Logo

3. Hukuk Dairesi2024/2832 E. 2024/4296 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı doktorun tıbbi uygulama hatası nedeniyle davacının gözünde oluşan görme kaybından dolayı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uyularak alınan bilirkişi raporunda, davalı doktorun tıbbi uygulama hatası bulunmadığı ve davacının görme kaybının hastalığın doğal seyri içerisinde gerçekleştiği belirtildiğinden davacı vekilinin temyiz ve karar düzeltme istemlerinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi

SAYISI : 2020/313 E., 2022/706 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 29.02.2024 tarihli ve 2023/2688 E., 2024/877 K. sayılı ilamıyla Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin ... Madencilik İşletme Ltd Şti'nin yer altı linyit madeni kömür ocağında çalışmakta iken 16.01.2006 tarihinde gözüne kömür parçası ve çamur gelmesi neticesinde iş kazası geçirdiğini, bir gözündeki görme işlevini kaybettiğini, davalı Göz Hastalığı Uzmanı tarafından yeterli dikkat ve özen gösterilmediğini, yapılan tedavinin iyileşme sağlamayarak tam tersine durumunu kötüleştirdiğini, eksik ve yanlış tedavi nedeniyle, görme kaybının önlenemediğini, görme kaybı oluşmasında kusur ve ihmali bulunan davalı doktor tarafından maddi ve manevi olarak zarara uğratıldığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin dava ve hakları saklı tutularak 100,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi olmak üzere toplamda 100.100,00 TL'nin olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının iddialarının doğru olmadığını, davacının 10.01.2007 tarihli Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesindeki ifadesinde, 1983 yılında sağ gözünü cam kestiğini, ameliyat olduğunu, çok az gördüğünü beyan ettiğini, Uzunköprü Devlet Hastanesinde 13.03.2006 tarihinde göz tansiyonu nedeniyle görme yeteneğinin yitildiğine dair teşhis konulduğunu, farklı tarihlerde de glokom teşhisi bulunduğunu, iş kazasından önce rahatsızlığı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 04.02.2016 tarihli ve 2015/451 E., 2016/130 K. sayılı kararıyla; Adli Tıp Kurumu raporunda davacının kaza öncesi ve kaza sonrasında gözünde meydana gelen görme kaybında davalı tarafından yapılan tedavinin maluliyette bir rol oynamadığı, maluliyetin artmasında hekim uygulamalarının katkısının bulunmadığı belirtildiği, davalının kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKI YARGILAMA SÜRECI

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı, davacı vekili temyiz isteminde bulunmustur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 09.12.2019 tarihli ve 2016/28162 E., 2019/12211 K. sayılı ilamıyla; ".... Dosya içerisinde olayla ilgili Adli Tıp Kurumu tarafından alınan 20.09.2013 tarihli raporda, davalı doktorun tıbbi ihmali olmadığı belirtilmiş, Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulu tarafından verilen 05.05.2014 tarihli raporda da doktorun kusuru bulunmadığı hususu tekrar mütalaa olunmuştur. Davacı, alınan raporlara itiraz etmiş, özellikle üniversite hastanesinden konu ile ilgili yeniden bir rapor alınmasını mahkemeden istemişse de, bu husus Mahkemece değerlendirilmemiştir. O halde mahkemece, davacının iddiaları ve özellikle bilirkişi raporlarına yaptıkları itirazlar da değerlendirilip tartışılmak üzere üniversite öğretim üyelerinden oluşturulacak, konusunda uzman, akademik kariyere sahip yeni bir bilirkişi kurulundan nedenlerini açıklayıcı, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. " gerekçesiyle, karar bozulmuştur.

B. Bozmaya uyularak verilen karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma sonrası alınan Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi heyet raporunda, davacının kaza öncesi ve kaza sonrasında gözünde meydana gelen görme kaybına ilişkin maluliyette davalı tarafından yapılan tedavinin etkisinin olmadığı, maluliyetin meydana gelmesinde yahut artmasında hekim uygulamalarının katkısının bulunmadığının belirtildiği, davalının kusur yahut ihmali bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 29.02.2024 tarihli ve 2023/2688 E.,2024/877 K. sayılı ilamıyla; Mahkemece bozmaya uygun olarak yapılan araştırma neticesinde dosyaya sunulan bilirkişi heyeti raporuna göre, davalı tarafından uygulanan tedavinin uygun olduğu, uygulanan tedavinin sempatik oftalmi gelişiminde etkisinin olmadığı, sempatik oftalminin görmeyi tehdit eden bir hastalık olduğu göz önüne alındığında, sol gözdeki görme azalmasının hastalığın seyrinde meydana gelmesinin muhtemel olacağı, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde hastalığın tedavisi için başlanan kortizon ve siklosporin gibi ilaçlara bağlı görülen yan etkilerin bu ilaçların kullarımı sırasında meydana gelebilecek öngörülebilir yan etkiler olduğu, ancak görme fonksiyonunun korunması için bu ilaçlar ile tedavinin elzem bulunduğu (hastanın gören tek gözü olduğu için), bu nedenlerle hastanın tedavisinde tıbbi uygulama hatası bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz itirazları reddedilerek kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davacı vekili; temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle kararın düzeltilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vekilin özen yükümlülüğüne aykırı davranması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 04.02.1959 tarihli 21/9 sayılı ve 09.05.1960 tarihli 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararları.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 502 ve devamı maddeleri.

3.Değerlendirme

Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle bozma ilamı sonrasında alınan bilirkişi heyet raporunda yapılan değerlendirmeler de nazara alındığında sonuç olarak davacı hastanın tedavisinde tıbbi uygulama hatası bulunmadığının açık şekilde ifade edilmesine göre, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde bulunmayan karar düzeltme isteminin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezasının mahallinde düzeltme isteyenden alınmasına,

12.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.