"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3896 Esas, 2023/1300 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/389 Esas, 2022/227 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare ile davalılar ..., ..., ..., ... vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare ile davalılar ..., ..., ..., ... vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Kocaeli ili, İzmit ilçesi, Durhasan köyü 2359 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; anılan işlemler 2016 yılında başlamış olup aradan 3 yıl geçmesine rağmen tescil işlemlerinin tamamlanmadığını ve tescil davasının ancak 3 yıl sonra açıldığını, tescil hususunda makul sürenin fazlası ile geçirildiğini, taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu işlemlerin kamu yararı gözetilerek gerçekleştirilen işlemler olduğunu, acele el koyma kararları sonunda düzenlenen bilirkişi raporundaki bedellerin hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara hissesi oranında ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ile davalılar ..., ..., ..., ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz arazi niteliğinde olduğu halde arsa olarak değer biçilmesinin hatalı olduğunu, emsallerin uygun olmadığını, dava konusu taşınmaz ile emsal alınan taşınmazın belgeleri getirtilip rapor denetlenmeden eksik inceleme ile karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalılar ..., ..., ..., ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın tüm belediye hizmetlerinden yararlandığını, taşınmazın sanayi bölgesinde bulunduğunu, dava konusu taşınmaz için belirlenen metrekare birim fiyatının oldukça düşük olduğunu, emsal seçiminin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın arasındaki mukayese tablosunun hatalı olduğunu, aynı bölgede bulunan taşınmazlar için farklı bedeller hesaplanmasının hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın imar durumuna ilişkin yazı cevabında; dava konusu taşınmazın 1/5000 ölçekli nazım imar planında karayolları koruma kuşağında kaldığı, kadastral parsel niteliğinde olup, belediye hizmetlerinden yararlandığı, rayicinin arazi rayici olarak tespit edildiği, bilirkişilerce yapılan değerlendirmede yakınında İZAYDAŞ'ın bulunduğu, ayrıca...Organize Sanayi Bölgesi, konut tipi yapılaşmaların mevcut olduğu tespit edilmiş olmakla, arsa vasfında değerlendirilmesinde isabetsizlik görülmemiş, dava konusu taşınmaz kadastral parsel olup, emlak vergilerine esas metrekare birim fiyatının arazi rayici olduğu, hükme esas bilirkişi raporunda emsal alınan...Mahallesi 141 ada 10 parsel imar parseli olup %35 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisinin yapıldığı, ...Mahallesi 146 ada 4 parselin ise kadastral parsel niteliğinde olduğu, daha evvel aynı bölgeden incelenen birçok dosyada 141 ada 9, 10 ve 11 nolu parsellerin somut emsal alınarak yapılan mukayeseler yerinde görüldüğünden özellikle bu parsellerin değerlendirmeye esas alındığı, dava konusu taşınmazın kadastro parseli olduğu, ... Mahallesi 141 ada 10 parsel sayılı emsal taşınmaz ise imar parseli olup, emsal taşınmazdan %35 düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılması, emsal ...Mahallesi 146 ada 4 parselin ise kadastro parseli olması nedeniyle düzenleme ortaklık payı dengelemesi yapılmaması doğru olup, dava konusu taşınmazın ve somut emsalin vergi rayiçlerinin mukayese oranı ile doğru orantılı şekilde tespit edildiği görülmüş, taşınmazın arsa vasfında olduğunun kabulü ile emsal incelemesi yapılmak suretiyle değerini belirlemeleri ve aynı bölgeden geçen dosyalarla uyumlu olarak tespit edilen bedelin yerinde olduğu, her ne kadar hüküm fıkrasında kamulaştırılması talep edilen davalılara ait payların kamulaştırma bedeli 115.668,00 TL olduğu halde, dava konusu taşınmazda davalı idareye ait olan 1/10 hissede hesaba katılmak suretiyle 128.520,00 TL olarak tespitine karar verilmiş ise de davalıların hissesine düşen ve ödenmesine karar verilen 51.408,00 TL kamulaştırma fark bedeli doğru belirlendiğinden bu husus sonuca etkili görülmeyerek eleştirilmekle yetinildiği, davalılar ... ve ... vekilinin karar başlığında gösterilmemesi hatalı ise de vekilleri Av. ... 'a tebligat yapıldığından bu hususun sonuca etkili görülmediği ve karar başlığında gösterildiği, İlk Derece Mahkemesi kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı öncesi İlk Derece Mahkemesince verilen ilk karar ..., ..., ..., ... dışında kalan davalılar tarafından istinaf edilmediğinden, davacı idare lehine oluşan 6100 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesinden kaynaklanan taleple bağlılık ve aleyhe hüküm verme yasağı ilkesi gözetilerek adı geçenler dışında kalan davalılar yönünden kaldırma kararı öncesi m² birim bedeli olan 210,00 TL üzerinden karar verilmesi gerekirken, tüm davalılar yönünden 252,00 TL/metrekare üzerinden karar verilmek suretiyle fazlaya hükmedilmesi hatalıdır.
5. Tespit edilen bedelden acele el koyma bedelinin mahsubu sonucu oluşan fark 51.408,00 TL’ye son karar tarihi olan 20.06.2022 tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken, infazda tereddüt uyandıracak şekilde karar tarihine yasal faize hükmedilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davacı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının;
a) 2 nci paragrafındaki “128.520,00” sayısı çıkartılarak yerine “103.417,44” sayısının yazılması,
b) 4 üncü paragrafındaki “51.408,00” sayısı çıkartılarak yerine “39.157,44” sayısının yazılması ve aynı paragrafta yer alan “karar tarihine” ibaresi hükümden çıkartılarak yerine “son karar tarihi olan 20.06.2022 tarihine” ibaresinin yazılması,
c) Ayrı bir paragrafı olarak “Davacı idarece fazla depo edilen 12.250,56 TL kamulaştırma bedelinin davalılar ..., ..., ..., ... dışında kalanlardan payları oranında alınarak davacı idareye iadesine," cümlesinin eklenmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.