Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1943 E. 2024/7076 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, taşınmazına kamulaştırmasız el atıldığı iddiasıyla açılan bedel davasının reddine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Hükme esas alınan bilirkişi raporlarında, davaya konu taşınmazın el atılan kısmı ile daha önce kamulaştırılan kısmın aynı yer olduğu ve kamulaştırmasız el atma iddiasının ispatlanamaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3013 Esas, 2023/1650 Karar

DAVA TARİHİ: 11.04.2019

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Isparta 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/410 Esas, 2022/191 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Isparta ili, ..., ... Mahallesi 34 ada 113 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın yol olarak fiilen el atıldığını belirterek el atma bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil idareye husumet yöneltilemeyeceğini, kamulaştırmasız el atma şartlarının oluşmadığını, davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaza el atılan kısım ile 1997 tarihinde kamulaştırılan kısımların farklı yerler olduğunu, Mahkemece bu hususun göz ardı edildiğini, davanın kabulü gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın önceleri 34 ada 113 parsel sayılı taşınmaz olarak tapuda kayıtlıyken 21.07.1997 tarih ve 1997/44 kamu yararı kararına dayanılarak 1898,87 m²lik kısmının Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yol olarak kamulaştırıldığı, geriye 2.614,13 m²lik kısmın kaldığı, sonrasında ise 01.06.2021 tarih 416 nolu Isparta Belediye Encümeni kararına istinaden yapılan 3194 sayılı Kanunu'nun 18 nci maddesi uygulaması sonrasında Düzenleme Ortaklık Payı kesilerek dağıtıma tabi tutulup tapuda 22.11.2021 tarih 27914 yevmiye nosu ile Isparta ili ... ... Mahallesi 2851 ada 3 parsel olarak tapuda tescilinin yapıldığı, el atıldığı iddia edilen 1.344,00 m²lik alanın ise daha önceden Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırılan 1.898,87 m²lik kısım içinde kaldığı, davalı ... tarafından fiili bir el atmanın söz konusu olmadığının anlaşılması karşısında İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı, davacı vekilinin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayısı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin bir numaralı alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen itirazları tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ile bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Hükme esas alınan bilirkişi raporlarında davaya konu taşınmazın el atılan kısmı ile 1997 tarihinde Karayolları tarafından kamulaştırılan yerin aynı yer olduğu anlaşılması karşısında kamulaştırmasız el atma şartları oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.