Logo

5. Hukuk Dairesi2024/2826 E. 2024/6978 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat malikleri yöneticisinin, kat maliklerinden birinin ortak alana yaptığı müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirilmesi davasını açma ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca yöneticinin görev ve yetkileri arasında mülkiyet hakkı ile sıkı sıkıya bağlantılı olan müdahalenin önlenmesi ve projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi davası açma yetkisinin bulunmadığı, ancak kat malikleri kurulu tarafından yetkilendirilmesi halinde böyle bir dava açabileceği, somut olayda ise yöneticinin kat maliki olmadığı gibi yetkilendirildiğine dair de bir delil sunulmadığı gözetilerek, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2236 Esas, 2023/2506 Karar

DAVA TARİHİ: 07.02.2019

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ: ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/63 Esas, 2023/1451 Karar

Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme hususunda hakimin müdahalesi davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kamu düzeni gereğince kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın aktif husumet nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının dava konusu İzmir ili, ... ilçesi, ...Mahallesi 25239 ada 3 parselde bulunan 1 nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu, dairesinin yanında bulunan depoyu dairesine katarak kendi mülküymüş gibi kullandığını, bu durumun projeye aykırı olduğunu, defalarca uyarılmasına rağmen bir değişiklik yapmadığını belirterek, davalının projeye aykırı el atmasının önlenmesine, dava konusu deponun projeye uygun hale getirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu dairesinin altındaki deponun tapuda bağımsız bölümünün eklentisi olarak kayıtlı olduğunu, mimari projede tasdikli ve onaylı olduğunu, yönetim planında da gösterildiğini, davacının ve diğer kat maliklerinin bu durumu bildiğini, açılan davanın haksız ve kanuna aykırı olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyası içerisindeki gerek tapu kayıtları, gerek 21.03.2002 tarihli onaylı yönetim planı, gerek tapu satış sözleşmesi, gerek noter onaylı bağımsız bölüm listesi, gerek kat irtifakı evrakı, gerek onaylı numarataj krokisi ve ilgili tüm evraklarda dava konusu edilen yerin "1 nolu dairenin eklentisi" olduğunun alenen yazdığını, dava konusu yeri kendisinin yapmadığını inşaat projesinde de eklenti olarak projelendirildiğini, binanın ortak yeri olmadığını, talep aşılarak karar verildiğini, dava konusu yerin yapı kayıt belgesinin alındığını, davanın konusuz kaldığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının istinaf başvurusunun kamu düzeni gereğince kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davacının dava ehliyetine sahip olmadığı anlaşıldığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın eksik inceleme neticesinde verildiğini, davacı yöneticinin kat malikleri kurulu kararıyla yetkilendirildiğini, aktif husumet ehliyetinin olduğunu, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 19 uncu ve 33 üncü maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Ana taşınmazın ortak yerlerine yapılan müdahalenin önlenmesi ve onaylı mimari projeye aykırılıkların eski hale getirilmesine ilişkin davalar mülkiyet hakkına dayanılarak açılır. 634 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi, yöneticinin görev ve yetkilerini belirlemiş olup, bunların arasında mülkiyet hakkı ile sıkı sıkıya bağlantısı olan müdahalenin önlenmesi ve projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi davası açma yetki ve görevi bulunmamaktadır. Ancak, kat mülkiyeti hukukunun özelliği itibarıyla uygulamada kat maliki olmayan yönetici, kat malikleri kurulu tarafından yetkilendirilmesi halinde böyle bir davayı açabilir. Eldeki davada yönetici kat maliki olmadığı gibi yetkilendirmede mevcut olmadığından davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.