Logo

3. Hukuk Dairesi2024/891 E. 2025/724 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hizmet sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan ihbar, kötü niyet, fazla mesai, genel tatil, yıllık izin ve muhik tazminat alacaklarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin karar düzeltme talebinde ileri sürdüğü kısmi dava ve belirsiz alacak davası yönünden oluşan usulü kazanılmış hak ile yıllık izinlerin kullanımına ilişkin ikrar iddialarının, bozma ilamına uyularak verilen kararda yeniden değerlendirilmesine imkan bulunmadığı gözetilerek karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/429 E., 2022/588 K.

Mahkeme kararının davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece kararın bozulmasına dair verilen kararın davalı vekili tarafından düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin 1980 yılından 01.09.2012 tarihine kadar davalıya ait işyerinde usta terzi olarak çalıştığını, 2000 yılında emekli olduğunu, bu süreçte davalının kıdem tazminatının ödeneceğini belirtmesine rağmen ödemediğini, davalının 01.09.2012 tarihinde hiçbir gerekçe göstermeksizin müvekkilini işten çıkardığını, en son net ücretinin 900,00 TL olduğunu, tüm çalışma döneminde her yıl 1 hafta yıllık izin yaptığını, haftada 6 gün 09.00-20.00 saatleri arasında çalıştığını, dini bayramlar dışındaki ve genel tatil günlerinde de çalıştığını beyan ederek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 200,00 TL kıdem tazminatı alacağı, 100,00 TL ihbar tazminatı alacağı, 200,00 TL fazla mesai alacağı, 200,00 TL bayram ve genel tatil alacağı, 200,00 TL kötü niyet tazminatı alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 12.05.2016 havale tarihli talep artırım dilekçesi ile fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla 1.482,66 TL ihbar tazminatı, 4.447,93 TL kötü niyet tazminatı ve 72,00 TL fazla mesai ücreti alacağının fesih tarihinden ödeme gününe dek işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup 30.06.2021 tarihli dilekçesi ile; fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla 200,00 TL kıdem tazminatı, 1.482,66 TL ihbar tazminatı, 4.447,93 TL kötü niyet tazminatı, 3.692,04 TL fazla mesai ücreti alacağı, 515,34 TL genel tatil ücreti alacağı, 13.895,64 TL yıllık izin ücreti alacağının fesih tarihinden ödeme gününe dek işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 12.06.2022 tarihli talep artırım dilekçesiyle fazlaya ilişkin hak ve alacaklarımız saklı kalmak kaydıyla; 30.505,32 TL (muhik tazminat) kıdem tazminatı, 1.482,66 TL ihbar tazminatı, 4.447,93 TL kötü niyet tazminatı, 3.692,04 TL fazla mesai ücreti alacağı, 515,34 TL genel tatil ücreti alacağı, 13.895,64 TL yıllık izin ücreti alacağının fesih tarihinden ödeme gününe dek işleyecek yasal faizi ile tahsilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacının 1988 yılının Mart ayında müvekkilinin yanında çalışmaya başladığını ve 2001 yılında emekli olarak çalışmasına son verdiğini, davacıya asgari ücret verildiğini, davacının Borçlar Kanunu'ndan kaynaklanan tüm alacaklarını aldığını ve izinlerini kullandığını, Mahkeme aksi kanaatte ise alacaklarının zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini dilemiştir.

III. MAHKEME KARARI

1. İstanbul Anadolu 21. İş Mahkemesinin 02.07.2014 tarihli ve 2013/706 E., 2014/393 K. sayılı kararıyla; ''SGK müzekkere cevabına göre davalı işyerinde çalışan sayısı ve işyerinde küçük ölçekli esnaf kapsamında kalan işyeri olması nedeniyle davanın görev yönünden reddine'' dair verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2014/34565 E., 2014/37990 K. sayılı ilamıyla kararın onanmasını karar verilmiş, talep üzerine dosya Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir.

2. Dosyanın gönderildiği İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.12.2016 tarihli ve 2015/104 E., 2016/335 K. sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü, kısmen reddi ile, davacının kıdem tazminatı, genel tatil ücreti tazminatı ve izin ücreti tazminatı taleplerinin reddine, davacının fazla mesai ücreti talebinin kısmen kabulü ile 72,00 TL fazla mesai ücretinin dava tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin 128,00 TL fazla mesai ücreti isteminin reddine, davacının ihbar tazminatı ve kötü niyet tazminatı taleplerinin kabulü ile dava dilekçesindeki taleple bağlı kalınarak; 100,00 TL ihbar tazminatı ve 200,00 TL kötü niyet tazminatının dava tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair verilen karar karşı süresinde davacı vekilince temyiz isteminde bulunulması üzerine Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 11.06.2019 tarihli ve 2017/4634 E., 2019/7026 K. sayılı ilamıyla; davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerektiği, Mahkemece, davalı tarafından yapılan feshin haklı olup olmadığı değerlendirilerek, feshin işveren tarafından haksız ya da işçi tarafından haklı olarak feshedildiğinin belirlenmesi halinde işçinin Borçlar Kanunu'nun hükümlerinde düzenlenen tazminatlarını isteyebileceğinin gözetilmesi ve bu konuda davacının tüm delilleri ve davalının da karşı delilleri toplandıktan, gerekirse tanıkların yeniden anlatımlarına başvurulduktan sonra hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği, eksik incelemeyle 818 sayılı Kanun gereği kıdem tazminatı, genel tatil ve yıllık izin ücretleri istenemeyeceği kanaatine varılarak yazılı şekilde hüküm tesisinin usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirdiği, Borçlar Kanunu'nun 340/II. maddesinde (2) haftalık bir feshi ihbar süresi düzenlenmiş olduğu için davalı tarafından haksız bir fesih yapılmış ise işçinin 2 haftalık ücreti tutarında ihbar tazminatına hükmedilebileceği, ayrıca Borçlar Kanunu'nun 329. maddesinde düzenlenen fazla çalışması ispatlandığı taktirde ücretle mütenasip bir miktarın kabul edilmesi ve takdiri indirim yapılıp yapılmayacağının da değerlendirilmesi gerektiği, keza hafta tatili, genel tatil ile yıllık izin konusunda da davacının taleplerinin değerlendirilmesi ve Borçlar Kanunu'nun 334. maddesi gözetilerek akabinde uzman bir bilirkişiden rapor alındıktan sonra hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

