"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1371 Esas, 2023/727 Karar
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/100 Esas, 2021/600 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ile istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, Mamak ilçesi, ... Mahallesi, 1916 ada 11 Parsel sayılı taşınmazın tamamının müvekkillerinin murisi Nebiye Bayramoğlu'na ait olduğunu, 47000 No.lu parselasyon planı ile yapılan uygulamada parselin 1.413.50 m²si zayiat, 1.689.00 m²si yol ve yeşil alan, 957.00 m²si kanal ve 920.00 m²sinin işlenmeyen olarak ayrıldığını, zayiat dışında kesilen alanların kamulaştırılmamış olup bedelinin de bugüne kadar ödenmediğini, kamulaştırmasız el atmanın söz konusu olduğunu belirterek belirlenecek tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 47000 No.lu parselasyon planı ile 9.228,5 m² yüz ölçümlü 1916 ada 11 No.lu parselin 3503 m²sinin 7069 ada 1 No.lu, 746 m²sinin 7069 da 2 No.lu parsele şuyulandığını, 957 m²sinin kanal olarak, 1413,5 m²sinin zaiyat olarak kesildiğini, 920 m² işlenmeyen alan, 1689 m²si de yol ve yeşil olarak gösterildiğini, 47000 No.lu parselasyon planının iptal edilerek İmar İdare Heyetinin 08.06.1966 tarihli ve 275 sayılı kararı ile 56800 No.lu parselasyon planının onaylandığını, 56800 No.lu parselasyon planı ile 6.706.50 m² yüz ölçümlü 1916 ada 33 No.lu parselin 3636 m²sinin muhtelif imar ada parsellerine şuyulandırılırken 1202,5 m²sinin ziyat olarak gösterildiğini, 1868 m²sinin de yol ve yeşil alan olarak gösterildiğini, 56800 No.lu parselasyon planına göre yol ve yeşil olarak ayrılan 1.868.00 m²nin tapu kayıtlarında yaşamadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, belirlenen bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bedeline hükmedilen davacı payının tapusunun iptali ile davalı idare adına tesciline ve terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın 1974 yılında kamulaştırma işlemleri yapılarak bedelinin ödendiğini, bu hususun ... 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/175 Esas sayılı dosyasında açılan davada alınan bilirkişi raporunda da dile getirildiğini, bu hususun dikkate alınmadığını, bedelin istenemeyeceği ve davanın reddi gerektiğini, alınan raporun yetersiz bedelin fazla olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi tarafından taşınmaza fiilen el atıldığı ve bedelinin ödenmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de davaya konu taşınmazın tapudan terkinine ilişkin tüm dayanak belgeler ve resmi akit senedinin incelenmesi neticesinde, davaya konu 1916 ada 11 parsel sayılı taşınmazdan ifrazen oluşan 33/a parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması sonucu ayrılma amacına uygun olarak ... Belediyesi Emlak ve İstimlak Müdürlüğünün 25.10.1974 tarihli ve 5985/72 sayılı kararı ile kamulaştırılmasına karar verildiği, alınan kamulaştırma kararı üzerine tespit edilen 186.000 TL bedel üzerinden tapu maliki murisin mirasçıları olan (aynı zamanda dosya davacılarının murisleri) ... ve ... ile uzlaşmaya varılarak bu bedel üzerinden tapuda davacılar murisleri ... ile ...’na vekâleten eşi Abdullah Kascıoğlu tarafından rızai ferağ verildiği, taşınmazın yol olarak kamulaştırılması nedeniyle tapudan terkin edildiği anlaşılmış olup davacılar yönünden kamulaştırma işlemlerinin kesinleştiği, kamulaştırmasız el atmadan söz edilemeyeceği dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olduğundan İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın reddine ilişkin kararın hatalı olduğunu, İlk Derece Mahkemesi kararının yerinde olduğunu, bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun'un (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu, ... ili, Mamak ilçesi, ... Mahallesi, 1916 ada 11 parsel sayılı taşınmazın 9.250.00 m² alanlı olarak tapulama ile 1945 yılında tescilen oluştuğu, davacılar murisinin 1957 yılında satın alma yoluyla taşınmazda malik olduğu, taşınmaz murisin uhdesinde iken DSİ Genel Müdürlüğünce kısmen yapılan kamulaştırma sonucu ifrazen 1916 ada 32, 33 ve 34 parsellerin oluştuğu, 641 m² alanlı 1916 ada 32 parselin Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce istimlak edildiği, 1.881.00 m² alanlı 1916 ada 34 parselin muris adına tescilini mütaakip satış işlemi sonucu 3. şahıslar adına tescil edildiği, 6.706.00 m² alanlı 1916 ada 33 parselin ise murisin uhdesinde iken İmar İdare Heyetinin 08.06.1966 tarihli ve 275 sayılı kararı ile onaylanan 56800 No.lu parselasyon planı ile uygulamaya alındığı, buna göre 3.636.00 m²si 7076 adanın 1, 29 ve 30 parsellerine şuyulandırıldığı, 1.202.00 m²sinin zaiyat olarak kesildiği, 1.868.00 m²sinin ise 1916 ada 33/a parsel olarak tapuda malikleri adına kayıtlı iken yol ve yeşil alan olarak ayrıldığı ve yola terk edilerek tapu kaydının kapatıldığı anlaşılmıştır.
3. ... 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/175 Esas sayılı dosyasının incelenmesi neticesinde, davacıların talebinin zayiat olarak kesilen 1.202.00 m²lik bölüme ilişkin olduğu, eldeki davada ise dava konusu edilen bölümün 1916 ada 33/a parsel sayılı 1.868.00 m²lik taşınmaza ilişkin bölüm olduğu tespit edilmiştir.
4. Yapılan incelemede; ... Belediyesi Emlak ve İstimlak Müdürlüğünün 25.10.1974 tarihli ve 5985/72 sayılı kararı ile davaya konu taşınmazın kamulaştırılmasına karar verildiği, alınan kamulaştırma kararı üzerine tespit edilen 186.000 TL bedel üzerinden tapu maliki murisin mirasçıları olan (aynı zamanda dosya davacılarının murisleri) ... ve ... ile uzlaşmaya varılarak bu bedel üzerinden tapuda davacılar murisleri ... ile ...’na vekâleten eşi Abdullah Kascıoğlu tarafından rızai ferağ verildiği, taşınmazın yol olarak kamulaştırılması nedeniyle 07.01.1974 tarihli ve 997 yevmiye No.lu senet ile tapudan terkin edildiği anlaşılmış olup, davacılar yönünden kamulaştırma işlemlerinin kesinleştiği ve kamulaştırmasız el atmadan söz edilemeyeceği dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi yerindedir.
5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.