Logo

3. Hukuk Dairesi2024/185 E. 2024/3986 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kredi sözleşmesi kapsamında yapılan hayat sigortasının yenilenmemesi nedeniyle, kredi borcundan dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, sigorta yenilenmemesinde tarafların müterafik kusurlu olduğunu kabul ederek kusur oranlarını belirlemesi ve buna göre bir karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunduğundan, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi

SAYISI : 2021/403 E., 2022/50 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; müvekkillerinin murislerinin 23.09.2011 tarihinde davalı bankanın Ortaca Şubesinden 15.000,00 TL kredi kullandığını, bu kredi için ... Emeklilik ve ... A.Ş. ile 23.09.2011-23.09.2012 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 1 yıl süreli kredi ... sigortası yapıldığını ve sigorta bedelinin hesaptan çekildiğini, kredinin ise 48 ay vadeli olduğunu, sigorta sözleşmesinde muris ...'in aksini bildirmediği sürece sigorta poliçesini yenileme görev ve yetkisinin alacaklı bankaya ait olduğunu, yine kredi sözleşmesinde ''İş bu bireysel kredi sözleşmesi kapsamında müşteri tarafından yapılması talep edilen ... sigortasının 1 yıl vadeli olarak düzenlenmiş olması durumunda ... sigorta poliçeleri vade tarihinde kalan kredi bakiyesi üzerinden yenilenir.'' düzenlemesine yer verildiğini, davalı Denizbank A.Ş. tarafından murisleri ... aleyhine icra takibi başlatıldığını, alacaklı Bankanın kendi kusur ve ihmaliyle sigorta poliçesini yenilemediğini belirterek takip dosyasına konu alacaktan dolayı borçlu olmadıklarının tespitini, davalı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere icra tazminatına hükmedilmesini talep etmişlerdir.

II. CEVAP

Davalı vekili; sözleşmede yer alan ... sigortasını yenileme yetkisinin bir yükümlülük ve görev olarak değerlendirilemeyeceğini, benzer tüm sözleşmelerde var olan bir hüküm olduğunu, yetkiyi kullanmaması dolayısıyla böyle bir sorumluluk yüklenemeyeceğini, Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliğinin 6. maddesinde de yenileme sorumluluğunun sigorta ettirene ait olduğunun belirtildiğini, sigorta poliçesinin yenilenmesi için para çekilip iade edildiği iddiasının doğru olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, 04.09.2014 tarihli ve 2013/406 E., 2014/335 K. sayılı kararla; davanın kısmen kabulüne, davacıların murisi ...'in davalı bankadan kullanmış olduğu krediden kaynaklı davacıların 13.376,88 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı. süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 22.10.2018 tarihli ve 2016/3093 E., 2018/9838 K. sayılı ilamıyla; davalının sair temyiz itirazları incelenmeksizin taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığı ve eldeki davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan Mahkemece 04.09.2014 tarihli ve 2013/406 E., 2014/335 K. sayılı kararla; sigortayı yenileme yükümlülüğünün alacaklı olan bankaya ait olduğu ancak Banka tarafından sigortanın yenilenmediği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, muris ...'in davalı Bankadan kullanmış olduğu krediden kaynaklı davacıların 13.376,88 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, karara karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece verilen 21.06.2021 tarihli ve 2020/6065 E., 2021/6858 K. sayılı ilamla; davalı bankanın ilk yıl yapılan ... sigortasının yenilenmesine ilişkin bildirim yapma ve bilgilendirme sorumluluğunu yerine getirmediği, murisin ise sigortanın yenilenip yenilenmediğini takip etmediği, tarafların müterafik kusurlu oldukları, Mahkemece tarafların kusur oranları takdir edilmek suretiyle sonucuna göre bir hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; sigortanın yenilenmemesinden davacıların murisi ile bankanın eşit oranda kusurlu oldukları, takibe girişilen asıl alacak 12.434,95 TL üzerinden %50 oranında murisin müterafik kusuruna isabet eden 6.217,47 TL'den mirasçıların sorumlu olacağı, bankanın %50 oranında sorumluluğu bulunduğu, buna göre 6.217,47 TL'den davacıların sorumlu olmadıkları, davacıların bu miktar yönünden davada haklı oldukları gerekçesiyle; davanın kabulüne, davacıların 6.217,47 TL ana para borcu ile bu ana para borcuna karşılık gelen faiz borcundan borçlu olmadıklarının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı yanın icra takibinin iptali ve icra inkar tazminatı istemlerinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacılar vekili; sigorta ve bireysel kredi sözleşmeleri uyarınca ... sigortasını yenileme yükümlülüğünün davalı bankada olduğunu, davalının kendi kusur ve ihmali neticesinde sigortayı yenilemediğini, müvekkillerinin murisinin banka nezdinde açtığı hesabın vadesiz kredili mevduat hesabı olduğunu, hesapta para olmasa dahi kredili mevduat hesabından para çekebileceğini, murisin %50 oranında müterafik kusurlu bulunmasının hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalı vekili; kredi sözleşmesi ve yönetmelik uyarınca poliçe yenileme sorumluluğunun davacıya ait olduğunu, bankanın poliçenin yenilenmesinde yükümlülüğü olduğu düşünülse dahi davacıların murisinin poliçenin yenilenme tarihlerinde, Banka nezdindeki hesabında poliçe yenileme bedeline yetecek kadar bir tutarı bulundurma yükümlülüğünün bulunduğunu, müterafik kusur hesaplamasının hatalı olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacıların murisi ile davalı Banka arasında imzalanan kredisi sözleşmesi kapsamında ... sigortası yapılmaması nedeniyle borçlu olmadıklarının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

06.02.1959 tarihli ve 13/5 ile 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları.

3. Değerlendirme

Mahkemece uyulan bozma ilamında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak karar verildiği, müterafik kusur nedeniyle Mahkemece takdir edilen kusur oranının hakkaniyete uygun olduğu, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen kısımlar hakkında yeniden inceleme yapılamayacağı anlaşılmakla, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davalılara yükletilmesine,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılara iadesine,

1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

02.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.