"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/1618 E., 2022/534 K.
İHBAR OLUNAN : Gökalpler İnş. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 27. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/175 E., 2019/155 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin, emlak satış ve kiralama işi yapan davalı şirket yetkilileri ile görüşerek taşınmaz altın almak istediğini, bunun üzerine davalı şirket çalışanlarının müvekkiline 170 Ada 2 Parsel ve 170 Ada 3 Parsel sayılı taşınmazları önererek mezkur taşınmazları müvekkiline yerinde gösterdiğini, müvekkil ile davalının prensipte sözlü olarak anlaşarak 400.000,00 TL kaparo bedelini 12.10.2017 tarihinde davalıya gönderdiğini, taşınmazların satışına geçilmeden kapora ödendikten sonra mimari projeye aykırı yapıldığı için ruhsat problemi yaşandığını ve taşınmazlar üzerinde 6.000.000,00 TL bedelli ipotek şerhi olduğunun öğrenildiğini, davacının, 16.10.2017 tarihinde davalıya yaptığı yazılı başvuru ile sözlü olarak akdettikleri satım sözleşmesinden döndüğünü bildirmek suretiyle kapora bedelinin iadesini talep ettiğini, davalının 300.000,00 TL kapora bedelini mülk sahibine gönderildiğinden bahisle iade etmemesi üzerine 300.000 TL kapora bedelinin iadesi için icra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek davalının icra dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacının, alıcı olduğu parsellerdeki taşınmazların satın alınması konusunda dava dışı satıcı şirket ile anlaştığını, yapılan anlaşmaya istinaden sözleşmenin kurulduğunu ortaya koymak adına müvekkili davalının hesabına konutların alımı için kapora açıklaması ile 400.000,00 TL havale ettiğini, müvekkili şirketin, davacının talebi üzerine 300.000,00 TL'yi kapora bedeli olarak dava dışı satıcı şirket hesabına gönderdiğini, davacının dava konusu taşınmazı satın almaktan vazgeçtiğini, kaparo bedelinin tarafına iade edilmesini talep ettiğini, davalının uhdesindeki 100.000,00 TL'nin davacının hesabına havale edildiğini, satıcıya gönderilen 300.000,00 TL'nin davalıdan talep edilemeyeceğini, davalıya husumet düşmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; alım satıma konu gayrimenkulün ayıplı olması sebebiyle davacının alım satımdan vazgeçmekte haklı olduğu, kaporanın da peşinat olmayıp sözleşmeden dönülmesi halinde iadesi gereken bir bedel olduğu, bu bedelin de davacı ile sözleşme yapan davalıya teslim edildiği, böylece sözleşmeden cayılmakla kaporanın iadesi gerekmekte olup sözleşmenin tarafı olan davalı şirketin bu kaporayı uhdesinde tutarak sözleşmenin kurulması veya kurulmamasına göre ilgili tarafa iadesi gerektiği, kaporayı satıcıya iade ettiğini iddia eden davalının savunmasının satıcı ile kendisi arasındaki iç ilişki olduğu ve davacıyı bağlamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, alacak likit olduğundan asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına ve özellikle pey akçesinin davalı simsara ödenmiş olmasına, davalı simsar ile taşınmaz satımına yönelik simsarlık sözleşmesi yapıldığına, taşınmaz satıcı ile satım sözleşmesi yapıldığına ilişkin de her hangi bir sözleşme dosya kapsamında yer almamasına, pey akçesinin davalı yanca alındığının davalı yanın kabulünde olmasına, bu durumda aldığı pey akçesini geri vermekle yükümlü olmasına göre davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının gönderdiği 400.000,00 TL kaporanın 300.000,00 TL sinin satıcı şirket hesabına gönderdiğini, kalan 100.000,00 TL'nin davacıya iade edildiğini, davalının sözleşmenin tarafı olmadığını, simsarlık görevi üstlendiğini, simsarlık sözleşmesine vekalet sözleşmesi hükümlerinin uygulanacağını, vekilin aldıklarını vekalet verene vermekle yükümlü olduğunu, müvekkilinin kanuni yükümlülüğünü yerine getirdiğini, istemin muhatabının davalı olmadığını, davanın haksız kazanç sağlamaya yönelik olduğunu, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu dile getirerek hükmün bozulmasına karar verilemesini talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, simsarlık sözleşmesine dayalı olarak ödenen pay akçesinin tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen gerekçelere ve özellikle davalıya gönderilen kaporanın davalı tarafından bekletilerek, davacının sözleşmeden dönmesi üzerine davalıya gönderilen kaporadan kalan 300.000,00 TL'nin davacıya ödenmesinin gerektiğinin anlaşılmasına göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yüklenmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.