Logo

5. Hukuk Dairesi2022/14367 E. 2023/7955 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tescil davalarında, ifraz edilen parsellerin durumu, kamulaştırma alanının belirlenmesi ve ödenen bedele faiz işletilmesi hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma alanının doğru tespiti yapılmadan, ifraz edilen parsellerin durumu ve mevcut davaya konu olup olmadığı, ayrıca ödenen bedelden sonraki faiz hesaplamasının hatalı yapıldığı gözetilerek, eksik inceleme ile hüküm kurulması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/560 Esas, 2022/1969 Karar

KARAR : Esastan ret/Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Lapseki Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/417 Esas, 2019/450 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davacı idare vekili yönünden esastan reddine, davalı vekili yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 19.09.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü yetki belgesine istinaden davalı vekili Avukat ... gelmiş, davacı idare vekili duruşmaya katılmamıştır.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, Lapseki ilçesi, ... Mahallesi ... ada 7 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırma bedelinin tespitine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen bedelin isabetsiz olduğunu, Türkiye ortalaması göre üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ünden fazla olamayacağı gözetilmeden hesap yapılan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline ait, sulu tarım arazisi olan dava konusu taşınmazın değer tespitinde münavebeye alınan ürünlerin hatalı olduğunu, taşınmaza uygulanan objektif değer artışının en az % 100 olması gerektiğini, taşınmaz üzerinde bulunan mütemmim cüz bedeline itiraz edilmişse de itirazlarının kabul edilmediğini, kamulaştırma sonrası arta kalan kısım için yapılan hesaplamanın hatalı olduğunu, % 3 kapitalizasyon faiz oranının uygulanması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza resmi veri listesi esas alınmak suretiyle, sulu arazi için yöre koşullarına uygun münavebe ürünleri seçilerek sulu arazi için % 4 oranında kapitalizasyon faiz oranı uygulanmak suretiyle net gelir yöntemine göre değer biçilmesinin isabetli olduğu, üretim masraflarının Yargıtay İçtihatları gereğince uygun alındığı, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin yerinde olduğu, ne var ki taşınmazın konum ve özelliklerine göre objektif değer artış oranı % 50 oranında uygulanması gerektiğinden bahisle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ek olarak kadastro yenileme çalışmaları nedeniyle kamulaştırma alanının 1557 m² olduğunu, bu alan üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ek olarak dava konusu taşınmazın 39 ve 40 parsel numaraları ile ifraz gördüğünü ifraz olan 40 parsel için bedel hesaplanmadığını ancak tapu kaydının iptaline karar verildiğini, 107.840,94 TL'nin 24.02.2021 tarihinde ödenmesine karar verildiği halde bu bedele karar tarihine kadar faiz yürütüldüğünü, bu bedele kararın kesinleşme tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak ve bilirkişi raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak % 50 oranında objektif artış oranı uygulanmak suretiyle değer biçilmesi yerindedir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragraflar kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Dava dilekçesinde kamulaştırılacak alanın 1.556,77 m² olarak gösterildiği ve dava dilekçesi ekinde 114 ada 7 parselin 1.142,40 m² ve 414,37 m² kısımları için iki ayrı kıymet takdir raporu düzenlendiği, buna rağmen hükümle sadece 1142,40 m² kısmın bedeline hükmedildiği ve 414,37 m² yüzölçümlü, 114 ada 7 parselden ifrazla oluşan 40 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının da iptaline karar verildiği, öte yandan UYAP TAKBİS sisteminden yapılan kontrolde 114 ada 7 parselin ifrazından oluşan 39 ve 40 parsellerden 39 parselin kapatıldığı; bu parselden ifrazla 114 ada 42, 43, 44, 45 ve 46 parsellerin oluştuğu bu parsellerden sadece 45 parselin tarla vasıflı olduğu, diğerlerinin yol vasıflı olduğu ve 42 ve 43 parsellerin (toplam 1142,66 m² kısmın) kamulaştırma nedenine dayalı tapu kayıtlarının davacı idare adına geçtiği, 44 ve 46 parsellerin malikinin halen davalı olduğu, ancak bu parsellerin tapu kaydında davalı idare lehine, dava tarihinden sonrasına ait acele el koyma ve 2942 sayılı Kanun'un 31/b maddesi şerhlerinin konulduğu anlaşılmıştır.

5. Buna göre; davacı idareden kamulaştırılacak alanın yeni tapu kayıtları üzerinden ne kadar olduğu sorulup varsa yeni duruma ilişkin kamulaştırma planı getirilip, 44 ve 46 parselin bu dava kapsamında mı yoksa ek bir kamulaştırma işlemi kapsamında mı olduğu sorulup ek bir kamulaştırma işleminin ve bu bağlamda 44 ve 46 parseller için davacı idare tarafından açılmış kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına terkini istemli dava olması hâlinde güncel kamulaştırma alanı üzerinden kamulaştırma bedelinin ve mükerrer ödemeye sebebiyet verilmemesi kaydıyla arta kalandaki değer kaybının hesaplanması gerektiğinden eksik araştırma ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

6. Kabule göre de; kamulaştırma bedelinin 107.840,44 TL kısmının 24.02.2021 tarihinde ödenmesine karar verildiğinden, bu bedele 24.02.2021 tarihine kadar faiz işetilmesi gerekirken 18.11.2019 tarihine kadar faiz işletilmesi hatalıdır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin temyiz itirazları kısmen yerinde olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince duruşmaya gelen temyiz eden davalı vekili için 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacı idareden alınmasına,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.