"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/3014 E., 2023/1398 K.
Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; elektrik abonesi olduğu davalı şirketin kaçak elektrik kullandığı gerekçesiyle müvekkili hakkında 24.673,00 TL ve 43.415,75 TL olmak üzere iki ayrı kaçak elektrik tahakkuku yaptığını, yapılan tahakkukun haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek; dava konusu kaçak tahakkuku ve işletilen faiz olmak üzere toplam 68.088,75 TL'den fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 9.000,00 TL borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, 22.05.2013 tarihinde talebini 66.842,65 TL’ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacının tesise ve sayaca müdahale suretiyle kaçak elektrik kullandığının tespiti üzerine, mevzuata uygun olarak kaçak elektrik tahakkuku ve ek tahakkuk yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece verilen 19.03.2014 tarihli, kararla; davanın kısmen kabulü ile davacının 68.088,75 TL miktarlı borç nedeniyle 32.475,10 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1.Mahkemenin 19.03.2014 tarihli kararının içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 26.04.2018 tarihli ve 2016/17544 E., 2018/4623 K. sayılı kararıyla; sair temyiz itirazları reddedilerek, davacının borçlu olmadığını talep edip harçlandırdığı toplam 66.842,65 TL miktar içerisinde; 15.649,00 TL kaçak ve 27.537,00 TL kaçak ek tahakkuku ile ayrıca bu meblağlara işlemiş faizin de bulunduğu, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davalının istemekte haklı olduğu asıl alacak miktarının 35.613,65 TL olduğu yönünde kanaat belirtildiği, ancak işlemiş faiz yönünden hesaplama yapılmadığından bahisle karar bozulmuştur.
2.Bozmaya uyan Mahkemece verilen 19.10.2021 tarihli, 2018/810 E., 2021/1130 K. sayılı kararla; davanın kısmen kabulü ile davacının 68.088,75 TL miktarlı borç nedeniyle 32.475,10 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 7.692,55 TL yasal faiz tutarının dava tarihinden itibaren işlemek üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunması üzerine Dairenin 15.06.2022 tarihli ve 2022/4312 E., 2022/5796 K sayılı kararıyla; sair temyiz itirazları reddedilerek, Mahkemece; ilk hükmün davalı yararına bozulduğu ve davalı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu göz önünde bulundurularak, davalı tarafından düzenlenen kaçak ve ek kaçak tahakkuku ile işlemiş faize yönelik, davacının dava değeri olarak belirlediği 66.842,65 TL’den, bozma öncesi hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen kaçak ek kaçak bedeli ile 7.692,55 TL işlemiş faiz miktarının mahsubu ile bakiye kısım yönünden davacının menfi tespit talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, karar bozulmuştur.
3.Bozmaya uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davanın kısmen kabulüne, davacının davalıya 68.088,75 TL miktarlı borç nedeniyle 24.782,55 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının kaçak elektrik kullandığının resmi evraklarla tespit edildiğini, kaçak tutanağının aksini iddia eden davacının bunu resmi belgeler ile ispatlaması gerektiğini beyan ederek, kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen kaçak ve ek tüketim bedeli ile işlemiş faizden sorumlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapıldığı, bozmanın kapsamı dışında kalan hususların incelenmesinin artık mümkün olmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,
HUMK'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
07.01.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.