"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3091 Esas, 2023/417 Karar
KARAR : Düzeltilerek Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Karaman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/400 Esas, 2022/106 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin meni ve kal istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idareler vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Karaman ili, ... ilçesi, ... köyü, 110 ada 11 parsel sayılı taşınmazdan enerji nakil hattı geçiren ve pilon diken davalı kurumun haksız müdahalesinin önlenmesini ve elektrik iletim hattı ile pilonun kal’ini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini, zira söz konusu hattın mülkiyetinin ... Köylere Hizmet Götürme Birliğine ait olduğunu ve husumetin bu kuruma yöneltilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı ... Köylere Hizmet Götürme Birlik Başkanlığı cevap dilekçesinde özetle; Tarımsal Enerji Hattının birlik başkanlığınca yapılış amacının kar amaçlı olmadığını, davacının 2006 yılından 2016 yılına kadar mülkiyet hakkı ile ilgili hiçbir itirazının olmadığını, söz konusu enerji hattının ihale yöntemi ile yapılmış olsa da projesinin hazırlanması, uygulanması ve kontrolörlüğünün ... tarafından yapılmasından dolayı, bahse konu tesisin dağıtımı, bakım ve onarımından da aynı kurumun mesul olduğunu, tesisin bedeli üzerinden devredilebileceğinin belirtildiğini; ancak kurumdan olumlu dönüş olmadığını bildirerek, öncelikle davanın husumet yönünden reddine, aksi takdirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3.Dahili Davalı TEDAŞ vekili cevap dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmaz üzerindeki enerji nakil hattının işletilmesinin ... tarafından yürütüldüğünü, bu nedenle husumet nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, aksi takdirde haksız fiil olarak nitelendirilecek bir eylem bulunmadığından davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıya ait taşınmazın müvekkilinin rızası olmasızın ve herhangi bir kamulaştırma işlemi yapılmaksızın davalılar tarafından elektrik direkleri dikildiği ve elektrik hattı geçirilerek mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, ancak buna rağmen İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verildiğini ve bu kararın yerinde olmadığını ileri sürerek, yerel mahkemece verilen kararın kaldırılarak davanın kabulü ile vekâlet ücretinin davalılar aleyhine yüklenilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, davalı ile dava konusu taşınmazda üç adet elektrik direği bulunduğu ve 315,39 m²lik alandan enerji nakil hattı geçirildiği, direklerin yapım ve enerji nakil hattı geçirilmesi işinin davalı Birlik tarafından ihale edilerek yaptırıldığı, yapım, onarım ve bakım işlerinin ise diğer davalı ...'a ait olduğu, usulüne uygun şekilde bir kamulaştırma yapılmadığı gibi davalılar ile davacı arasında bir mecra irtifak sözleşmesinin de bulunmadığı anlaşılmakla, davalıların, davacıya ait araziden ve açıktan geçirdiği mecra üzerindeki bir hakkın doğumundan bahsedilemeyeceğinden, davacının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 683 üncü maddesi hükmünden yararlanmak suretiyle öncelikle davalıların el atmasının önlenmesine karar verilmesini talep hakkı bulunduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idareler vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazdan geçirilen enerji nakil hattından davalı idarenin sorumlu olmadığını, hattın kurulmasının müvekkil şirketin özelleşmesinden önce olması ve hattın mülkiyetinin Karaman Köylere Hizmet Götürme Birliği'ne ait olması sebebiyle işbu davada davacının taleplerinin muhatabı TEDAŞ ve Köylere Hizmet Götürme Birliği olmasına rağmen idare yönünden karar verilmesinin hatalı olduğunu, enerji nakil hattının kaldırılması halinde yapılmış ve yapılacak masrafların kamuyu zarara uğratacağını ileri sürmüştür.
2. Davalı Karaman Köylere Hizmet Götürme Birlik Başkanlığı temyiz dilekçesinde özetle; davanın müvekkil idare yönünden husumetten reddine karar verilmesi gerektiğini, enerji nakil hattının bölge halkının ihtiyacını karşılamak amacıyla yapıldığını, hizmette aksaklıklara ve kamu zararına neden olacağından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
3. Dahili davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazdan geçirilen enerji nakil hattının kamu yararı için yapıldığından sökülmesi durumunda elektrik hizmetinde aksaklıklara neden olabileceğini, haksız fiil olarak nitelendirilebilecek bir durum söz konusu olmadığından müdahalenin meni ve ecrimisil kararı verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, müdahalenin meni ve kal talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4271 sayılı Kanun’un 618 inci maddesinin ikinci fıkrası şöyledir;
"Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir."
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmazdan usulüne uygun kamulaştırma yapılmadan enerji iletim hattı geçirilmek ve taşınmaza pilon dikilmek suretiyle el atıldığı sabit olup müdahalenin men’i ve kal kararı verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı idareler tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idareler vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idarelerden peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.