"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2024/761 D.İş, 2024/751 K.
İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olan aracın 25.07.2020 tarihinde karıştığı çift taraflı kaza sonucunda sürücü olan müvekkilinin yaralanarak malul kaldığını belirterek maluliyet tazminatı olarak şimdilik kaydı ile 40.000,00 TL talep etmiş, yargılama sırasında talebini 410.000,00 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sunulan raporun usulüne uygun tanzim edilmediğini, iyileşme süresi olan 18 aylık süre beklenmeden rapor alınmış olduğundan davanın usulden reddi gerektiğini, kaza tutanağının dosyaya sunulmadığını, kusur raporu alınması ve uzlaşma olup olmadığının tespiti gerektiğini, hesaplamanın TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 faiz oranına göre yapılması gerektiğini, temerrüt oluşmadığını, hükmedilecek vekalet ücretinin 1/5 oranında olması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III.UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıdaki arazın kas-iskelet sistemine ilişkin olduğu ve davanın 12 aylık iyileşme süresi beklenmeden yaklaşık 7,5 ay sonra açıldığı, bu nedenle başvuru dava şartının sağlanmamış olduğu hususları belirtilerek başvurunun usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince; itirazın reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararının süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine
Dairenin 18.05.2023 tarihli ve 2021/26089 Esas, 2023/6657 Karar sayılı ilamıyla; somut olayda kaza tarihinin 25.07.2020 olduğu, bu tarih itibarı ile Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik'in yürürlükte olduğu, dosya kapsamında bulunan 12.03.2021 tarihli raporun yönetmeliğe uygun şekilde düzenlenerek davacıdaki omuz hareket kısıtlılığı nedeniyle oluşan maluliyet oranının %9 olarak belirlendiği, davacıdaki kas iskelet sistemi arazı alt ekstremite ya da omurgaya bağlı bir araz olmadığından 12 aylık iyileşme süresinin beklenilmesine gerek olmadığı gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. İtiraz Hakem Heyetince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;dosyada davacının kask ve koruyucu tertibat takıp takmadığına dair bir delile rastlanmadığı, maluliyet raporundan yaralanmanın köprücük kemiği ve omuzda meydana geldiğinin anlaşıldığı, müterafik kusur indirimine yer olmadığı, poliçeden araç cinsinin traktör olduğu anlaşılmakla tazminata avans faizi işletilmesi gerektiği, vekalet ücreti yönünden maktu vekalet ücretinin altında kalmamak gerektiğinden 17.900,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile davacı vekilinin itirazının kabulüne, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, 410.000,00 TL'nin 28.04.2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkili tarafından davacıya geçici iş göremezlik, geçici bakıcı gideri ve tedavi gideri olmak üzere toplam 10.253,57 TL ödenmiş olduğundan poliçe limitinden 399.796,43 TL kalmış olduğunu, başvuru şartı gerçekleşmemiş olduğundan davanın usulden reddi gerektiğini, maluliyet raporunun hükme esas alınamayacağını, 18 aylık stabilizasyon ve tedavi süresi geçmeden rapor düzenlenemeyeceğini, medikal rapor ile maluliyet raporu arasında çelişki bulunduğunu, kusur oranını kabul etmediklerini, sigortalı araç sürücüsünün %50 kusurlu olabileceğini ve ATK'dan kusur raporu alınması gerektiğini, davacı öğrenci olduğundan ve ayrıca geçici iş göremezlik tazminatı teminat dışında olduğundan geçici iş göremezlik talebinin reddi gerektiğini, geçici bakıcı gideri talebinin teminat dışında olduğunu, tedavi giderlerine dair sorumluluğun SGK'nın sorumluluğunda olduğunu, rapor ücretinin dolaylı zarar olup teminat kapsamı dışında kaldığını, kaza tarihi dikkate alındığında 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şart hükümlerinin uygulanması gerektiğini, progresif rant yöntemi ile hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, kaza tespit tutanağının dosyaya sunulmaması nedeni ile müterafik kusur durumunun tespit edilemediğini, davacının motosiklet sürücüsü olduğunu ve kaza tespit tutanağının dosyaya eklenmesini talep ettiklerini, kaza nedeni ile birden çok kişinin yaralanması söz konusu olduğundan zarar gören kişilerin müvekkiline karşı dava açıp açmadıklarının veya başvuruda bulunup bulunmadıkları hususunda müzekkere yazılması ve başka taleplerin olması halinde proporsiyon uygulanmasını talep ettiklerini, müvekkilinin ancak başvuru tarihinden ve yasal faiz ile sorumlu olabileceğini, olayın haksız fiil olup aracın hususi kullanımda olduğunu, CMK kapsamında uzlaşma bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, hükmedilebilecek vekalet ücretinin 1/5 oranında olması gerektiğini belirtmiştir.
B. Gerekçe:
Uyuşmazlık, trafik kazası nedeniyle oluşan bedensel zarardan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
1.Bozma sonrası İtiraz Hakem Heyetince verilen kararın bozmaya uygun olmasına, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin yeniden inceleme yapılması olanağı bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Trafik kazasına konu olup davalıya trafik sigortalı bulunan zirai traktör niteliğindeki aracın ticari niteliği bulunmadığı anlaşılmakla; uygulanabilecek faiz oranı da yasal faiz olmalıdır. Bu nedenle mahkemece, hükmedilen tazminata yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken avans faizi işletilmesine karar verilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İtiraz Hakem Heyeti kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
1.Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,
2.Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile; İtiraz Hakem Heyeti kararının 2 numaralı bendinde yer alan "avans" ibaresi çıkartılarak yerine "yasal" ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde davalıya iadesine,
Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,07.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.