Logo

5. Hukuk Dairesi2023/10676 E. 2024/4249 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal değer biçilmesi, üzerindeki yapıların resmi birim fiyatları üzerinden değerlendirilmesi ve ağaçlara değer biçilmesi suretiyle hesaplanan kamulaştırma bedelinin tespitinde ve taşınmazın tapuda yol olarak terkininde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/841 Esas, 2023/1978 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Menemen 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/639 Esas, 2020/950 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, Mnemen ilçesi, Yahselli köyü 333 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın üç müvekkili tarafından fiilen taksim edildiğini, her bir müvekkilinin kendine düşen alanı kullandığını, üzerine yapılar yaptığını, kamulaştırmaya konu taşınmazın imar planları içinde yer aldığını, taşınmazın imarlı arsa konumunda olduğunu, müvekkili ... tarafından taşınmaz üzerine iki adet bina yapıldığını, bu binaların birinin 3 katlı bina olduğunu, taşınmazın altında bir adet kahvehane bulunduğunu, diğer binanın tek katlı olduğunu, taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların ...'ya ait olduğunu, müvekkili ... tarafından taşınmaz üzerine bir adet 3 katlı bina yapıldığını, binanın iki katının daire olarak kullanıldığını, zemin katta bulunan bağımsız bölümün 1/2'si işyeri, 1/2'sinin ise daire olarak kullanıldığını, taşınmaz üzerindeki ahır ve deponun da müvekkili tarafından yapıldığını, taşınmaz üzerinde bulunan ve ... ile ...'e ait olmayan ağaçların da bu müvekkiline ait olduğunu, müvekkili ...'in taşınmaz üzerinde 4 katlı bina yaptığını, bu binanın iki katının daire olarak kullanıldığını, diğer iki katında ise 4 adet işyerinin bulunduğunu ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile tapudan yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporuna itirazları dikkate alınmadan yüksek bedel belirlendiğini, emsalin uygun olmadığını, emsal incelemesinin yetersiz olduğunu, dava konusu taşınmaz kadastro parseli olduğu halde imar parseli olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu ve müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; emsal alınan taşınmazın uygun olmadığını, sundukları emsallerin değerlendirme konusu yapılmadığını, dava konusu taşınmazda 3 adet bina olup zemin katların işyeri olduğu dikkate alınmadan düşük değer biçildiğini, yapı bedelinin eksik hesaplandığını, yapı birim fiyatlarının dava tarihine endekslenmesi gerektiğini, ...’e ait 1. kat bina bedeli hesaplanırken dayanak gösterilmeden %40 oranında yıpranma payı uygulanması hatalı olup belirlenen bedelin düşük olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazdan yola terk yapıldığı ve imar parseli olduğu, emsal taşınmaz da imar parseli olduğundan düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmaması doğru olup yapılan karşılaştırma neticesinde emsal 1,4 oranında daha değerli kabul edilerek dava konusu taşınmazın metrekare birim fiyatının belirlendiği, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın emlak vergisine esas rayiç değerleri ile bilirkişi raporunda yapılan değerlendirme arasında mübayenet bulunmadığı, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların değerinin 2016 yılı yapı birim maliyetlerine uygun olarak belirlendiği anlaşılmakla, taşınmazın arsa olarak kabul edilmesinde, dava konusu taşınmazın zeminine emsal esasına göre değer biçilmesinde, taşınmaz üzerinde bulunan yapı bedellerinin tespit edilerek kamulaştırma bedeline eklenmesinde, buna göre adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespitinde, dört ay içerisinde sonuçlandırılmayan davada yasal faize hükmedilmesinde isabetsizlik görülmemiş ise de belirlenen tüm kamulaştırma bedelinin derhal ödenmesine karar verilmesi gerekirken, ilk karar ile belirlenen bedelden fazla olan kısmının üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilmesi hatalı olup 30.03.2021 tarihli ara kararı ile nemalandırılan kısmın davalılara ödenmesine karar verildiğinden kararın bu yönden düzeltilmesine gerek görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf isteminde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf isteminde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki davaya konu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak, üzerindeki yapılara aynı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek, ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumuna göre maktuen değer biçilmesi ve dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.