Logo

3. Hukuk Dairesi2024/846 E. 2025/64 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Orman Kanunu'na muhalefet nedeniyle oluşan kurum zararının tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinde sanığın beraatine karar verilmesi ve hafriyat döküm alanının orman sınırları dışında olduğunun tespit edilmesi, hukuk hakimini bağlayıcı nitelikteki maddi olgular olarak değerlendirilerek, davacının tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1196 E., 2024/149 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Silivri 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/311 E., 2021/122 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; Silivri İlçesi ... Mahallesi sınırları içinde 466 numaralı bölmede madencilik faaliyetini sürdüren ... ve Çakıl Ürünlerinin 99.448 m² lik alanda işgal ve faydalanma suçu işlediği ile ilgili 12.10.2016 tarihli ve 11 seri 025 varak numaralı suç tutanağı tanzim edilerek suç duyurusunda bulunulması üzerine ceza davası açıldığını, davalı tarafa rızaen tahsilat yazısı tebliğ edilmesine rağmen idare zararının karşılanmadığını ileri sürerek; 481.545,12 TL tazminatın 12.10.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili; davacının hasım olarak gösterdiği ... Kum ve Çakıl Ürünlerinin tüzel kişiliği olmadığından davada tek davalı olduğunu, 12.10.2016 tarihinde tutulan suç tutanağında belirtilen koordinatların davalının faaliyetini yürüttüğü 2005/2 numaralı sahaya ait olmadığını, söz konusu sahanın davalının izinli ve ruhsatlı sahası olduğunu, ruhsatlı sahada 2010 yılından bu yana onlarca kez dilekçe vererek temdit süresinin uzatılmasını talep ettiklerini, davacı tarafından başvurunun kabul edilmediğinin bildirilmesi üzerine idari işlemin iptali için dava açtıklarını, koordinatları hatalı olan suç tutanağının gerçeklikle ilgisi bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Silivri 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/563 E. sayılı dosyasının içeriğinde mevcut bilirkişi raporlarının tetkikinde; dava konusu alanın tamamı orman sayılan yerlerden olduğu, 466 nolu orman bölmesinde geçmiş dönemde madencilik faaliyeti gerçekleştirildiği, tutanak alanının 06.01.2010 tarihine kadar orman izni verilen ruhsat alanının tamamını kapsadığı, alanın bütününe bakıldığında madencilik faaliyeti tamamlanmış alanların su ile kaplı gölet oluşturduğu, yer yer bitki örtüsünün yenilendiği, tutanak tutulan alanın işgal faydalanmanın yapıldığı alan bazında değerlendirilmediği şeklinde tespit yapıldığının anlaşıldığı, dava konusu edilen tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 22.04.2021 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Silivri 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/563 E. sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden incelenmesinde; müştekisinin Çatalca Orman Genel Müdürlüğü, sanığının ... olduğu, suçun 6831 sayılı Kanun'un 92/3. maddesine aykırılık olduğu, 31.10.2019 tarihinde sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla beraatine karar verildiği, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin 2019/8701 E., 2020/3817 K. sayılı ilamıyla "Uzman bilirkişi raporuna göre, hafriyatın döküldüğü iddia olunan yerin orman sınırları dışında olduğu belirlenmekle, atılı suçun unsurlarının oluşmadığının sabit oluşu karşısında, yerel mahkemece sanığın beraatine dair verilen kararda isabetsizlik görülmemiştir." gerekçesiyle esastan reddine kesin olarak karar verildiği, her ne kadar hukuk hakimi ceza hakimi tarafından verilen beraat kararıyla bağlı değilse de ceza mahkemesince tespit edilip kesinleşen maddi olgularla bağlı olduğu, mevcut delil durumuna göre ispat yükü kendisine düşen davacının iddiasını ispat edemediği, hafriyatın döküldüğü iddia olunan yerin orman sınırları dışında olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle; istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesince eksik inceleme yapılarak hüküm kurulduğunu, davalı tarafa cezai müeyyide uygulanmamasının kişinin hukuki sorumluluğunun bulunmadığı anlamına gelmediğini, hukuk hakiminin ceza mahkemesi kararı ile bağlı olmadığını, İlk Derece Mahkemesince yapılması gerekenin dava dilekçesinde belirttikleri hususlar kapsamında keşif yapılarak bilirkişi raporu aldırılması olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, 6831 sayılı Orman Kanunu'ndan kaynaklı kurum zararı sebebiyle tazminat istemine ilişkindir.

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında belirtilen gerekçeye ve ceza mahkemesince tespit edilen maddi olgunun hukuk hakimini bağlayacak olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.