Logo

4. Hukuk Dairesi2024/6707 E. 2024/13660 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının, daha önce %5 maluliyet oranı üzerinden tazminat aldığı davalı sigorta şirketine karşı, artan maluliyet iddiasıyla açtığı tazminat davasında, İtiraz Hakem Heyeti kararının temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan raporlarda çelişkiler ve tutarsızlıklar bulunması, artan maluliyet iddiasını destekleyecek yeterli ve kesin kanıt sunulamaması, ilk raporda belirlenen %5 maluliyet dışında başka bir maluliyetin varlığının ispatlanamaması ve davacıya ilk maluliyet oranı üzerinden tazminat ödenmiş olması gözetilerek İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2022/169- 2022/167

İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 05.03.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen gün ve saatte gelen davacı vekili Av. ... geldi. Davalı .... tarafından gelen olmadı. Davacı vekilinin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen 24.12.2024 gününde Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının yolcu olarak bulunduğu davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı 17.12.2016 tarihli tek taraflı trafik kazasında davacının yaralandığını ve maluliyet oluştuğunu, sigorta şirketince %5 maluliyete göre ödeme yapılmışsa da maluliyet oranında artış olduğunu belirterek fazlaya dair hakları saklı kalarak 4.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 500,00 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam 5.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında toplam talebini 262.416,50 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı şirkete usulüne uygun başvuru yapılmadığını, talep edilen geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı giderinin teminat kapsamı dışında olduğunu, davacının da müterafik kusuru bulunduğunu, araçta hatır için taşındığını, her iki nedenle de hesaplanacak tazminattan indirim yapılması gerektiğini, maluliyet raporunun hatalı olduğunu, artan maluliyeti kabul etmediklerini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin tarihi ve sayısı yukarıda yazılı kararıyla; dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporlarına dayanılarak, davacının arakadaşının aracına binmiş olması nedeniyle hesaplanan 450.620,00 TL tazminattan önce %20 hatır taşıması indirimi yapıldığı, ardından alkollü olduğunu bildiği sürücünün aracına bindiği için %20 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığı, kalan 288.396,80 TL'den de başvuru öncesi ödenen tazminatın güncelleştirilmiş değeri olan 58.386,02 TL'nin mahsup edildiği gerekçesiyle talebin kısmen kabulü ile 230.010,78 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 27.04.2021 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.

IV.İTİRAZ

A. İtiraz Yoluna Başvuranlar

Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekilince itiraz başvurusunda bulunulması üzerine, İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararıyla; dosyada mevcut rapor, bilirkişi raporu ve hesaplamalar ile başvuran lehine takdir edilen vekalet ücretinin mevzuat ve içtihatlara uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; kaza sebebiyle davacıya davalı tarafından ödeme yapıldığını, söz konusu ödemelere rağmen davacının üçüncü defa tahkime başvuru yaptığını, davalı ... şirketinin yapmış olduğu ödeme ile sorumluluğunun sona erdiğini, maluliyet raporunun mevzuata uygun olmadığını, dosyaya sunulan raporda başvuru sahibinde maluliyetin arttığına ilişkin bilgi bulunmadığını ve geçici iş göremezlik süresinin yüksek olduğunu, sigorta şirketinin geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı giderinden sorumlu olmadığını, SGK tarafından geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerektiğini, ZMSS Genel Şartlar uyarınca tazminat hesabının TRH 2010 Yaşam Tablosu esas alınarak ve 1,8 teknik faiz oranı kullanılarak yapılması gerektiğini, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılırken yapılan hesaplamanın hatalı olduğunu, başvuran lehine tam vekalet ücreti verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık; davalı ... tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacının uğradığı zarar nedeniyle sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri talebine ilişkindir.

Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi zorunludur. Söz konusu belirlemenin, bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastaneler veya sağlık kuruluşları tarafından çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerekir.

Davacıya %5 iş göremezlik oranı üzerinden tazminat ödemesi yapan davalının hukuki durumunun, kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri uyarınca alınacak yeni bir raporda, artan maluliyet ile gelişen durum olup olmadığı sorunu çözüldükten sonra değerlendirilmesi gerekir. Gelişen durumun varlığı hâlinde gelişen durum yönünden yeniden dava açılabilmesi mümkündür.

