Logo

5. Hukuk Dairesi2023/3971 E. 2023/9566 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareye ödenmesine ilişkin davada, yerel mahkeme kararının usul ve hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin kararı, dava tarihi, vekalet ücreti hesabı ve vekalet ücretinin ödenmesine ilişkin hususlarda hatalı bulunmuş; ancak bu hataların düzeltilmesi yeniden yargılama gerektirmediğinden, karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/319 Esas, 2022/244 Karar

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemli davada, Mahkemece verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunnda Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davalılar ... ile ... yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar ve davalı ... vekillerince temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Erzurum ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 813 ada 1 parsel sayılı taşınmaza fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; idarelerince ağaçlandırma çalışması yapılmadığını, davanın Kültür ve Turizm Bakanlığına karşı açılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin 29.11.2019 tarihli ve 2019/4 Esas, 2019/622 Karar sayılı kararı ile davalılar ... ile ... yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, davacılar ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda taşınmazın tamamının bedelinin 108.702,00 TL olarak tespit edildiği ve hüküm altına alınan bu bedel davalı idarenin usuli kazanılmış hakkının ihlali olduğu gibi davacılar payı karşılığı 48.546,31 TL yerine de yazılı şekilde tam paya göre fazla bedele hükmedilmesi, taşınmazın tapu kaydında yer alan takyidatların hüküm altına alınan bedele yansıtılmaması, ... harçtan muaf olmadığı hâde, yazılı şekilde hüküm kurulması,taşınmaz tapu kaydına göre ... Mahallesinde olduğu hâlde, hüküm fıkrasında ... Mahallesi olarak yazılması gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemece yukarıda belirtilen kararı ile bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda davalılardan ... ile ... yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, dava tarihinin hatalı gösterildiğini, masraf ve harçlar bakımından yanlış hesaplamalar yapıldığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı ... Müdülüğü vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın ... yönünden kabulüne karar verilmesi gerektiğini, harçtan muaf olduklarını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız elatılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanunun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas. 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayriımenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi."

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas. 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulüniin bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın ınevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kantınu'nun 66 ıncı maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...’’ karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacılar ve davalı davalı ... vekillerinin aşağıda belirtilen paragraflar haricindeki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Dava tarihi 22.11.2012 olduğu hâlde karar başlığında 04.03.2014 olarak yazılması,

4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlıt Asgari Ücret Tarifesinin 13 üncü maddesinin üçüncü fıkrasına göre davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına bu Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemeyeceği hâlde, davalı ... aleyhine fazla vekalet ücretine hükmedilmesi,

5. Davalı ... lehine hüküm altına alınan vekâlet ücretinin zuhulen davacılara ödenmesine karar verilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacılar ve davalı ... vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacılar ve davalı ... Müdürlüğünün temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile karar başlığı dava tarihi bölümünde yer alan (04.03.2014) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (22.11.2012) ibaresinin yazılmasına, devamla hüküm fıkrasının 10 numaralı bendinde yer alan (davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine) ibaresinin ve ( 29.041,48) sayısının çıkartılmasına, yerlerine sırasıyla (davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalı ... Müdürlüğüne verilmesine) ve (7.111,02) sayısının yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacıdan peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,

24.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.