Logo

3. Hukuk Dairesi2024/348 E. 2024/4137 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Satın alınan taşınmazdaki ayıplar nedeniyle bedel indirimi talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporu ile tespit edilen açık ve gizli ayıplar yönünden yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunulmadığı, ayrıca ağır kusurlu gizli ayıplar için daha önce protokol ile bedel indirimi yapıldığı gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi

SAYISI : 2022/5 E., 2023/395 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili, müvekkillerinin Muğla ili ... ilçesinde bulunan ... Resort isimli siteden 3 adet villayı davalı şirketten 28.09.2007 tarihinde satın aldıklarını, villaların tesliminin yapıldığını ancak ayıp ve eksik işlerin mevcut olduğunu, davalı şirkete ....Noterliğinin 10.06.2009 tarih ve 11101 yevmiye numaralı ihtarname ile ayıp ihbarında bulunulduğunu ve yine ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/165 D. İş sayılı dosyası ile delil tespiti yapıldığını belirterek; gayrimenkullerde ve tüm site bazında var olan eksik işlerin, projeye aykırılıkların ve kullanımla ortaya çıkan gizli ayıpların meydana getirdiği değer kaybı sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL bedel indiriminin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında sunduğu ıslah dilekçesi ile talebini 225.000,00 TL olarak artırmıştır.

II. CEVAP

Davalı şirket vekili, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, 27.04.2012 tarihli, 2010/13 E., 2012/403 K. sayılı kararıyla, davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 24.12.2013 tarihli, 2013/12531 E., 2013/32551 K. sayılı ilamıyla, konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarında zamanaşımı süresinin beş yıl olması nedeniyle davanın zamanaşımı süresi dolmadan açıldığından bozma kararı verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 14.05.2015 tarihli, 2015/151 E., 2015/416 K. sayılı kararıyla davanın kabulüne, 225.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 22.12.2016 tarihli ve 2015/33644 E., 2016/24074 K. sayılı ilamıyla; davalının sair temyiz itirazları red edilerek dava dilekçesinde davacıların ... ve ... olmasına rağmen karar başlığında davacı olarak yalnızca ...'un gösterilmesi ve dosya kapsamından davacıların ayıp olarak ileri sürdükleri eksiklerin gizli ayıp mı açık ayıp mı olduğu ve buna göre ihbar yükümlülüğünün yasal süresinde yerine getirilip getirilmediği hususunun değerlendirilmediği hususu ile birlikte, yine taraflar arasında imzalanan 18.06.2007 tarihli protokolün 7 nci maddesinde yer alan ve ayıba ilişkin düzenleme içeren “Satıcı ayrıca inşaatın taraflar arasında satış sırasında anlaşıldığı şekliyle yapılmış olmasından dolayı 30.06.2007 tarihinde satıcıya ödemesi gereken ve vadesi gelen son taksit tutarından 10.000.00 GBP (On bin İngiliz Sterlini) tutarında nakit indirim yapmayı kabul, beyan ve taahhüt eder.” hükmünün dikkate alınıp tartışılmadığı gerekçesi ile bozma kararı verilmiştir.

C. Üçüncü Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 14.03.2019 tarihli, 2018/438 E., 2019/69 K. sayılı kararla; ayıp ihbarının süresinde olmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2. Dairemizin 19.10.2020 tarihli, 2020/3294 E., 2020/5762 K. sayılı ilamıyla bozma ilamı sonrasında Yargıtay denetimine elverişli olmayan bozma öncesi 21.10.2008 tarihli teknik rapor ve 01.09.2009 tarihli Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan tespitten sonraki bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmiş olduğundan bozma gereğinin yerine getirilmediği belirtilerek dosyanın önceki bilirkişiler dışında seçilecek konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdii ile, dava konusu taşınmazlardaki gizli ve açık ayıplar ayrı ayrı belirlenip, ayıpların niteliğine göre “gizli ayıp” olarak nitelendirilen imalatların, niteliği ve ortaya çıktıkları (mevsimlerdeki yağmur, kar, güneş ve ısı durumları dikkate alınarak bu ayıpların ne zaman oluştuğu ya da oluşacağı ve bunu normal vasıflardaki bir tüketicinin ne zaman fark edebileceği) zaman dilimi dikkate alınarak yasal süresi içinde ayıp ihbarının yasanın öngördüğü sürelerde yapılıp yapılmadığı hususları değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında belirtilen kararıyla, bozmaya uyularak alınan bilirkişi raporu ile açık ve gizli ayıplar belirlenerek, açık ve gizli ayıplar yönünden yasal süresi içinde ayıp ihbarının yapılmadığı, ağır kusurlu gizli ayıp olarak tespit edilen taş duvarlar ve havuz-havuz altı imalatlarının karşılığında protokolün 7.maddesinde, satıcının inşaatın taraflar arasında anlaşıldığı şekliyle yapılmış olmasından dolayı 30.06.2007 tarihinde satıcıya ödemesi gereken ve vadesi gelen son taksit tutarından 10.000,00 GBP tutarında nakit indirim yaptığı, ikinci kez satış bedeli indirimi yapılması yönündeki davacılar talebinin mükerrer olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepler

Davacılar vekili; eksik iş ve ayıp kavramının birbirinden farklı kavramlar olduklarını, eksik iş için herhangi bir ihbar yükümlülüğü bulunmadığını, bilirkişi raporlarında eksik iş ve gizli ayıpların listelendiğini fakat bunların sebep olduğu değer kaybının ayrı ayrı hesaplanmadığını, 18.06.2007 tarihli protokolün vaziyet planı değişikliğini kabul eden bir protokol olduğunu, eksik iş veya gizli ayıpların kabulü anlamına gelmediğini ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taşınmazdaki ayıp nedeniyle bedel indirim istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4 üncü maddesi

2. 09.05.1960 tarihli, 21/9 sayılı ve 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK.

3. Değerlendirme

Temyize konu edilen Mahkeme kararının; uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde inceleme ve araştırma yapılarak yine bozma kararında belirtilen hukuki esaslar gereğince verildiği, bozma kararının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan kısımlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine imkan bulunmadığı, hükme dayanak teşkil eden bilirkişi raporu ile gizli ve açık ayıpların ayrı ayrı belirlendiği, ayıpların niteliğine göre ayıp ihbarının yasanın öngördüğü sürede yapılmadığı anlaşılmakla; davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

09.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.