"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3289 Esas, 2023/1262 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Kocaeli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/294 Esas, 2021/293 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare ve davalı ... vd. vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun idare yönünden esastan reddine, davalı taraf yönünden süreden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle;... Mahallesi 2250 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Bir kısım davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde özetle, taşınmazın her türlü belediye ve kamu hizmetlerinden yararlandığını, şehir merkezine yakın ve yerleşim yeri içerisinde olup taşınmazın etrafından büyük çaplı sanayi kuruluşları olduğunu, arsa niteliğinde olduğu dikkate alınarak bedelinin belirlenmesi gerektiğini, acele el koyma kararı gereği düzenlenen bilirkişi raporundaki kamulaştırma metrekare birim fiyatının düşük olduğunu ileri sürmüşlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile tapudan yol olarak terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın belediye hizmetlerinden yararlanmadığı ve konum itibari ile de belediye hizmetlerinden yararlanması imkânı olmadığının keşif esnasında anlaşıldığını, raporda kıyasi emsal olarak Ş. Durhasan Mahallesi 707 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 25.12.2017 tarihli satışının ele alındığını; ancak bu satışın eski tarihli olduğunu, Yargıtay içtihatları gereğince dava tarihine yakın tarihli satışların emsal olarak alınması gerektiğini, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın vergi beyan değerleri arasındaki oranlamanın yapılmadığını ve belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın incelenen imar durumuna göre, arsa niteliğinde olması nedeniyle emsal karşılaştırma yöntemi ile değer belirlenmesi doğru olup hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda somut emsal olarak alınan Kocaeli ili, İzmit ilçesi, Ş. Gündoğdu Mahallesi 707 ada 2 parsel sayılı taşınmazın yararlanılan 25.12.2017 tarihli satışının uygun olduğu, emsalin araştırılan imar durumuna göre arsa niteliğinde olduğu, dava konusu taşınmazın imar uygulaması görmemiş kadastro parseli, emsal taşınmazın ise imar uygulaması görmüş imar parseli olup bilirkişi raporunda %25,58 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmasının doğru olduğu, ayrıca dava tarihi itibarıyla belirlenen metrekare birim fiyatlarının ve buna göre yapılan karşılaştırma oranlarının uygun olduğu, tapu kaydında bulunan irtifak hakkı şerhinden kaynaklanan değer düşüklüğünün hesaplamada gözetildiği, bilirkişi kurulunun kanuna uygun olarak oluşturulduğu, denetimden geçen aynı yer dosyaları da dikkate alınarak 2019 yılı için belirlenen metrekare birim fiyatının idarenin iddia ettiği gibi yüksek bir rakam olmadığı görülmekle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri.
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf isteminde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki davaya konu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.