"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/529 Esas, 2023/645 Karar
KARAR : Esastan ret/ Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/376 Esas, 2022/285 Karar
Taraflar arasındaki 4650 ... Kanun'la değişik 2942 ... Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 ... Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile düzeltilerek yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, ... Mahallesi 398 parsel ... taşınmazın kamulaştırılan kısmının kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın kamulaştırılan kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; eldeki dava ile vakfın mülkiyetinde bulunan İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, ... Mahallesi 398 parsel ... 7.352,96 m² alanlı taşınmazın 941,43 m²lik kısmının kamulaştırma bedelinin tespitinin yapılarak idare adına tescilinin talep edildiğini, 13.11.2015 tarihinde ilgili birim ile iletişime geçilerek görüşme gerçekleştirildiğini ve uzlaşma sağlanamadığını, arsa m² birim fiyatının 4.578,04 TL olarak belirlendiğini, ayrıca belediyece müvekkil vakfa yapılan davet sonrasında da civarda yer alan emsal arsaların satışına aracılık eden emlak firmaları ile şifahi yapılan görüşmelerde arsa satışlarının dövize endeksli olduğu ve m² birim fiyatının ortalama 2.000,00 USD üzerinde olduğu bilgisinin edinildiğini, yapılan araştırmada kamulaştırmaya tabi tutulan ve park alanı olarak belirtilen alanın her iki tarfına bitişik konumlu olmak üzere biri 50 -55m² diğeri 300-320 m² civarında olduğu tahmin edilen iki ayrı alan için yola terkinin bulunduğunu, bu nedenle belirtilen alanlarda yeniden yola terk işlemin yapılmasının söz konusu alanların bedelsiz terk işlemine tabi tutulmasının usul ve kanuna aykırı olduğunu, kamulaştırmayı takiben planın uygulanması sonrasında park alanının sol cephesine isabet eden yaklaşık 50-55 m²lik alanın parselleri ile irtibatlarının kesileceğini, yapılan kamulaştırma işlemi sonucunda arsanın kullanım alanının daralacağını, kamulaştırmanın gerçekleştirilmesi halinde müvekkil vakfın mülkiyetinde bulunan taşınmazın kısmen kamulaştırmaya konu olduğu dikkate alındığında kamulaştırma dışında kalan kısmın değerinde eksilme meydana gelebileceğini, kamulaştırma bedeli hesaplanırken bölgedeki kesilen bina ihata duvarları, kanalizasyon, su, elektrik, ... gazı kanaları, makine gibi tesislerden getirebilmeleri için gereken gider ve bedellerin belirlenerek kamulaştırma bedeline ilave edilmesini, kamulaştırma bedelinin tespit edilerek ödenmesi gereken tarihten itibaren işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın kamulaştırılan kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; idare lehine vakâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, mahkeme masraflarının davacı lehine karar verildiği halde davacı üzerinde bırakılmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek resen gözetilecek sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın kendi içinde çelişkili olduğunu, vakfın alacağının eksik hesaplandığını, fazla yatan bedelin hüküm altına alındığını, davacının lehine olmasının hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin 2942 ... Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre kamulaştırma bedelinin ... ve hakkaniyete uygun olduğu, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesinde ve kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf lehine vekâlet ücreti verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı ancak ilk karar ile ödenen ve bloke edilen bedeller dikkate alındığında davacı idare tarafından fazla bloke edilen 160.141,20 TL'nin iadesi yerine yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmeyerek davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin sair istinaf itirazları yerinde olmadığından fazla yatırılan bedelin iadesi hususu düzeltilerek yeniden hüküm kurulmak suretiyle esas hakkında karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesinin iade kararı sonrası ek kamulaştırma bedelinin faiziyle depo edilmediği gibi kararda faiz sonunun karar tarihiyle sınırlandırılmasının doğru olmadığını, ek kamulaştırma bedelinin tahsil edildiği tarihe kadar faiz işletilmesi gerektiğini, tespit edilen bedelin düşük olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 ... Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 ... Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, ... Mahallesi 398 parsel ... taşınmazın zeminine 2942 ... Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapılara ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi, ... ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın kamulaştırılan kısmının davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.
3. Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararından sonra tespit edilen ek kamulaştırma bedeline dava tarihinden dört ay sonrasından son karar tarihine kadar faiz işletilmesi doğrudur.
4.Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 ... Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır.
5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 ... Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.