Logo

3. Hukuk Dairesi2024/848 E. 2025/271 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ortak hesaptaki paranın davalı tarafından şahsi hesabına aktarılması nedeniyle düzenlenen arabuluculuk tutanağının geçersizliği iddiasıyla iptali ve haksız alıkonulan paranın iadesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Murisin akli melekelerinin yerinde olduğuna dair rapor ve murisin davalıya yardım amacıyla para verdiğine dair beyanı değerlendirilerek, davacının irade fesadı iddiasının ispatlanamaması nedeniyle, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1910 E., 2023/2094 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 20. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/208 E., 2022/237 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin babası ...'ın 2017 yılında eşinin vefatı sonrası müvekkilinin de Amerika'da ikamet etmesi sebebiyle Türkiye'de tek başına kaldığını, davalı ...'in, ...'ın teyzesinin kızı olduğunu, ...'ın çok yaşlı olması sebebiyle hesaplarını idare etmesi ve mali yükümlülüklerini yerine getirmesinin mümkün olmadığı için Türkiye'de en yakını olan ve güvendiği davalı ile ortak hesap açtığını ve davalıya yalnızca kendisine yardımcı olması amacıyla ortak hesaptan para çekme yetkisi tanıdığını, davalının, ... ile Av. Gül Kadı'nın birlikte yaşamaya başladıktan sonra ortak hesaptaki paradan ara ara olmak üzere 500.000,00 TL çekildiğini tespit ettiğini ve bu durumdan müvekkilinin haberdar olduğunu, irade fesadı altında imzalanan 21.08.2019 tarihli arabuluculuk anlaşmasının geçersizliği nedeniyle iptaline, banka kayıtlarının celbi sonrası yapılacak bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacak davalının vekalet görevini kötüye kullanması nedeniyle uğranılan tüm zararlara yönelik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davalının haksız olarak alıkoyduğu 2.000.000,00 TL'nin en yüksek mevduat faiziyle birlikte iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; dava konusu arabuluculuk anlaşmasının geçersiz olmadığını, ihtiyari değil zorunlu arabuluculuk anlaşması olduğunu belirterek davacının haksız davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; murisin iradesinin fesada uğradığının ispatlanamadığı, aksine davalının murisin ihtiyaçlarını gözetmesi nedeniyle, bu iyiliğe karşılık olarak 1.451.482,55 TL'yi davalıya bağışlamış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 01.06.2022 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayılı kararıyla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, ön inceleme aşamasında delillerin somutlaştırılması için usulüne uygun ihtarat yapılmadığını, tanık dinletme taleplerinin kabul edilmediğini, murisin bağışlama niyeti bulunmadığını, murisin korku ve panik içerisinde olduğunu, iradesinin sakatlanması sebebiyle arabuluculuk tutanağının iptali ile alıkoyulan bedelin iadesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, davacının murisi ile ortak hesabında bulunan parayı şahsi hesabına aktarmasından sonra şahsi hesabında bulunan para nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığın çözümü için düzenlenen arabuluculuk tutanağının geçersizliği nedeniyle iptali ve vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiası ile alacak istemine ilişkindir.

1. 6325 Sayılı Arabuluculuk Kanunu (6325 sayılı Kanunu) 3. maddesi ile “Taraflar, arabulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek, sonuçlandırmak veya bu süreçten vazgeçmek konusunda serbesttirler.” denilmek suretiyle arabulucuya başvurunun, sürecin devamının ve sonlanmasının iradiliğinden bahsetmektedir. Aynı hükmün ikinci fıkrasına göre: “Taraflar, gerek arabulucuya başvururken gerekse tüm süreç boyunca eşit haklara sahiptirler.”

2. Yine Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği m. 5/1’e göre “Taraflar bu sürecin içine zorla dahil edilemezler”. İradilik ilkesi ihlal edilen arabuluculuk görüşmeleri ve bu doğrultuda düzenlenen tutanaklar, taraflardan birinin gabine uğramasına sebebiyet vereceği veya zarara uğratacağı sebebi ile arabuluculuk kurumunun kötü niyetle kullanılmasının önüne geçmek açısından bu maddeler kanun koyucu tarafından düzenlenmiştir.

3. Arabuluculuğa ilişkin düzenlemelerin yanı sıra 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK) 37. maddesinde; “Taraflardan biri, diğerinin veya üçüncü bir kişinin korkutması sonucu bir sözleşme yapmışsa, sözleşmeyle bağlı değildir. Korkutan bir üçüncü kişi olup da diğer taraf korkutmayı bilmiyorsa veya bilecek durumda değilse, sözleşmeyle bağlı kalmak istemeyen korkutulan, hakkaniyet gerektiriyorsa, diğer tarafa tazminat ödemekle yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır. Tüm bu maddeler uyarınca arabuluculuk tutanağının iptali söz konusu olacaktır.

4. Dosya içeriğinden, Arabulucuk Tutanağının 21.08.2019 tarihinde taraflarca imzalandığı, vesayet dosyasında mübrez Urla Devlet Hastanesinden alınan 02.05.2019 tarihli rapor ile murisin akli melekelerinin yerinde olduğunun tespit edildiği, yine aynı dosyada 19.06.2019 tarihli celsede murisin beyanı ile mevcut dosya davalısı hakkında "Şermine yardım olsun diye %50 hisse hakkı verdim" beyanının bulunduğu anlaşılmakla, temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.