"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/242 Esas, 2023/1284 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Salihli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/186 Esas, 2022/338 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Manisa ili, Salihli ilçesi, ... Mahallesi 372 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı idare tarafından yapılan acele el koyma işlemi sonucunda belirlenen bedelin müvekkilleri tarafından kabul edilmediğini, davacı idare tarafından açılmış olan bedel tespit tescil davasının süresinde kamulaştırma bedelinin depo edilmemesi nedeniyle reddine karar verildiğini, kamulaştırmanın gerçek bedelinin tespiti ve ecrimisil alacaklarının tahsili için taraflarınca 2022/162 Esas sayılı dosyası ile dava ikame ettiklerini, diğer taraftan davanın açılmasında müvekkillerinin herhangi bir kusuru olmadığını ve yargılama giderlerinin yüklenmemesi gerektiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve yetersiz olduğunu, belediye hizmetlerinden yararlanmayan taşınmazın arsa kabul edilmesinin hatalı olduğunu, emsal kıyaslamasının doğru yapılmadığını, m² bedelinin yüksek belirlendiğini, davacı kurum lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın kıyaslanmasına ilişkin tabloda her ne kadar dava konusu taşınmazın ilçe merkezine ve kamu kurumları ile ticari merkezlere olan yakınlığı ölçütünde dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmaz eşit değerde kabul edilmiş ise de parsel sorgu programında yapılan incelemede, emsal taşınmazın ilçe yerleşim yerlerine uzak konumda olduğu belirlendiğinden puanlamasının 60 kabul edilmesi, yine ulaşım durumu ölçütünde, emsal taşınmazın Abay Caddesine bitişik olmayıp cadde ile arasında mesafe bulunduğu halde aksi kabul ile puanlamanın yüksek yapıldığı, dava konusu taşınmazın ise 652 Sokak numaralı ve 658 Sokak numaralı imar yollarından cephe aldığı anlaşılmış olup, emsalin puanlamasının 90, dava konusu taşınmazın puanlamasının 100 kabul edilmesi gerektiği sonucuna varılmış, dava konusu taşınmazın emsalden %20 oranında daha değerli olduğu belirlenerek yeniden yapılan hesaplamada dava konusu taşınmazın m² değeri daha yüksek hesaplanmış olmakla istinafa gelen taraf aleyhine değerlendirme yapılmadığı, taşınmazın hızlı tren hattı nedeniyle, kamulaştırmadan arta kalan kısmının yola olan cephesinin daralması ve oluşan risk nedeniyle değer azalışı oluşacağı kanaatine varılmış ise de bu husus istinafa gelen taraf aleyhine olacağından değerlendirilmeyerek, davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki Manisa ili, Salihli ilçesi, ... Mahallesi 372 ada 10 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırı bir yön görülmemiştir.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.