Logo

5. Hukuk Dairesi2022/11661 E. 2023/1919 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili davasında, mahkemece hükmedilen faiz hesaplamasının hatalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin kararda, bozma öncesi ve sonrası oluşan bedel farklarına uygulanan faiz hesaplamasının hatalı olduğu, ancak bu hususun düzeltilerek onanmasının mümkün olduğu gözetilerek Yargıtay kararı düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Ardahan ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 147 ada 19 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekilinin cevap dilekçesine dosya içerisinde rastlanmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 11.12.2015 tarihli ve 2014/581 Esas sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Ardahan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece yapılan inceleme sonucunda, dava konusu taşınmaza hükme esas alınan bilirkişi raporunda arsa rayiç fiyatlarının çok düşük olması gerekçe gösterilmek suretiyle genel deyimlerle değer biçildiğinden, bu rapora göre hüküm kurulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Birinci Karar

Ardahan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.02.2020 tarihli ve 2019/54 Esas, 2020/82 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Ardahan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece yapılan inceleme sonucunda, bozma öncesi dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmı için değer kaybı belirlenmediği ve bu hususun bozmaya konu edilmediği; ancak bozma sonrası düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda, arta kalan kısım için %30 değer kaybı oranı uygulanarak usuli kazanılmış hakkın ihlal edildiği gözetilerek, bozma öncesinde ve bozma sonrasında depo edilen bedeller dikkate alınarak; fazla bloke edilen bedelin iadesine karar verilmesi, davanın niteliği gereği kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine maktu vekâlet ücreti takdir edilmesi ve 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Ardahan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Ardahan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; emsal incelemesinin hatalı olduğunu, arta kalan alanda değer azalışı olmayacağını ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bedelin düşük olduğunu, raporların yeterli olmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 12 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragraf dışındaki temyiz itirazları bozma ile kesinleşen yönlere ilişkindir.

3. Mahkemece bozma öncesi ilk kararla tespit edilen kamulaştırma bedeline dava tarihinden itibaren dört ay sonrasından başlayarak ilk karar tarihine kadar, ilk bozma kararı sonrası oluşan ve davalıya ödenmesine hükmedilen fark bedele ikinci karar tarihine kadar yasal faiz yürütülmesi gerektiği hâlde, yazılı şekilde faiz hükmü kurulması bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesi uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Gerekçeli kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin tümüyle hükümden çıkartılmasına, yerine "Kamulaştırma bedelinin 21.202,34 TL olarak tespitine, kamulaştırma bedelinin 12.650,50 TL'lik kısmına dava tarihinden 4 ay sonrası olan 17.04.2015 tarihinden 11.12.2015 tarihine kadar, 8.551,84 TL'lik kısmına dava tarihinden 4 ay sonrası olan 17.04.2015 tarihinden 26.02.2020 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine," cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

01.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.