Logo

3. Hukuk Dairesi2024/1522 E. 2025/847 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağ doğan çocuğunun, miras bırakanın anne ve babası adına düzenlenen veraset ilamına ve mirasçı olmayanlar tarafından yapılan satış işlemine rağmen, miras yoluyla intikal eden dolmuş hattı üzerindeki mülkiyetinin tespiti ve ecrimisil istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun sağ doğduğu anda mirasçı olma ehliyetini kazandığı, mirasbırakanın anne ve babasının mirasçı olmadıkları, maliki olmadıkları malı devredemeyecekleri ve anne tarafından verilen ibranamenin çocuğun nüfusa tescil tarihi itibariyle geçersiz olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1694 E., 2024/302 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/163 E., 2023/254 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin 21.09.1983 yılında dünyaya geldiğini, 1985 yılında nüfusa tescil edildiğini, müvekkilinin anne ile babasının resmi nikâh olmadan imam nikâhlı olarak yaşadıklarını, müvekkilinin babası ...’in müvekkilinin daha anne karnındayken 25.04.1983 yılında vefat ettiğini, ...’in ailesi imam nikâhlı evliliği ve bu evlilikten olan müvekkilini bilmelerine rağmen Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1984/95 E. ve 1984/116 K. sayılı veraset ilamında hataen bekâr ve çocuksuz olduğu gerekçesiyle muris ...'un annesi ... ve babası ... mirasçı olarak tespit edildiğini, anılan veraset ilamının hukuka aykırı olarak düzenlenmiş olduğunu, müvekkilinin babasının vefatından sonra hukuka aykırı olarak düzenlenen veraset ilamı ile yarı hissesi babasına ait olan dolmuşun Ankara .... Noterliğinin 26000 yevmiye nol.u ve 20 Eylül 1984 tarihli satış senediyle diğer yarı hisseye sahip olan davalı amca ...'a muvazaalı olarak sattıklarını, müvekkilinin babası ...'ın vefatıyla ... (...) Plakalı dolmuş hissesinin yarısının mülkiyetini kazandığını, yapılan satış işleminin başından itibaren geçersiz olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla,... dolmuş plakasının ayni hakka dayanarak mülkiyetinin hissesi oranında müvekkiline iadesi ile gerekli sicillere tesciline, eğer dava konusu plaka davalının elinden çıkmış ise bedelin şimdilik 1.000,00 TL'sinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müvekkile iadesine, söz konusu plaka hissesinin işletilememesinden kaynaklı dava tarihinden geriye dönük olarak 5 yıllık kazanç kaybının faiziyle birlikte şimdilik 500,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili 09.02.2023 tarihli ıslah dilekçesiyle ecri misil talebini 128.794,00 TL'ye çıkartmıştır.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının dedesi ... ile babaannesi ...’nın evlilik dışı doğan davacıyı tanıyarak ölen oğullarının nüfusuna tescil ettirdiklerini, davacının doğumu ve babası ... üzerine tescili ile mirasçısı olması sebebiyle, daha önceki veraset ilamı ile ...’ın varisleri olan ... ve ...'a intikal eden dolmuş tipi vasıtanın 1/2 hissesi değerinden, veraset nedeniyle ...’dan intikal eden borçların düşürülmesi sonucu kalan miktar olan 900.000,00 TL ... ve ...‘dan nakten ve defaten davacının velisi olan annesi ...’e noter huzurunda ödendiğini, davacının annesinin noter huzurunda ibranameyi imzaladığını, hiçbir alacak kalmamasına rağmen tekrar aynı bedeli talep eden davacının açtığı davanın mükerrer tahsilat amaçlı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 09.07.2022 tarihli kararıyla; davacının ibraname tarihinde velayeti altında olduğu annesi ...'un ... plakalı minibüsten dolayı müşterek kızı davacı adına ... ve ...'dan başkaca alacağı kalmadığını açıkça beyan ettiği, davacının annesi ...'un ibranamedeki beyanlarının davacı için de bağlayıcı olduğu, dolayısıyla davacının dava konusu .... (...) plaka sayılı minibüs hattından dolayı herhangi bir talepte bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından süresinde istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 16.03.2022 tarihli ilamıyla; nüfus kayıtlarının ve dosyaya sunulan Ankara .... Noterliğinin 15.04.1986 tarihli ibranamenin incelenmesinde, davacı ... 'in 20/07/1985 doğumlu olup, nüfusa 13.05.1986 tarihinde tescil edildiği, dava dışı ...'in velayeti altında bulunan kızı davacı adına ölen eşi ...'in annesi ... ve babası ...'dan alacağı kalmadığına ilişkin ibraname düzenlendiği, ibraname tarihi olan 15.04.1986 tarihi dikkate alındığında henüz o tarihte nüfusa tescil edilmemiş kızı ... adına anne ...'in çocuğuna yönelik olarak tasarruf yetkisinin bulunup bulunmadığı hususunun değerlendirilmesi gerekirken bu hususun değerlendirilmediği, ayrıca ölen ...'