"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/355 E., 2023/272 K.
Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar davacı - birleşen davalı vekili tarafından duruşmasız, davalı - birleşen davacı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 25.02.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davacı - birleşen davalı vekili Avukat ..., davalı - birleşen davacı vekili Avukat ... davalı vekili Avukat ...'nun sözlü açıklaması dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Asıl davada davacı vekili; müvekkilinin 8 nolu parselde inşaa edilen 1. katta bulunan iki daire ile zemin katın tamamı ve bodrum katları davalıya 21.05.2009 tarihli sözleşme ile sattığını, 1.150.000,00 TL olan satış bedelinin ödeme koşullarının sözleşme ile belirlendiğini, sözleşmeye göre sıvası yapılmış olarak teslimi gerekirken, sözleşme dışı pek çok imalat yapıldığını, tapu devrinin de verildiğini ancak, satış bedeli bakiyesi ile yapılan imalatların bedelinden şimdilik 50.000,00 TL'nin gecikme faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı asıl davada davalı vekili; geç teslim nedeni ile kira kaybı bedeli ile 2. bodrum katın sığınağa çevrilmesinden dolayı eksik teslim nedeni ile oluşan zararından şimdilik 100.000,00 TL'nin teslim tarihinden temerrüt faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Asıl davada davalı vekili; davacının sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmediğini, ayıplı olarak teslim edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davalı vekili; davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 09.07.2015 tarihli kararı ile, asıl davanın kısmen kabulüne, toplam 204.545,00 TL'nin 50.000,00 TL'ye temerrüt tarihi 22.07.2010 tarihinden kalan bedelin ıslah tarihinden yıllık %18 temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline, birleşen davanın da kısmen kabulü ile, 60.000,00 TL kira kaybının dava tarihinden işleyecek temerrüt faizi ile davalı-karşı davacıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Yargıtay 13. Hukuk (kapatılan) Dairesinin 28.09.2017 tarihli kararıyla; Mahkemece sözleşmede belirtilen şekilde kaba inşaat halinde teslim edileceği gözetilerek, bu hali ile taşınmazın davalıya fiilen teslim edildiği tarih araştırılarak bu tarihe kadar olan kira kaybının tahsiline karar verilmesi gerektiği, temerrüt faizi açısından %18 oranının ne şekilde bulunduğu açıklanmadığı gibi birleşen davada da temerrüt faiz oranının ne olduğunun yazılmadığı, davacının ıslah ettiği alacak kalemleri için de, yazılı ihtarın davalıya tebliğ tarihi ile temerrüde düştüğü kabul edilerek faizin bu tarihten itibaren başlatılması gerekirken, ıslah tarihinden itibaren faize karar verilemeyeceği gerekçesiyle kararın bozulmasına, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, davalı birleşen davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, asıl dava dosyası yönünden; davanın kısmen kabulüne,175.545,00 TL ödenmeyen imalat bedeli ile 29.000,00 TL fazla imalat bedeli olan toplam 204.545,00 TL'nin Bakırköy 3. İcra Dairesinin 2010/25427 E. sayılı takip dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla temerrüt tarihi olan 22.07.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, birleşen dava dosyası yönünden davanın kısmen kabulüne, eksik yer verilmesinden kaynaklı 40.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 25.07.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 32.450,00 TL kira kaybından kaynaklı tazminatın temerrüt tarihi olan 25.07.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Sebepleri
1. Davacı - birleşen davalı (.... Kozmetik şirketi) vekili; hiçbir gerekçe gösterilmeden yasal faize hükmedildiğini, bilirkişi raporları arasında çelişki olduğunu, teslim tarihinin net olarak tespit edilemediğini, dava konusu dairelerin kat irtifakı tesisinden de önce davalı - birleşen dava davacısı ...'nın elinde olduğunu, daireler kaba inşaat halinde ve dükkana bir takım ilave imalatlar yapılarak teslim edildiğine göre, dairelerin dükkandan en az 1 ay daha önce teslim edildiğini, bozmaya konu edilmeyen ve usuli müktesep hak teşkil eden bazı hususlarda tamamıyla farklı bir karar verildiğini, bodrum katın eksik teslimiyle ilgili olarak yapılan ilavelerin davalıya teslimden sonra davalı tarafından yapıldığını, harç ve masrafın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı - birleşen davacı vekili; teslim tarihinin yanlış hesaplandığını, davacı karşı davalı müteahhit firmanın sözleşmesel yükümlülüğünü tam ve eksiksiz, zamanında ifa etmeden müvekkilden bakiye kalan bedelini talep etme hakkı olmadığını, aldatıldığını, m2 bazında hesaplama yapılmadığını, yasal faiz uygulamasının doğru olduğunu, belirsiz alacak davası açılamayacağını ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, asıl ve birleşen davada taraflar arasında düzenlenen 21.05.2009 ve 15.08.2009 tarihli gayrimenkul satış sözleşmelerine dayalı alacak ve tazminat istemine ilişkindir.
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uymakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı, özellikle ileri sürülen temyiz sebeplerine göre; taraf vekillerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple,
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
28.000,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin karşılıklı alınıp, birbirlerine verilmesine,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,
6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,25.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.