"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2616 E., 2023/2753 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/263 E., 2022/240 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 25.02.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacı ile davalı arasında 17.01.2017 tarihinde düzenlenen 2017 Yılı Götürü Bedel Üzerinden Sağlık Hizmeti Alım Sözleşmesinde fatura bedelinin 216.000.000,00 TL olarak belirlendiğini, 2017 yılı içerisinde karşılıklı mutabakat ile revizyon yapılarak sözleşme tutarının 224.794.581 TL'ye yükseltildiğini, 2017 yılında Cerrahpaşa Tıp Fakültesinin sunduğu sağlık hizmeti karşılığında toplam 211.323.298,33 TL fatura tutarı gerçekleştiğini, sözleşme tutarı ile fatura tutarı arasındaki 13.471.282,67 TL farkın, 2018 yılı Götürü Bedel Sözleşme tutarından mahsup edilerek, 2018 yılında Ocak, Şubat ve Mart aylarında kesinti olarak yansıtıldığını, davalı Kurum tarafından 2017 yılında ilaç kesintisi olarak gerçekleştirilen 24.890.608,67 TL ilaç bedelinin 2017 Yılı Götürü Bedel Sözleşmesine göre Hastane tarafından karşılanması ve Kuruma fatura edilmesi halinde 236.213.907 TL miktara ulaşacağını, bu sayede revize edilen 224.794.581 TL sözleşme bedelinin gerçekleşeceğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 13.471.282,67 TL miktarın kesinti tarihlerinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; yetkili ve görevli mahkemenin Ankara Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, yapılan işlemlerin Götürü Bedel Üzerinden Sağlık Hizmeti Alım Sözleşmesi Usul ve Esasların (6/2) maddesine uygun olduğunu, Cerrahpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesinin 2017 yılında müvekkiline 224.794.581,99 TL sağlık hizmeti faturalandırdığını, müvekkili tarafından belirtilen miktarın ödendiğini, Üniversitenin yıl sonu tahakkuk tutarının 211.237.108,26 TL olduğunu, davacı tarafa 13.557.473,73 TL fazla ödeme yapıldığını, belirtilen miktarın davacı taraftan 2018 yılı Ocak, Şubat ve Mart ayında tahsil edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafın temini zorunlu ilaçları ihaleye çıkıldığı halde temin edemediği, davacı tarafından sağlık hizmetinin sürdürülebilmesi ve hasta mağduriyeti yaşanmaması adına, bu ilaçların dış eczaneye reçete edilerek temin edildiği, bu halde mahsup tutarı olan reçete bedellerinin fatura tutarına eklenmesi gerektiği, bu durumda ek sözleşmede yer alan götürü bedel bütçesinin aşılmış olduğu, sonuç olarak davalı Kurumun davacı taraftan 2018 yılı Ocak, Şubat ve Mart aylarında kesinti suretiyle yapılan 13.471.282,67 TL miktarın, sözleşmenin özüne, SUT'a, tıbbi gereklere ve hasta menfaatlerine aykırı olduğu, davacı tarafın hak edişlerinden yapılan kesinti tarihleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi ve davanın açıldığı tarih göz önünde tutulduğunda, davalı vekilinin zamanaşımı def'inin hiçbir hukuki gerekçesinin bulunmadığı, her ne kadar davacı tarafça belirtilen miktarın kesinti tarihlerinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı taraftan tahsiline karar verilmesi talep edilmiş ise de, dava konusu yapılan alacağın, varlığı ve miktarının yargılama yapılmasını zorunlu kıldığı, bu durumda davalı tarafın dava tarihinde temerrüte düşmüş sayılacağı gerekçesiyle, davanın kabulüne, davacı tarafın talep etmiş olduğu 13.471.282,67 TL'nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun'un 1. maddesi gereğince işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
IV. İSTİNAF
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı Kurumun sözleşmenin (6/2) maddesinde yer alan hüküm gereği 13.471.282,67 TL kesinti yaptığı 2017 yılında haricen reçete bedeli olarak davacının eczanelere ödediği miktarın 24.890.608,67 TL olduğu, sözleşmeye göre yatarak tedavi gören hastaların reçete bedellerinin götürü bedel içinde Kuruma fatura edileceği, götürü bedel rakamına yatarak tedavi gören hastaların ilaç bedellerinin de dahil olduğu, hastanenin yeterli ilaçları satın alamaması nedeniyle yatarak tedavi gören hastalar için harici reçete düzenleyip, bu ilaçların hastalar eliyle özel eczanelerden temin edilerek hastalarda kullanıldığı, götürü bedel sözleşmesine göre yatarak tedavi gören hastaların ilaçları olan 24.890.608,67 TL'nin eczanelerden karşılanarak Kuruma fatura edildiği, bu rakamın da götürü bedel rakamına dahil edilmesinin gerektiği, götürü bedelin tamamlandığı dikkate alındığında sözleşmenin (6.) maddesinin uygulanamayacağı, davalı Kurum tarafından yapılan 13.471.282,67 TL'lik kesintinin yerinde olmadığı, davalı Kurumun kesinti tarihi itibariyle ödenmeyen kısım için temerrüde düştüğü açık olduğuna göre, hüküm altına alınan miktar için kesinti tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğinden bahisle; davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine, davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden davanın kabulü ile davacı tarafın talep etmiş olduğu 13.471.282,67 TL'nin kesinti tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; karara karşı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, 08.01.2022 tarihli bilirkişi raporunda Kurum işleminin yerinde olduğu belirtilmesine rağmen dikkate alınmadığını, 17.04.2022 tarihli bilirkişi raporunun eksik ve hatalı değerlendirmeye dayalı olduğunu, ek ve asıl rapor arasında çelişki bulunmasına rağmen Mahkemece hükme esas alındığını, kesintinin davacı ile yapılan Götürü Bedel Üzerinden Sağlık Hizmeti Alım Sözleşmesi hükümlerine uygun olduğunu, hizmet sunucuları tarafından temini zorunlu ilaçların hizmet sunucuları tarafından temin edilmeyerek Kurumca bedelleri ödenen bu ilaç tutarlarının sağlık hizmeti sunucularının yıl sonu tahakkuk tutarlarına dahil edileceği yönünde düzenleme bulunmadığını ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, sözleşme gereği yapılması gereken ödemelerden yapılan kesintinin tahsili istemine ilişkindir. .
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçenin benzer uyuşmazlık hakkında Dairece verilen 15.03.2022 tarihli 2021/6378 E., 2022/2280 K. sayılı emsal kararına uygun olduğunun anlaşılmasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
28.000,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.