3. Bozmaya uyan Mahkemenin 15.02.2022 tarihli ve 2019/262 E., 2022/66 K. sayılı kararıyla; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davacının kıdem tazminatı talebinin reddine, davacının ihbar tazminatı talebinin kısmen kabulü ile; 494,22 TL'nin, davacının yıllık izin alacağı talebinin kabulü ile; 13.895,64 TL'nin, davacının fazla mesai ücreti talebinin kabulü ile; 3.692,04 TL'nin, davacının genel tatil ücreti talebinin kabulü ile; 515,34 TL'nin, davacının kötü niyet tazminatı talebinin kabulü ile; 4.447,93 TL'nin dava tarihi olan 31.01.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin diğer tüm taleplerin reddine dair karara karşı, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunması üzerine Dairenin 02.06.2022 tarihli ve 2022/3785 E., 2022/5387 K. sayılı ilamıyla; davalının tüm, davacının aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerektiği, davalı tarafından davacının hizmet akdinin haklı bir neden olmadan feshedildiği, Mahkemece de feshin davalı tarafından haksız olarak yapıldığının kabul edilmesine rağmen TBK gereğince kıdem tazminatı talep edilemeyeceğinden tazminat talebinin reddine karar verildiği, iddianın ileri sürülüş şekline göre dava hizmet akdinin haksız olarak feshedilmesi nedeniyle hak kazanılacak olan muhik tazminat alacağı isteğine ilişkin olduğu, Mahkemece; 818 sayılı BK’nın 345. maddesine göre belirlenecek muhik tazminat miktarı üzerinden davacının kıdem tazminatı alacağına ilişkin muhik tazminat adı altında bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kıdem tazminatı alacağına dair bir hükmün BK’da yer almadığı gerekçesiyle bu talebin doğrudan reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.

4. Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalının iş akdini haksız nedenle feshettiği, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2022/3785 E. 2022/5387 K. sayılı bozma ilamı doğrultusunda TBK 438/son fıkrasındaki işveren tarafından haklı sebebe dayanmayan fesihlerde işçiye verilecek tazminat miktarının işçinin 6 aylık ücretinden fazla olamayacağına dair hükmün kıyasen uygulanarak davacının ayrıldığı tarihteki brüt ücreti (900,00 TL) ve çalışma süresi birlikte değerlendirilerek takdiren 5 aylık brüt ücret tutarında muhik tazminata karar vermek gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 4.500,00 TL muhik tazimat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının ihbar tazminatı talebinin kısmen kabulü ile; 494,22 TL'nin, davacının yıllık izin alacağı talebinin kabulü ile; 13.895,64 TL'nin, davacının fazla mesai ücreti talebinin kabulü ile; 3.692,04 TL'nin, davacının genel tatil ücreti talebinin kabulü ile; 515,34 TL'nin, davacının kötü niyet tazminatı talebinin kabulü ile; 4.447,93 TL'nin dava tarihi olan 31.01.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin diğer tüm taleplerin reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

Mahkemenin 20.10.2022 tarihli kararının süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildiği ancak bozma doğrultusunda BK 345. maddesinde yer alan ''akit ile müstahak iken mahrum kaldığı fer'i menfaatler de nazara alınmak üzere tam bir tazminat itasiyle mükellef olur'' hükmü doğrultusunda değerlendirme yapılarak uygun bir muhik tazminata hükmedilmesi gerekirken, bozma ilamına aykırı olarak TBK'nın 438/son maddesinde yer alan sınırlama doğrultusunda hesaplama yapılarak karar verilmiş olmasının usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle kararın davacı yararına bozulmasına karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

V. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Sebepleri

Davalı vekili; huzurdaki davanın "kısmi dava" olduğunu, diğer bir anlatımla davalı lehine bu konuda usulü kazanılmış hak doğmuş olduğu halde davanın "belirsiz alacak" davasına göre sonuçlandırıldığını, diğer yandan davacı tüm çalışma dönemi içinde yılda bir hafta yıllık izin kullandığını Mahkeme içi ikrarla beyan etmiş olmasına rağmen, bu hususta hataya düşülerek bütün bir dönemi boyunca (12 yıl) sadece bir hafta yıllık izin kullanılmış gibi hesaplama yapılıp sonuca gidildiğini, davalının ispat ve savunma hakkının açıkça ihlal edildiğini, belirtilen yargılama ve usul hatalarına ayrıca temyize konu iş bu karardaki muhik tazminat hükmüyle yeni bir usule aykırılık hali eklendiğini, somut olayda BK 345'e göre muhik tazminata hükmedilebilmesi mümkün olmadığını ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.

Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesi ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle Dairenin 02.06.2022 tarihli ve 2022/3785 E., 2022/5387 K. sayılı bozma ilamına uymakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığının anlaşılmasına göre davalı vekilinin karar düzeltme dilekçesinde bildirdiği sebeplerin reddi gerekmiştir.

VI.KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde bulunmayan karar düzeltme isteminin REDDİNE,

Aşağıda yazılı karar düzeltme harcının karar düzeltme isteyene yükletilmesine,10.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.