Logo

4. Hukuk Dairesi2024/2883 E. 2024/4058 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Sigorta şirketinin, sigortalı işyerinde meydana gelen hasar bedelini, hasarın binanın ortak gider borularından kaynaklandığı iddiasıyla apartman yönetimine rücuen tazminat davası açması üzerine, davanın hangi gerekçeyle açılmamış sayılacağına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın, Yargıtay'ca bozma kararı sonrası yerel mahkemede iki kez duruşmaya gelinmemesi nedeniyle takipsiz bırakıldığı ve mülga HUMK'nun 438/9. maddesi gereğince üçüncü kez takipsiz bırakılması halinde davanın açılmamış sayılacağı hükmü gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/821 E., 2020/3264 K.

HÜKÜM/KARAR : Davanın açılmamış sayılması

Taraflar arasında görülen rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda davanın husumetten reddine dair verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline işyeri sigorta poliçesi ile sigortalı işyerinin bulunduğu binanın 24.02.2014 tarihinde pis su giderinin patlaması sonucu sızan sular sebebiyle işyerinde hasar meydana geldiğini, eksper tarafından yapılan inceleme sonucunda sigortalı işyerinde tespit edilen hasarın tazminat bedeli olan 28.299,52 TL'nin sigortalıya ödendiğini, tazminatı ödeyen müvekkili şirketin bu bedelin tahsili için 6100 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 1472 nci maddesi gereğince sigortalısının haklarına halef sıfatı ile davalıya yapılan müracaatlarının sonuçsuz kaldığını belirterek 28.299,52 TL tazminatın ödeme tarihi olan 18.04.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; kat maliklerinin dava konusu olaydan dolayı sorumlu tutulamayacağını, binanın müteahhitliğini üstlenen şirkete durumun ihbar olunmasını ve sorunun temelindeki teknik problemin uzman bilirkişiler aracılığı ile tespit edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 15.12.2014 tarihli ve 2014/1223 Esas, 2014/1618 Karar sayılı kararı ile; apartman yönetiminin tüzel kişiliğinin bulunmadığı ve dolayısıyla husumet yöneltilemeyeceği kanaatine varıldığından davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesinin 18.01.2018 tarihli ve 2015/6794 Esas, 2018/202 Karar sayılı kararı ile; "Dava konusu hasarın binanın genel giderinin tıkanarak geri tepmesinden kaynaklandığı iddia edildiği, davacının talep ettiği tazminat yönünden, davalı apartman yönetiminin 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 38. maddesi ve sözleşmeden kaynaklanan temsil görevi kapsamında pasif husumet ehliyeti bulunduğu, bu durumda, mahkemece davanın esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı" gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkeme yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafça takip edilmeyerek ikinci kez takipsiz bırakılan dosyanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 150/6 ncı maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 150/6 maddesi gereğince davanın iki defa yenilendikten sonra 3. kez takipsiz bırakılması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin mümkün olduğunu, ancak somut davada duruşmalara yalnızca iki kez katılım sağlanamadığını, anılan madde uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilebilmesi için dosyanın 3. kez takipsiz bırakılması gerektiğini, bu nedenle yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; işyeri sigorta poliçesi nedeniyle hasar bedelinin ortak yerlerden kaynaklandığı iddiasıyla apartman yönetiminden rücuen tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1472 nci maddesi.

3. Değerlendirme

Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre karar, usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.