Trafik kazası sonucu yaralanmalar nedeni ile ortaya çıkan zarar, kendi özel yapısı içerisinde, sonradan değişme eğilimi gösteriyor, zararı doğuran eylem veya işlemin doğurduğu sonuçlarda (zararın nitelik veya kapsamında) bir değişiklik ortaya çıkıyor ise artık “gelişen durum” ve dolayısıyla gelişen bu durumun zararın nitelik ve kapsamı üzerinde ortaya çıkardığı değişiklikler söz konusu olmaktadır. Böyle hâllerde zararın kapsamını belirleyecek husus, gelişmekte olan bu durumdur ve bu gelişme sona ermedikçe zarar henüz tamamen gerçekleşmiş sayılamaz. Gelişen durumun söz konusu olup olmadığı her olaya özgü olarak dosyaya sunulan delillere göre belirlenir.

Bu itibarla; davacıdaki yaralanmanın hangi tarihli tedaviyle tamamen iyileştiği, iyileşme sonrası aynı yaralanma nedeniyle gelişen bir durumun bulunup bulunmadığı, varsa gelişen durumun hangi tarihte sona erdiği kesin olarak belirlenmelidir. Çünkü tedavinin ne zaman sona erdiği ve sürekli iş göremezlik oranının hangi tarihte kesin olarak belirlenebilir hâle geldiği, gerçek zararın tespiti açısından önemlidir.

Dosya kapsamından, Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörlüğü Adli Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü Tıp Bilimleri Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 25.10.2017 tarihli kurul raporunda davacıda bulunan sinir sistemi arızası "nöbeti olmayan ancak nöbet geçirme riski bulunması" nedeniyle %5 oranında maluliyet oluştuğunun belirtildiği, bu rapora dayanılarak yapılan 01.10.2018 tarihli ve 2018.E.76055 sayılı başvuru üzerine de tahkimce davacıya sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı için toplam 31.162,65 TL ödenmesine karar verildiği, kesinleşen karar üzerine de davacıya ödeme yapıldığı anlaşılmıştır. Ardından davacı tarafça Balıkesir Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalına başvuru yapılarak alınan 05.04.2019 tarihli raporda ise davacıda bulunan sinir sistemi arızası "nöbeti olmayan ancak nöbet geçirme riski bulunması" nedeniyle %5 oranında, santral sinir sitemine bağlı yürüyüş bozukluğu, (kas iskelet sistemi arızası) nedeniyle %20 oranında olmak üzere Balthazard formülü ile %24 oranında maluliyet bulunduğu belirtilmiş, bu rapora istinaden yapılan 23.12.2019 tarihli ve 2019.E.118225 sayılı başvuru dosyasında ise tahkimce kesin hüküm nedeniyle talebin reddine karar verilmiştir. Bu karar üzerine, davacı tarafça Balıkesir Üniversitesi Adli Tıp Polikliniğine başvuru yapılmış, 04.12.2020 tarihli kurul raporunda ise davacıda bulunan sinir sistemi arızası "nöbeti olmayan ancak nöbet geçirme riski bulunması" nedeniyle %5 oranında maluliyet oluştuğu, solunum sıkıntısı (göğüs hastalıkları ve göğüs cerrahisi arızası) nedeniyle de %20 oranında olmak üzere Balthazard formülü ile %24 oranında maluliyet bulunduğu belirtilmiştir. Bu rapora dayanılarak da davacı tarafça incelemeye konu tahkim başvurusu yapılmış, davalının itirazı üzerine tahkimce alınan 06.10.2021 tarihli raporda da davacıda %24 oranında maluliyet olduğu belirtilmiş ve tahkimce davalının kesin hüküm itirazı da reddedilerek, artan maluliyet olduğu gerekçesiyle başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Davacı tarafça dosyaya sunulan ve yukarıda açıklanan maluliyet raporları kapsamından; bütün raporlarda davacıda varlığı kabul edilen tek özürün, sinir sistemi arızası "nöbeti olmayan ancak nöbet geçirme riski bulunması" nedeniyle oluştuğu tespit edilen %5 oranındaki maluliyet olduğu, bunun için de kendisine ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Diğer raporlarda var olduğu belirtilen arazlar yönünden ise raporlar arasında çelişkiden ziyade tutarsızlık olduğu gibi davacıda oluştuğu belirtilen yürüyüş bozukluğu, ya da solunum sıkıntısı yönünden ise kaza sonrası devam eden tedavi, iyileşme süreci ya da hastane kayıtları bulunmadığı, sadece rapor için yapılan müracaatlara dayanak olmak üzere yapılan muayene verilerinin bulunduğu görülmüştür. Bu durumda, davacıda artan bir maluliyet oluştuğu ispat edilemediğinden talebin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi, hükmün bozulmasını gerektirmiştir.

VI. KARAR

Değerlendirme bölümünde açıklanan nedenlerle nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA,

Duruşmada vekille temsil olunmayan davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,24.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.