"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/1245 E., 2021/2395 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aydın 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/494 E., 2019/84 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince 11.01.2022 tarihli ek karar ile temyiz harç ve giderlerinin ödenmemesi sebebiyle davalı tarafın temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiş, işbu ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede;
Dairemizin 06.12.2023 tarihli geri çevirme kararı ile ek kararı temyiz eden davalı vekili tarafından temyiz harcını yatırdığına ilişkin harç makbuzunun bulunmadığı, ayrıca davacının dava dilekçesinde; davalının dava dışı kamu borçlusu şirket ile aralarındaki ticari ilişkiye ilişkin Ba-Bs formundan bahsettiği, ancak söz konusu belgenin dava dosyası içerisinde ve UYAP ile oluşturulan elektronik ortamda bulunmadığı belirlenerek bu eksikliklerin giderilmesi istenilmiştir.
Dairemizin geri çevirme kararı sonrasında; ek kararın temyizine ilişkin harçların geri çevirme kararına uygun olarak tamamlanmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin ek karara yönelik temyiz isteminin yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; dava dışı vergi mükellefi .... San.Tic. Ltd.Şti.nin 24.05.2017 tarihi itibariyle 3.060.495,09 TL vergi borcundan kaynaklı olarak 2016 ve 2017 yıllarına ait BS formunda mal ve hizmet satışı yaptığı davalı şirket adına 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesi uyarınca 20.03.2017 tarihli haciz yazısı düzenlendiğini, davalı şirket tarafından 06.04.2017 tarihli yazı ile dava dışı şirket ile ticari ilişkisinin 31.12.2016 tarihinde sona erdiğinin bildirildiğini, kurum tarafından açıklamalar yeterli görülmediğinden 11.04.2017 tarihli yazı ile davalıdan ödemelere ilişkin detaylı bilgi istenildiğini, davalı tarafça verilen 16.05.2017 tarihli cevabi yazıda; dava dışı kamu borçlusu şirkete borcunun bulunmadığı, ödemelerin ise tediye makbuzları ile nakden yapıldığının belirtildiğini, Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 257 nci maddesinin (2) numaralı bendi uyarınca, davalı tarafın 7.000,00 TL'yi aşan ödemeler usulüne uygun olarak yapılmamış olması nedeniyle açıklamaların yeterli görülmediğini, ödemelerden kaynaklı davalının dava dışı kamu borçlusuna borcu bulunduğu kanaati oluştuğunu ileri sürerek; 2.865.972,50 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; müvekkili şirket ile dava dışı kamu borçlusu şirket arasındaki ticari ilişki miktarının 1.498.600,00 TL olduğunu, haciz yazısında belirtilen miktar kadar ticari ilişki gerçekleşmediğini, davacının talebinin afaki ve fahiş olduğunu, ödemelerin tediye makbuzları ile yapıldığını ve ibraname düzenlendiğini, tediye makbuzlarının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 215 inci maddesine göre belge niteliğinde olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosyaya kazandırılan bilirkişi raporuna göre, davacı idarenin davalı şirketten haciz bildirisi tarihi itibariyle 1.498.600,00 TL alacağı bulunduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, 1.498.600,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; bilirkişi raporunun Kurum kayıtlarına göre eksik olduğunu, aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili; savunmalarını tekrar etmiş, ayrıca davacı harçtan muaf olduğundan karar ilam harcının da maktu olması gerektiğini, aksinin hak arama hürriyetinin ihlaline neden olacağını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı ve dava dışı borçlu şirketin ticari defterleri incelenerek ve karşılaştırılarak hazırlanan raporda, dava dışı şirket tarafından davalıya 9 adet 1.498.600,00 TL bedelli fatura düzenlendiği, yine faturalar karşılığında davalı tarafından 9 adet tediye makbuzu ile ödemelerin yapıldığı, faturaların davalı ve dava dışı şirketin kayıtlarında yer aldığı, ödeme belgelerinin ise davalı kayıtlarında bulunduğu fakat dava dışı şirketin kayıtlarında bulunmadığı, davalının yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yapılmadığı, dava dışı şirketin ise kapanış tasdikini kayıtlar geçirilmeden önce 30.06.2017 tarihinde yevmiye defterinin 1.sayfasına yaptırdığının belirtildiği, bu hali ile davalı ödeme savunmasını usulünce kanıtlayamadığından haciz bildirisi tarihi itibariyle davalının dava dışı şirkete 1.498.600,00 TL borcu bulunduğundan bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, tarafların istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun'un (6183 sayılı Kanun) 79 uncu maddesine dayalı alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; yer verilen gerekçeye, davacı tarafın bakiye alacağının varlığını ispat edemediğinin anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalının 11.01.2022 tarihli ek karara yönelik temyiz dilekçesinin yapılmamış SAYILMASINA,
2. Davacı tarafça temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.