 500,00 TL'nin ödendiğini 16.06.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1. Dairece verilen 10.06.2021 tarihli ilamla; davacı ile davalı arasında yapılan satış sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olduğu ve davacının davalıya ödediği bedelin dava tarihindeki değerini talep ettiği nazara alındığında, kooperatif hisse bedelinin dava tarihindeki rayiç değerinin tespiti hususunda bilirkişi raporu alınarak sonucu dairesinde karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği, diğer taraftan; Noterde yapılan 16.06.2009 tarihli kooperatif hisse devri sözleşmenin davacı ile davalı arasında imzalandığı ve taraflar açısından bağlayıcı ve geçerli olduğu nazara alındığında da dahili davalı ... hakkında husumetten red kararı verilmesi gerekirken dahili davalı hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamasının doğru olmadığı gerekçesiyle, kararın bozulmasına karar verilmiştir.
2. Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile davalı arasında yapılan satış sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olup davacı davalıya ödediği kooperatif hisse bedelinin dava tarihindeki rayiç değerini isteyebileceği gerekçesiyle; 149.280,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, dahili davalı hakkında husumetten reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının terditli olarak açtığı davada tescil talebi hakkında karar verilmeden ikincil talebi hakkında karar verilmesinin hatalı olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının kooperatife karşı sorumluluklarını yerine getirmediğinden üyelikten çıkarıldığını, bu sebeple davalıdan kaynaklanan zarar arasında illiyet bağı bulunmadığını, davanın tümden kabulünün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, kooperatif hissesi devir sözleşmesine dayalı tescil, olmadığı takdirde kooperatif hissesinin dava tarihindeki değerinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamında belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verilmesine, bozma ilamın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmamasına, bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmasına, zamanaşımı süresinin dolmadığının anlaşılmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi le kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
13.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.