Logo

5. Hukuk Dairesi2023/7179 E. 2024/2071 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Enerji nakil hattı irtifak hakkı bedeli tespiti davasında, belirlenen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal karşılaştırması yapılarak taşınmaza değer biçilmesinin ve enerji nakil hattı nedeniyle oluşacak değer düşüklüğü oranının belirlenerek irtifak hakkı bedelinin tespit edilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1780 Esas, 2023/850 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/108 Esas, 2021/642 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili, Kandıra ilçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, taşınmazın bedelinin idarece düşük belirlendiğini, taşınmazın iyi bir güzergaha sahip olduğunu, bitişiğinde ilk ve orta okul bulunduğunu, Kandıra, Kaynarca gibi civar yerleşim yerlerine yakın olduğunu, kamu hizmetlerinden yararlandığını, taşınmazın tarıma oldukça elverişli ve verimli bir arazide olduğunu, eğiminin yok denecek kadar az olduğunu, irtifak hakkının taşınmazın değerini oldukça düşüreceğini, emsal olabilecek ... ada ... parsel sayılı taşınmazın yakın bir tarihte 79.000 TL'ye satın alındığını, tüm bu nedenlerle idare tarafından tespit edilen bedele itirazlarının kabulüne, dava konusu edilen taşınmazın kamulaştırma bedelinin mahkemece tespitine, taşınmazın resmi satış senedinin celbine, 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi uyarınca davanın 4 aylık süre içerisinde sonuçlanmaması halinde tespit edilen kamulaştırma bedeline kanunda öngörülen şekliyle yasal faiz işletilmesine, yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun yeterli araştırma yapılmadan oluşturulduğunu, bilirkişi raporuna yapmış oldukları itirazların dikkate alınmadığını, bilirkişi heyetinin kanuna ve hukuka uygun bir şekilde teşekkül etmediğini, dava konusu taşınmazın "tarımsal niteliği korunacak alan" kapsamında olduğunu, bu sebeple dava konusu taşınmazın tarım arazisi olduğunu ve bu vasfının da korunacağını, ancak bilirkişilerce taşınmazın ısrarla arsa vasfında değerlendirildiğini, emsal taşınmaz ile dava konusu taşınmazın benzer özellikler taşımadığını, emlak vergi değerlerinin farklı olduğunu, yerel mahkeme kararının faiz yönüyle de verdiği kararının kaldırılması gerektiğini, emsal taşınmazın dava konusu taşınmazdan oldukça küçük bir taşınmaz olduğunu, enerji nakil hattının taşınmazda tasarruflara engel olmadığını, değer düşüklüğü oranının fahiş olduğunu, bilirkişi heyetince yapılmış hesaplamalara ve hesaplama yöntemine de açıkça itiraz ettiklerini, müvekkili kurum lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılıp müvekkili lehine düzeltilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyada bulunan tüm bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporundaki değerlendirmelerin davacı tarafın itirazlarının haksızlığını ortaya koyduğunu ve bu yöndeki tüm istinaf taleplerinin reddi gerektiğini, dava konusu taşınmazın arsa vasfında olduğunu, davacı tarafın emsal alınan taşınmazın dava konusu taşınmaza kıyasla 10 kat küçük olduğu iddiasının tapu kayıtları incelendiğinde gerçeğe aykırı olduğunun görüleceğini, mahkemece davacı yan lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin yerinde olduğunu, dava konusu taşınmazın birçok mukayese kriteri yönünden emsal olarak alınan taşınmaza göre daha kıymetli olduğunu, emsal taşınmaza ulaşım sağlanabilmesi için dava konusu taşınmazın önünden geçilmesi gerektiğini, bu hususun bilirkişilerce göz ardı edildiğini, dava konusu taşınmazın ...ilkokulunun hemen bitişiğinde olduğunu, tüm belediye hizmetlerinden yararlandığını, yerleşim yeri içerisinde olup çevresinde yapılaşmalar bulunduğunu, ana yola ve kadastro yoluna cephesi olduğunu, emsal taşınmaz ile dava konusu taşınmazın özellikleri mukayese edilirken emsal taşınmazın satış tarihindeki durumunun esas alınması gerektiğini belirterek davacı yanın tüm istinaf taleplerinin reddine, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve müvekkili lehine düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi gereğince emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin ve enerji nakil hattı nedeniyle taşınmazda meydana gelecek değer düşüklüğü oranının belirlenmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilerek davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu Kocaeli ili, Kandıra ilçesi, ...Mahallesi, ... ada ... parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.