Logo

3. Hukuk Dairesi2024/1107 E. 2025/550 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı eczacı tarafından Kuruma fatura edilen ilaçların sahte kupür taşıdıkları iddiasıyla uygulanan cezai işlemin iptali istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın çözümü için incelenmesi gereken sahte kupürlerin savcılıkta alınan karar neticesinde imha edilmiş olması ve bu nedenle davalı kurumun iddiasını ispatlayamaması gözetilerek yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/124 E., 2024/13 K.

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü;

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkiline 2009 yılı eczane protokolünün (6.3.19) maddesinin 2012 yılı protokolündeki karşılığı olan (5.3.10) maddesinde yer alan hüküm gereği yazılı olarak uyarılma ve 96.855,89 TL kurum zararı ve para cezası tahakkuk ettirildiğini, akabinde aleyhine icra takibi başlatıldığını ancak eczacı olan müvekkilinin sahte rapor, reçete ve ilaç kupürü düzenlemesinin mümkün olmadığını, ilaçları ecza depolarından hukuka uygun olarak aldığını, ilaçların sahih olup hastalarca kullanıldığını ileri sürerek; alacak iddiasına konu işlemin iptalini ve davalının en az kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; örnekleme yoluyla yapılan denetimlerde sahte kupürlerin bulunduğunun tespit edildiğini ve ilgili eczaneler hakkında inceleme başlatıldığını, davacının Kuruma fatura ettiği on altı reçetedeki ilaç kupürlerinin sahte olduğunun anlaşıldığını, bu nedenle hastalara verilen ilaçların sahih olduğu yönündeki iddianın yersiz olduğunu, 2012 yılı sözleşmesinin (5.3.10) (2009 Protokolünün 5.3.19) ve (4.3.6) maddeleri ihlâl edildiğinden uygulanan cezai işlemde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin 11.11.2015 tarihli kararıyla; iğfal kabiliyeti olan belgenin eczacıya ibraz edilmesi, eczacının yasal prosedür gereği sıralı işlemleri yapması ve bu reçetelerde yazılı ilaçları ilgililerine vermek suretiyle reçete bedellerinin davalı Kurumdan talep edilmesi bakımından gerek eczacının gerekse çalışanının bir kusurundan söz edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1. Mahkemenin 11.11.2015 tarihli kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 17.06.2020 tarihli ilamıyla; davaya konu ilaç kupürlerinin sahte olup olmadıkları, sahte ise iğfal kabliyetlerinin belirlenmesi bakımından, öncelikle bahsi geçen kupürlerin dosya arasına alınması, ardından konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle, karar bozulmuştur.

2. Mahkemenin 16.02.2021 tarihli kararıyla; davacı hakkında savcılıkta karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği, açılmış bir ceza davası bulunmadığı, iğfal kabiliyetinin tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek olmadığı, bozma öncesinde hâkim tarafından iğfal kabiliyetinin bulunduğu yönünde tespit yapıldığı ve davacının kastı olmadığı gerekçesiyle, bozma kararına karşı direnilmiştir.

3. Davalı vekilinin temyiz başvurusu üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 20.12.2022 tarihli ilamıyla; davaya konu ilaç kupürlerinin sahteliği meselesi çözümü hukuk dışında, özel ve teknik bilgiyi gerektiren bir konu olduğundan Mahkemece bilirkişi incelemesine başvurulması gerektiği gerekçesiyle, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

4. Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı Kurumun sahte küpür nedeniyle uyguladığı cezanın denetlenebilmesi için küpür asıllarına ihtiyaç duyulduğu, ancak küpür asıllarının savcılık dosyasında alınan karar gereğince imha edildiği, dosya kapsamında fotokopilerin dâhi bulunmadığı, bu durumda bilirkişi incelemesi yapılmasının mümkün olmadığı, davalı Kurumun yaptırım kararının dayanağını ispatla mükellef olduğu, mevcut dosya kapsamı itibariyle bu hususun ispatlanamadığı, davacının sahteciliğe iştirak ettiğine dair herhangi bir delilin bulunmadığı da gözetildiğinde davalı Kurum işleminin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı Kurum tarafından davacı hakkında tanzim olunan uyarı ve cezai şart işleminin iptaline, davacının davalı Kuruma 96.855,89 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davacının sahte küpürlü ilaçları müvekkili Kuruma fatura ettiğinin sabit olduğunu, davacının sahte küpürlü ilaçları fatura ederken mesleki kuralllar gereği alması gereken önlemleri aldığını, sahte küpürlü ilaçları nereden aldığını, bu anlamda fatura ettiği sahte küpürü başkasından aldığını ve bu alım işlemini usulüne uygun yaptığını kanıtlayamadığını, davacının sahte küpürün fatura edilmesinde kusursuz olduğunu ileri sürmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, davacı eczacı tarafından Kuruma fatura edilen ilaçların sahte kupür taşıdıkları iddiasıyla eczanelerden ilaç teminine ilişkin protokol çerçevesinde uygulanan cezai işlemin iptali istemine ilişkindir.

Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye, özellikle uyuşmazlığın çözümü için incelenmesi gereken sahte küpürlerin savcılıkta alınan kararın neticesinde imha edilmiş olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının ONANMASINA,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,03.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.