Logo

5. Hukuk Dairesi2022/16773 E. 2023/6783 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İdare tarafından kamulaştırıldığı iddia edilen taşınmazın tapu iptali ve tescili istemi ile idarenin kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ödenmesi isteminin birlikte değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bir kısmı için kamulaştırma işleminin tamamlanmış olması, bir kısmı için ise kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ödenmesi gerektiği, ayrıca idarenin harçtan muaf olmasına rağmen aleyhine harca hükmedilmesi hataları gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkin asıl dava ile kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin birleştirilen davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı-birleştirilen davanın davalısı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Asıl davada davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 250 parsel sayılı taşınmazın usulüne uygun olarak kamulaştırıldığını, kamulaştırma

bedelinin banka hesabına yatırılarak noter tebligatlarının yapıldığını, buna karşılık davalı tarafça tapuda ferağ verilmediğini, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili idare

adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

2. Birleştirilen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 250 parsel sayılı taşınmazda paydaş olduğunu, taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın kanal yapılmak suretiyle fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin ve ecrimisilin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Birleştirilen davada davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın usulüne uygun olarak kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedelinin banka hesabına yatırılarak noter tebligatlarının yapıldığını, bu davanın müvekkili idarece açılan tapu iptal ve tescil davası ile birleştirilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 01.10.2015 tarihli ve 2011/116 Esas, 2015/334 Karar sayılı kararı ile asıl davanın kabulüne ve taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline, birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin 01.10.2015 tarihli ve 2011/116 Esas, 2015/334 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı-birleştirilen davanın davacısı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosya içerisindeki delil ve belgelere göre taşınmaz, davacı-birleştirilen davanın davalısı ... tarafından kamulaştırılmış ise de davalı-birleştirilen davanın davacısı ...’ın murisi İbrahim Yılmaz’a usulüne uygun yapılmış bir kamulaştırma tebligatının olmadığı, ferağ verilmediği, murise kamulaştırma bedelinin ödendiğine dair herhangi bir belge ibraz edilemediği anlaşıldığından, kesinleşmiş bir kamulaştırma işleminin varlığından söz edilemeyeceği, 2942 sayılı Kanun’un 25 inci maddesi uyarınca hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işleminin mal sahibi açısından usulüne uygun olarak yapılan tebligatla başlayacağı, kendisine usulüne uygun kamulaştırma tebligatı yapılmamış kişi açısından kamulaştırma işlemi başlamayacağından, bu kişilere ait taşınmaz hakkında 2942 sayılı Kanun’un 17 nci maddesine istinaden tescil talebinde bulunulamayacağı, bu durumda tamamlanmış bir kamulaştırma işlemi olmaksızın idarece taşınmaza fiilen el konulduğundan davalı-birleştirilen davanın davacısı ...’ın tazminat talebinde bulunma imkânının olduğu nazara alınarak, tescil davasının reddine, birleştirilen dava olan kamulaştırmasız el atma davasının kabulü ile, işin esasına girilerek usulüne uygun olan 01.10.2012 havale tarihli bilirkişi raporunda belirlenen metrekare birim fiyatına göre yapılan hesaplama denetlenmek suretiyle karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl davanın reddine, birleştirilen davanın

kabulüne ve el atma tazminatının tespiti ile davalı idareden tahsil edilerek birleştirilen davanın davacısına ödenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-birleştirilen davanın davalısı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-birleştirilen davanın davalısı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkili idarenin harçtan muaf olduğu halde harca tabi tutulduğunu, dava konusu taşınmazın müvekkili idare tarafından yapılan sulama projesinden sulandığını, el atıldığı tarihte kuru tarım arazisi niteliğinde olduğunu, bu nedenle kuru tarım arazilerinde yörede hakim olarak ekimi yapılan ürün münavebesi uygulanarak değerlendirilme yapılması ve kapitalizasyon faiz oranının da %6 olarak uygulanması gerektiğini, taşınmazın sulamadan dolayı arta kalan kısımlarında oluşan değer artışının hesaplanarak tazminat bedelinden düşürülmesi gerektiğini, davalı-birleştirilen davanın davacısı ... murisi İbrahim Yılmaz’ın kamulaştırma tarihinde malik olarak gözükmediğini, dolayısıyla kamulaştırma tarihinde parsel maliki olmayan İbrahim Yılmaz’a tebligat gönderilmemesinin normal olduğunu, yapılan kamulaştırmanın usule uygun olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak tapu maliki ile davalı idare arasında 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesine dayanan tapu iptal ve tescili ile kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un mülga 17 nci maddesi ile geçici 6 ncı maddesinin birinci, ikinci ve altıncı fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı-birleştirilen davanın davalısı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Asıl davada tapu malikleri ... ve ...'e ait paylar yönünden davanın kabulü ile bu tapu kaydının iptaline ve davacı idare adına tesciline hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru değildir.

3. 28.04.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanun gereğince birleştirilen davanın davalısı idare harçtan muaf olduğu halde, aleyhine harca hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun’un 438 inci maddesi uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı-birleştirilen davanın davalısı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı-birleştirilen davanın davalısı idare vekilinin Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile gerekçeli kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinin tümüyle hükümden çıkartılmasına, yerine "Asıl davanın muris ... ve ... mirasçılarına ait paylar yönünden kabulü ile dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü 250 parsel sayılı taşınmazın 05.11.2019 tarihli fen bilirkişisi raporu ekinde yer alan krokide (b) harfi ile gösterilen kısmından 3.500 m²lik bölümde muris ... ve ... mirasçılarına ait payların tapu kaydının iptali ile bu alanın davacı idare adına tapuya kayıt ve tesciline, muris İbrahim Yılmaz mirasçısına ait pay yönünden davanın reddine" ibaresinin yazılmasına, hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak "Asıl dosya davacısı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukat Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00 TL maktu vekâlet ücretinin ... dışındaki diğer davalılardan alınarak davacı idareye verilmesine" cümlesinin eklenmesine, hüküm fıkrasının (7) numaralı bendinde yer alan "18,40 TL başvuru harcı, 115,85 TL peşin/nispi harcı, 79,18 TL ıslah harcı" ibaresinin hükümden çıkartılmasına, aynı bentte yer alan "masraflar olmak üzere toplam 934,43 TL'nin" ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine "masrafların" kelimesinin yazılmasına, hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak "birleştirilen dosya davalısı idare harçtan muaf olduğundan davalı tarafından yatırılan 115,85 TL peşin harç ile 79,18 TL ıslah harcının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

22.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.