"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacının avukat olduğunu, davalılar murisi ... adına vekili ... tarafından, ...’in hissedarı bulunduğu Ankara ili, Çankaya ilçesi, Yalıncak köyü, 196 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el atma nedeniyle ODTÜ aleyhine açılan tazminat davasında görev alması için 07.04.2009 tarihli vekaletnamesi ile vekil tayin edildiğini, davalılar murisi ile 11.11.2009 tarihli avukatlık ücret sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/228 E. sayılı dosyasında açmış olduğu davanın 30.11.2010 tarihli karar ile 20 yıllık hak düşürücü süre nedeniyle reddedildiğini, Yargıtay tarafından kararın bozulması üzerine dosyanın 07.06.2012 tarihinde davanın kabulü ile sonuçlandığını ve davalı idarenin 1.795.285,80 TL tazminata mahkum edildiğini, kararın 02.06.2014 tarihinde kesinleştiğini, davalılar murisi ...'in 17.05.2012 tarihinde vefatı üzerine davalıların her birinin müvekiline vekalet verdiğini ve her bir davalı ile ayrı ayrı ücret sözleşmesi imzalandığını, mahkeme kararı kesinleştikten sonra 23.01.2015 tarihinde Gölbaşı İcra Müdürlüğünün 2015/332 E. sayılı dosyasında takip başlattığını, icra işlemlerinin devamı sırasında davalıların 14.10.2015 tarihinde davacı vekili haksız olarak azlettiklerini, haksız azil nedeniyle müvekkilinin akdi ve yasal karşı yan ücretlerinin ödenmesi için 29.11.2016 tarihli ihtar gönderildiğini ancak bugüne kadar ödeme yapılmadığını ileri sürerek, 448.821,00 TL akdi vekalet ücreti, 2.200,00 TL karşı yan vekalet ücreti, 269.926,00 TL icra takibi akdi vekalet ücreti ve 90.138,00 TL icra karşı yan vekalet ücreti olmak üzere toplam 811.085,00 TL alacağın, azil tarihi olan 14.10.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile taraflardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; davacının takip ettiği dosyalar hakkında hiç bir bilgilendirme yapmadığını, dosyadaki her gelişmeden çok geç haberdar olduklarını, yanlış bilgilendirildiklerini, davanın sonucunun çok geciktiğini,eksik beyanlarla müvekkillerinin iradesinin tam açığa çıkarılmadığını, bilgi alamayan müvekkillerinin kendilerine başvurusu sonrasında da bilgi almayı başaramadıklarını, müvekkiline "daha fazla bilgi isterseniz bu işi komple bırakacağız" şeklinde vekilin, sadakat ve özen yükümlülüğüyle bağdaşmayan mail gönderildiğini, Gölbaşı İcra Müdürlüğünün 2015/332 E. sayılı dosyasına garameten yatırılan ücretlerden müvekkilinin haberdar edilmediğini, mail yazışmalarında da yatan parayı müvekkilinden gizlediğini savunarak, azlin haklı olması nedeniyle davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalılar tarafından vekilin azlini haklı gösteren ya da vekilin özen yükümlülüğüne aykırı davranışı olduğunu ortaya koyan bir belge ya da somut bir delilin dosya kapsamında bulunmadığı, vekil tarafından davalılar ile gerekli ve yeterli bilgi paylaşımında bulunulduğu, bilirkişi raporunun usul ve yasa ile dosya içeriğine uygun ve denetime elverişli şekilde düzenlenerek hükme esas alındığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüyle, 808.562,73 TL vekalet ücretinin davanın açıldığı 09.07.2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalılar vekili; davada tüketici mahkemesinin görevli olduğunu, davacı vekilin azlini haklı gösteren ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı olduğunu ortaya koyan delillerin dosyaya sunulduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporuna itirazlarının Mahkemece dikkate alınmadığını, azlin haklı olduğunu, davacıdan bilgi alınamadığını, süreç hakkında yeterli açıklama yapılmadığını, icra dosyasına borçlu idare tarafından gönderilen paradan kendilerinin haberdar edilmediğini, davalılar Bedii ve ...'in ahu kabz yetkisi verdiklerini, diğerlerinin vermediğini, taraflar arasında yapılan avukatlık ücret sözleşmelerinin geçerli olmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere ancak azil öncesi yapılan işler nedeniyle hak ve nesafete göre ücret verilebileceğini, dosya içerisine garameten yatan para bilgilerinin kendileri ile paylaşılmadığını belirterek, İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamı, mevcut delil durumu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli, denetime ve somut olayın özelliklerine uygun olması, davacının azledildiği tarihe kadar üzerine düşeni yerine getirdiğinin anlaşılması ve davalılar tarafından azlin haklı olduğunun ispatlanamamasına göre Mahkemenin azlin haksız olduğu yönündeki kabulünde bir isabetsizlik bulunmaması, haksız azil nedeniyle vekalet ücreti alacağının azil tarihi itibariyle muaccel olması dikkate alındığında, Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle, davalıların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili; istinaf başvuru dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek, kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki vekalet ilişkisinden kaynaklanan vekalet ücreti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 174 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1. Avukatlık Kanunu'nun "Avukatın işi takipten vazgeçmesi, azli ve ücretin gününde ödenmemesi" başlıklı 174 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; "Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez." hükmü mevcuttur. Bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil, avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir.
2.Temyizen incelenen kararda, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve davalılar tarafından cevap dilekçesinde ileri sürülen azil nedenlerine göre azlin haklı nedene dayanmadığı ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olduğu anlaşıldığından, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edenlere yükletilmesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,07.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.