ın gerçekte tek mirasçısı davacı ... olduğu halde ...'ın dava konusu araçtaki 1/2 hissesinin 20.09.1984 tarihinde veraset ilamına göre mirasçıları olarak gözüken anne ... ve babası ... tarafından davalıya satışının geçerli olup olmadığı hususunun da değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken bu yöndeki deliller değerlendirilmeden karar verilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşıldığından öncelikle davacı tarafından açılacak nüfus kaydının düzeltilmesi davasının sonucu beklenilerek kararın kesinleşmesinden sonra yukarıda belirtilen hususların tüm delillerle birlikte değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle davacı tarafın istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin duruşma yapılmadan kabulü ile Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.07.2020 tarihli ve 2018/368 E., 2020/453 K. sayılı kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ölen ...'ın gerçekte tek mirasçısının davacı ... olduğu halde ...'ın dava konusu araçtaki 1/2 hissesinin 20.09.1984 tarihinde veraset ilamına göre mirasçıları olarak gözüken anne ... ve babası ... tarafından davalıya satışının geçerli olmadığı, bilirkişi raporuna göre davacının davalıdan talep edebileceği ecrimisil bedelinin toplam 128.794,75 TL olduğu, davacının dava konusu .... (...) plaka sayılı minibüs hattının 1/2'sinin mülkiyetinin davacıya ait olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile ... plakalı dolmuş hattının 1/2'sinin mülkiyetinin davacı ... 'e ait olduğunun tespitine, 128.794,75 TL ecri misil alacağının 500,00 TL'nin dava tarihinden, 128.294,75 TL'sinin ıslah tarihi olan 09.02.2023 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla İlk Derece Mahkemesinin kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; miras hakkının devrinin geçerliliğini halen koruyan mirasçılık belgesine istinaden yapıldığını, sahte veya hukuka aykırı olarak alınmış bir mirasçılık belgesi söz konusu olmadığını, Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesinden alınan mirasçılık belgesinin hukuka aykırı olduğu yönünde bir Mahkeme kararının bulunmadığını, davalının davacı bulunan kardeşinin kızına karşı tutumunun da araştırılması gerekmekte iken Mahkeme tarafından bu hususların araştırma konusu yapılmadığını, müvekkili için dolmuş hattının yarısının ölü kimse üzerinde kalmasının çalışan araç sebebi ile mümkün olmadığını, aracın vergi ödemeleri, ceza ödemeleri söz konusu iken aracın mirasçılara geçmesinin sağlanmasının zorunlu bulunduğunu, davacının hiçbir zaman dışlanmadığı gibi kendisinin tüm bakım ve gözetiminin davalı ve ailesi tarafından karşılandığını, Mahkemece bu hususlar araştırılmadan davacının miras hakkının ihlal edildiği izlenimi ile eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, davacıya miras hakkının ödendiğini, bunun karşılığında noterden ibranamenin davacının annesi tarafından verildiğini, satış işleminin geçerli olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, dava konusu minibüs hattı üzerindeki mülkiyetin tespiti ve ecrimisil istemine ilişkindir.

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 28. (743 sayılı Mülga Türk Kanunu Medenisinin 27.) maddesi uyarınca; kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer, çocuk hak ehliyetini, sağ doğmak koşuluyla, ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde eder. TMK’nın 582. (Mülga TKM’nın 524.) maddesine göre ise, cenin sağ doğmak koşuluyla mirasçı olur.

Dava dosyasının incelenmesinde davacının sağ doğumla mirasçılık sıfatını ve tereke kapsamında bulunan malların mülkiyetini kazandığı, her ne kadar dava dışı anne ve baba adına veraset ilamı düzenlenmiş ise de anılan kişilerin ...’ın hiçbir zaman mirasçısı olmadıkları, buna göre mülkiyetin anne ... ve baba ...’e geçmediği, maliki olmadıkları malı devredemeyecekleri, devir işleminin temelden geçersiz olması nedeniyle minibüs hattının yarı hissesinin mülkiyetinin davalıya geçmeyeceği, dava dışı anne ...’in dava dışı ... ve ... lehine yapmış olduğu ibranamenin davacı mirasçının nüfusa tescil tarihi itibariyle geçersiz olduğu, yargılamada ileri sürülmeyen hususların kanun yolunda ileri sürülemeyeceği anlaşılmakla davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,17.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.